Haberin Devamı

Dünyanın en iyi yönetmenine sahip olsanız ve yine kainatın en iyi başrol oyuncularını bulup getirseniz senaryonuz iyi değilse  çekeceğiniz film zarar eder. Daha ilk gösterimde seyirci filmi yarıda terk eder. Bunu duyanlar ise gelmekten vazgeçerler.
Kaliteli senaryonun futboldaki karşılığı güçlü oyundur. İyi bir oyununuz var ise sıradan oyuncuları yıldıza çevirir. Fenerbahçe’de olmayan şey işte bu güçlü oyun... 90 dakikanın neredeyse 60 dakikasında topu rakip alana şişiren bir takımdan zaten çok fazla şey de beklenmez... Hem Mourinho’ya hem de takıma çok acil müdahale gerekiyor. Aslında şampiyonluk Kaf Dağı’nın arkasına çoktan gitti ama Türkiye’deki hakem performanslarını düşününce, hele de matematiksel şans devam ediyorsa küçük de olsa bir umut var demek lazım.
Önce maçın en kritik iki pozisyonu ile ilgili düşüncelerimi aktarayım. Fenerbahçe’nin golünden önce İrfan Can’ın Caner’e yaptığı hareket net bir faul... Caner’in yüzüne dirsek vuran İrfan Can’ın sarı kart görmesi gerekir. İkinci pozisyonda da Caner var. Bu sefer dirseği yiyen değil vuran taraf. Caner’in Osayi Samuel’in göğsüne vurduğu dirsek de net bir faul, yani penaltı... Caner’in sarı kartı var, ardından kırmızı kart gelir. Hakem genç, tecrübesiz ve tedirgin... VAR ise başka bir hikaye...
Öyle olunca herkesin gördüğünü onlar görmüyorlar.
Bu maçın en önemli oyuncusunun adı Berke... Bir önceki hafta sakatlığı nedeniyle oynamayan eski Fenerbahçeli Berke için neler denmedi, neler yazılmadı ki... İğne ile çıkıp oynadı. Ve Fenerbahçe’nin galibiyetini mutlak biçimde engelleyen isimdi. Berke’ye olmadık şeyleri söyleyenler “utanırlar mı?” diyeceğim ama onlarda öyle bir duygu olmadığını hepimiz biliyoruz. Hem Arda Turan’a hem Eyüpspor’a ve kesinlikle Caner Erkin’e kocaman bir alkış... Eyüpspor kendi oyununu oynama, becerisini ve de haddini bilerek reaksiyon gösterme çabasını yine ortaya koydu. Uzatmada biraz şanslı olsalar maçı farklı kazanmaları işten bile değildi. 
Gelelim Fenerbahçe’ye...
İrfan Can ve Tadic’teki düşüş inanılmaz... Ama sadece bu iki oyuncu üzerinden hesep kesmek yanlış olur. Dün bir tane yüreğini ortaya koyarak gerçek performansına yakın çizgide mücadele eden Fenerbahçeli futbolcu var mıydı? Hadi zorlayalım, Kostic belki biraz da En Nesyri... Ya diğerleri?