1.LigSevdanıza el uzatın!

Sevdanıza el uzatın!

03.05.2023 - 11:53 | Son Güncellenme:

TFF 1. Lig’de, alt sıralardan kurtulmak adına büyük savaşım veren Altay’ı değerlendiren usta kalemlerimiz, “Bolu’da kazanılan 1 puan çok değerli. Bir olasılıkla da ligde tutunmanın izin belgesi olacak” dedi

Sevdanıza el uzatın

Bülent Buda: Altay, Boluspor karşısında kesintisiz baskı altında. Bayağı nitelikli savunma yaptılar. Günbegün olgunlaşan Eren Karataş ile önündekiler. Özellikle de Bjönkander... Tek amaç, alandan puansız ayrılmamak. 3 puan da olursa, işte onun tadına doyum olmaz. Bu tür maçları evde divanda izlemek çok zor. Yatıştırıcı almak gerekiyor. Eren, bin kez daha vurguluyorum. Nitelikli bir numara olma yolculuğunu her hafta, üstüne koyarak sürdürüyor. Bjönkander-Naderi ikilisinde gözlenen kalite. Kutay’ın stoper konumunu özümseyerek oynayışı ve ilerleyişi. Arda’nın orta alandaki göz kamaştıran fiziksel görünümü ve de gençliği. Eren’in her hafta üstüne koyarak olgunlaşması. Üstüne bir de final dokunuşlarını üç direk arasından geçecek düzeye ulaştırsa tadına doyulmaz. Deneyimlilerin ya da ağabeylerin mi demeliyiz, özverisi. Akıttıkları terin kalitesi. Tolga, Zeki, Ceyhun, Deniz ile büyük kaptan, kocaman yürekli insan İbrahim Öztürk... Artık bizden biri olarak kucakladığımız dostumuz, kralımız Marco... Yineliyorum, Bolu’da kazanılan 1 puan çok değerli. Bir olasılıkla da ligde tutunmanın izin belgesi. Çok sevdiğim bir özlü söz vardır. “Nasıl ki bir kuş uçmak için kanat çırptığının, balık yüzmek için kaç kuyruk salladığının kaydını tutmazsa, başarmak için doğduğu işi yapanlar da fedakârlık kaydını tutmaz.” Haydi çocuklar, yolunuz açık olsun...
Fatih Tanfer: Bolu deplasmanında 1 puan alıp biraz da nefes aldı ve puanını 34’e çıkardı. Başta kalede Eren olmak üzere, defans çok iyi oynadı, iyi alan savunması yaptı... Marco Paixao’nun sonradan oyuna girmesi nedeniyle olsa gerek, hücumda etkisizdiler. Rakip ceza alanında çoğalamadılar... Altay’daki kararlılık ve iradenin, başarının nedeni olduğuna inanıyorum. Sezon sonuna kadar bir haftayı bay geçirecek, 2 maçı kaldı. İkisi de evinde... Bu hafta Denizlispor’la oynayacak. Kümede kalma mücadelesi veren Erzurumspor ile Gençlerbirliği’nin karşı karşıya geleceğini düşünürsek, alınacak 3 puanın önemini anlatmaya gerek yok. Büyük Altaylılar, bu hafta amasız ve fakatsız Alsancak Stadı’nı doldurmalı.
Mehmet Demirtaş: İlk önce şunu vurgulamalıyız ki, Altay’ın bu sezon göstermiş olduğu direniş, alkışı sonuna kadar hak ediyor. Tüm zorluklara rağmen ligin bitimine 3 hafta kala, Altay’ın oynayacağı son 2 zorlu 90 dakika kaldı. Boluspor karşısında alınan 1 puan altın değerinde. TFF 1. Lig’in üst sıraları ile alt sıralarında kıyasıya mücadelelere tanıklık ediyoruz. Bu bağlamda, sahada terinin son damlasına kadar varoluş mücadelesi veren kulüplerin haklarının yenmemesi ve kafalarda soru işaretleri kalmaması adına hakemlerin ve VAR odalarının daha özenli ve hakkaniyetli olmaları en büyük arzumuz. Cefakâr Altay taraftarlarına da burada büyük iş düşüyor. Son 2 maçta büyük bir odaklanmayla tribünleri doldurmalı ve sahada kıyasıya mücadele eden takımlarının, gemiyi limana güvenle yanaştırmalarına eşlik etmeliler. Bu hafta rakip Denizlispor. Düştü gözüyle bakmadan, rehavete kapılmadan 3 puanı haneye yazdırmalılar.

