Maç öncesinde kapalıda oturan taraftarlar anlamlı bir pankart açmıştı: ‘Seni sevenleri bir kere üzdün ! 13.09.91’.
Taçsız kral Metin Oktay, ancak bu kadar güzel bir yazıyla anılabilirdi.
Ölüm yıldönümü nedeniyle, efsane golcü için yapılan saygı duruşu ve alkışlarla başlayan duygusal atmosfer, 11. dakikada Nonda’nın ayağından gelen şık golden sonra da sürdü. Arda’nın araya saldığı topla sağ kanatta buluşan Aydın, Ümit Karan’ı gördü. Karan’ın Nonda’nın önüne artistik pası ve ardından gelen gol, ev sahibi takımı 1-0 öne geçirdi.
Bu şık golün ardından Ali Sami Yen’de yapılan gol anonsundaki incelik, geceye renk katıyordu. ’10 numaraa. Oktaaaay’ diye yapılan anons ve hepbir ağızdan bütün tribünlerin ‘Metinnn’ diye karşılık verişini, sadece golü atan Nonda anlamamış olsa da, yaşanan duygu seli gerçekten çok güzeldi.
Feldkamp’ın geçen sezondan bıraktığı mirası sahiplenerek ‘Hasan Şaş’tan ben de sağ bek yaparım’ diye maça çıkan Skibbe, yeni transferi Baros’u da ‘Lincoln’ü yalnız bırakma’ diyerek, kırmızı koltuklara oturtmuştu. Maça seyircisinin de gazıyla ateşli bir şekilde başlayan ve golü de erken bulan Galatasaray’ın, ne yazık ki fiyakası çok uzun sürmedi. 32’de sağ kanattan kullanılan serbest atışta, Uğur’dan gelen ortaya yükselerek kafayı vuran Ngwenya, beraberliği sağladı: 1-1
45’te önce Arda’nın sert şutunu kaleci Ömer, sonra da Ümit Karan’ın yakın mesafeden vuruşunu Antalya savunması uzaklaştırınca, eşitlik bozulmadı.
İkinci yarıda ilk tehlikeli atağı 48’de konuk ekip yapıyor, golü kaçıran oyuncu ise Ngwenya oluyordu.
Son yarım saate girilirken, ‘Galip gelemezsem koltuğum iyice sallanır’ korkusuyla paniklemeye başlayan Skibbe, önce Baros’u sonra da Lincoln’ü oyuna soktu. Baros’u alırken, Ümit’i oyundan çıkaran teknik adam, Lincoln’ü sahaya sürerken, orta sahanın yükünü tek başına sırtlayan Ayhan’ı kenara alınca büyük hata yaptı. Neyse ki, gol yemeden bu yanlışı fark eden Skibbe, Kewell’ı çıkartıp Mehmet Topal’ı sahaya sürerek durumu kurtardı. Bu iki değişiklik arasındaki 8 dakikalık fark, az kalsın çok pahalıya patlayacaktı.
Antalyaspor’un son 15 dakikaya girilirken geriye yaslanışı, Galatasaray’ın işine yarayınca üst üste pozisyonlar da gelmeye başladı.
85’de Meira’nın vuruşu Baros’a çarpınca Ömer son anda terse giden topu ayaklarıyla çıkarıyor, sonrasında Baros’un kafa şutunu yine Ömer çıkartmayı başarıyordu.
86’da Nonda’nın vuruşunda savunmaya çarpan top filelerle buluşamadı. 89’da Bu kez karşı karşıya kaldığı pozisyonda golü kaçıran isim Djiemdua oldu.
90. dakikada herkesin ‘gol’ diye yerinden fırladığı pozisyonda Baros’un vuruşunda kaleci Ömer gole izin vermedi.
4 dakikalık heyecanlı uzatma bölümünden ‘gol’ sesi çıkmayınca, Galatasaray kendi evinde 2 puanı bırakarak büyük bir hayal kırıklığı yaşattı.
