Galatasaray’da çok net bir gerçek var, atan tutan ve oynatan üçlüler devreye girince sarı-kırmızılı ekip, iyi oynamasa da ecel terleri dökse de, maç kazanıyor...
İşte dün, tutması gereken Fernando Muslera bu sezonun en iyi performanslarından birini gösterdi. Tartışılan, ‘artık Galatasaray’dan gitmesi gerekir, genç oyuncuların kafasını çeliyor’ denilen Wesley Sneijder de hem oynatan hem de atan olunca Galatasaray, istediği 3 puanı aldı...
Wesley Sneijder halen Türkiye’nin en iyi yabancı oyuncusu. Kendi bölgesinde Avrupa’nın da hala ilk 10’una rahatlıkla girer, bu benim değerlendirmem.
Sneijder ile ilgili başka yorumlar da ortaya çıkabilir. Ama hiçbir yorumcunun Sneijder’le alakalı ‘kötü futbolcu, Galatasaray’ın hedeflerine uygun değil’ diyebileceğini sanmıyorum, diyeni de futbol tanrısı taş eder...
Hollandalı dün o seviyede bir oyuncunun ekonomik oynamak konusunda nasıl bir performans ortaya koyacağını mükemmel gösterdi. İlk yarı dinamo gibi, sahanın hemen hemen her yerindeydi hatta savunmaya destek bile verdi.
İkinci yarı daha durağan, daha topu koşturan ve bir o kadar da saha içi teknik direktörüydü. Topsuz alanlarda arkadaşlarını ikaz eden, özellikle de duran toplarda savunmasına pozisyon uyarısında bulunan bir yapıdaydı.
Bir de bir frikik kullandı ki dillere destan... Hem dünü taçlandırdı hem de ‘Ben böyle oynadığım sürece daha iyisini bulamazsınız’ mesajı verdi.
Sadece futbol düşünen bir Wesley Sneijder, Galatasaray’ı her zaman yükselerde dolaştırır. Dün bunu bir kez daha gördük.
Gelelim Muslera’ya... Sarı-kırmızılıların tartışmasız gizli lideri o. Ne takımda ne de kamuoyunda sevmeyeni yok. Fahri sempati elçisi gibi.
Rakipleri bile Muslera ile ilgili her zaman pozitif. Dün çok sayıda pozisyonda tecrübesiyle, iki kritik pozisyonda da şansıyla G.Antepspor’a gol imkanı vermedi.
Muslera kalesinde büyüdükçe hemen önünde Ahmet Çalık’ın da güveni yükseldi. Keşke biraz da Semih Kaya’ya hem güven hem de pozisyon bilgisi aşılayabilseydi.
Dedim ya, Muslera ve Wesley Sneijder oynayınca Galatasaray’ı tutmak zor.
Sezon biterken oturmamış bir savunma, tarihi eser gibi duran Sabri’den medet umma, gölgesiyle mücadele eden ama iyi futbolcu kumaşıyla sahada kalabilen Josue hala Galatasaray için tedavi gerektiren sorunlar.
Linnes’in ise hakkını teslim edelim.
Gaziantep’e gelince; çıkmadık candan umut kesilmez. Çünkü bu kadar çok kaçıran takım, mutlaka atacağı maç bulacaktır. Tabii iş işten geçmezse...