Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin önce Sivasspor ardından da Zenit maçlarındaki bol gollü ve hücumu düşünen görüntüsü “Mourinho acaba format değişikliğine mi gidiyor?” sorusunu gündeme getirmişti... Dünkü 6-2’lik Kayseri galibiyeti bu sorunun yanıtının net bir şekilde “evet” olduğunu kanıtladı bize... Jose Mourinho attığını koruyan bir Fenerbahçe’den vazgeçmiş, gol üstüne gol kovalayan, “önce savunma değil hücumu yapayım, savunma nasılsa gelir” diyen bir “yapıyı” planlarının birinci sırasına koymuş. Umarım genlerinde hücum futbolu felsefesini taşıyan Fenerbahçe’yi hep böyle izleriz.
Dünkü gibi farklı galibiyetler, hele bu galibiyet deplasmanda elde edilmişse bir çok defonun halının altına süpürülmesine neden olur. Yenilen iki gol ve özellikle savunma bloğundaki anlaşmazlıklar unutulur gider. Oysa hedefleri büyük olan takımlarda kazanırken de ders almak asli görevlerden biridir. Kısacası dünkü görkemli galibiyette aslında asla gözardı edilmeyecek sıkıntılar da vardı.
Kostic çok önemli bir kanat oyuncusu ama ondan sert bir sol bek olmasını beklemek hayalciliktir. Ocak ayına kadar o bölgeye mutlak bir çözüm üretmesi gerekiyor Mourinho’nun... Diğer problem stoperlerde... Sakatlıklar ve formsuzluklar bir türlü en iyi tandemi izlettirmedi bize... Sürekli birlikte oynamak aslında en iyi tandemi de yaratır. İşte buraya da çözüm gerekiyor.
Gelelim tüm Fenerbahçelileri mutlu eden pozitif görüntülere... Oğuz Aydın ve Mert Hakan Yandaş dünün en iyileriydi. Ve gördük ki haftalardır kenarda oturmalarına ve hatta hiç forma şansı bulamamalarına karşın heran oynayacakmış gibi hazırlanmışlar... Formayı alınca da hakkını verdiler. Oğuz böyle oynadıkça Maximin’i, Mert Hakan Yandaş da Szymanski’yi yedek bankına hapsederler.
En Nesyri’nin kendini kanıtlama çabası alkışa değer. Sonradan oyuna girmesine rağmen hiç bir rahatsızlık göstermeyen Dzeko’nun profesyonelliği de öyle. Ama elbette Tadic bir başka... Hem oynuyor hem de oynatıyor. Fenerbahçe’nin Tadic’i pamuklara sarıp mutlaka koruması gerekir.