MAÇIN RÖNTGENİMAÇIN ADAMIÖMERSüper Lig’in tecrübeli kalecisi mükemmel bir 90 dakika çıkardı. Galatasaray karşısına tam konsantre olmuş şekilde çıkan
Ömer ilk yarıdaki kritik
kurtarışlarının yanı sıra ikinci 45 dakika rakip forvetleri adeta tek başına durdurdu. Son
15 dakikada Cim-Bom’un artan baskısı karşısında, özellikle Milan Baros’un ataklarını harika önleyen Ömer’in tribünlerle girdiği diyalog hoş değildi. Ancak maç bitiminde ikinci sarıyı gördüğü olayda suçsuzdu.
KIRILMA NOKTASIKURTARIŞ VE PENALTIAntalya kalecisi Ömer maçın her anında başrole çıkan isimdi. Ancak 84. dakika kırılma anı olarak notlara düşüldü. Meira’nın şutuna yere yatan, Baros’un ayağına çarpmasına ve kontrpiyede kalmasına rağmen ayağıyla müdahale eden Ömer, kornerden gelen topta yine Baros’un altı pastan vuruşunu müthiş çıkararak bir anlamda Galatasaray’ın üç puanına engel oldu. Bunun dışında Servet’in formasının çekilmesi nedeniyle verilmeyen penaltı da kırılma anı dakikalarının arasındaki yerini aldı.
MAÇIN HAKEMİKart bolluğuBülent Yıldırım’ın motivasyonu üst düzeydeydi. Çok koşarak pozisyonları yakından izledi. Oyunun sertleşmesini engellemek için verdiği faullerde avantajı gözetmemesi, oyunun temposunu düşürdü. Antalyaspor’un ofsayt gerekçesiyle iptal edilen golünde yardımcı hakeminin bayrağı doğruydu. Sarı kartlarını genelde yerinde ve zamanında kullandı. Korhan’ın Hasan Şaş’a
hava topu mücadelesinde attığı dirseğe ise önce sadece faul verdi, kan aktığını görünce sarı kart gösterdi. Eğer vurma ise kartın rengi değişmeliydi. Kaleci Ömer’e vakit geçirmesinden gösterdiği sarı kart çok gecikmişti. Kartlarını genelde doğru kullanan Bülent Yıldırım, Milan Baros’un ceza alanı içinde penaltı beklentisiyle kendini yere atmasında sarı kartı göstermeliydi. Yalçın’ın ikinci sarıdan kırmızı kartı doğruydu. Lincoln’ün köşe vuruşunda Yalçın’ın, Servet’in formasını çekmesine penaltı kararı vermeliydi. Maç bitimi seyircinin tepkisinde herhangi bir tahrik edici hareketi görünmeyen Ömer’e Lincoln’ün müdahalesiyle yerde kalmasıyla gösterdiği ikinci sarıdan kırmızı kartı çok basitti. Olaya sebebiyet veren Lincoln ise cezasız kaldı.
METİN TOKATMAÇTAN NOTLARYıldızlar kulübesiGalatasaray Teknik Direktörü Michael Skibbe kadroda yaptığı sürpriz tercihlerle yine dikkat çekti. Kayserispor deplasmanında 90 dakika kulübede beklettiği Cassio Lincoln’ü yine yedek soyunduran Alman hoca, büyük umutlarla transfer edilen Milan Baros’a da 11’de şans vermedi. Skibbe, Mehmet Topal’ı da yedek soyundurdu. Yeni transfer Serkan Kurtuluş da yedek kalan bir başka oyuncu oldu.
Hasan Şaş korkuttuUğur, Sabri, Barış ve Linderoth’un sakatlıkları yüzünden sağ kanadı adeta çöken Cim-Bom’da, Teknik Direktör Skibbe, çareyi Hasan Şaş’ta buldu. Antalyaspor’a karşı sağ bekte görev yapan tecrübeli futbolcu, 16. dakikada Orhan’ın dirsek darbesiyle kanlar içinde yerde kaldı. Kaşı açılan Hasan yapılan müdahaleden sonra oyuna devam etti.
Çelebi ile samimiyetGalatasaray Başkanı Adnan Polat’la kredi anlaşması nedeniyle yaşadığı anlaşmazlığın ardından istifa eden ve herhangi bir açıklamada bulunmayan yönetim kurulu üyesi Işın Çelebi, dünkü maçta şeref tribününde boy gösterdi. Çelebi, maç öncesi Polat’ın yanına gelerek bir süre konuştu. Polat ile Çelebi’nin öpüşmesi ve samimi görüşmesi dikkat çekti.