Haberin Devamı

Hata yapma lüksünüz yok!

Bülent Buda: Sevgili Hasan Özer, maç sonu konuşmasında eğer “Ahmet İlhan, katılımıyla takımı ateşledi, yarışma gücü aşıladı” deseydi, ben de kendisini kutlayacaktım. Birinci temel sorun, haftalardır Altınordu’nun oyun alanı seçimleriyle dizilişinde yıkıcı yanlışlar var... Şeref Özcan ile Ahmet İlhan, kulübenin gediklileri oldu. Stoper sorunları sürüyor. Belki ukalalık sayılacak ama Kubilay’ı çıkar, orta alana çek; Volkan’ı stopere koy, sorunu çözümle... Konuk Bandırmaspor, attığının 2 katını kaçırdı. Ellerini kollarını sallayarak sonsuz gol pozisyonu ürettiler. 3 farktan sonra gelen eşitlik, kırk yılda bir olur! Ahmet İlhan, maç sonu yayıncı kuruluşa yaptığı konuşmada üç kez tekrar tekrar “Savaşmaya hazırım” dedi, yüzüne alaysı bir görünüm katarak. Bu yüz ifadesiyle iki dudak arasından çıkan sözlerin, her zaman gönderildiği bir alıcı vardır. Öyle bir gündü ki, Ali Emre’nin sakatlığı sonrası sanki önündeki dörtlü de felç oldu. Savunma ile orta alan, yol geçen hanına döndü. Olan, Ferhat’a oldu. Ne büyük talihsizlik bir kaleci için. Bodrum, Erzurum, Rize... Geride kalan maçlar. Yazın, çizin, toplayın, çıkarın, bölün, çarpın!!! Ne olur yani...
Fatih Tanfer: Bandırmaspor karşısında 75. dakikada, Saponjic’in 3. golüyle 3-0 mağlup duruma düştü. Mağlubiyeti asla kabul etmedi... Hasan Hoca’nın yaptığı değişikliklerin katkısıyla rakibinin üzerine korkusuzca gitti, yüksek tempoyla oynadı. 81’de Volkan, 85’te Ahmet İlhan ve 90+6’da Ali Özgün’ün golleriyle beraberliği yakaladı ve 1 puanı aldı. Hırsı ve inancı en üste çıkaran bir oyuncu grubu vardı. Resmen mucize yarattılar... Bu maç, Altınordu tarihinde yerini alacaktır. Tek kelimeyle alkışı hak ettiler...
Mehmet Demirtaş: Altınordu, Bandırmaspor karşısına mutlak 3 puan hedefiyle çıktı ancak ilk yarıda bekledi, ikinci yarının son dakikalarında toparlandı ve de uzatmalarda harika bir geri dönüşle 1 puanı söktü aldı. Haftalardır yazıyoruz; Hasan Hoca, oyuncu tercihlerini gözden geçirmeli diye. Bu maç özelinde de gördük ki, savunmada yapılan hatalar takımı büyük ölçüde zora soktu. Ya VAR devreye girmeseydi diye düşünmeden edemiyorum. Ancak Altınordu hâlâ ateşle dans ediyor. Elinizdeki oyuncuları yerinde ve de zamanında değerlendiremezseniz yeldeğirmenleriyle savaşamazsınız. Lütfen Donkişotluk yapmayın! Hayal âleminden uzaklaşın, aklı öne çıkarın. Bu ligde kalmak istiyorsanız ivedilikle toparlanın. Bitime 3 hafta kaldı, 2’si deplasman. Bodrum ve Çaykur Rizespor gerçekten zor maçlar, evinde ise Erzurum FK ile oynayacak...
Bu 3 maça odaklanmalılar. Alınacak her 1 puanın ligde kalmaları adına büyük bir adım olduğu unutulmamalı. Daha hiçbir şey bitmiş değil, aman dikkat Altınordu...

Haberin Devamı

Benzemez kimse sana!

Haberin Devamı

Bülent Buda: Gakpa’nın o vuruşlarının baygınıyım. İlk sol denemesine giriştiğinde 10. dakikaydı, kaleci çıkardı. Hemen 3 dakika sonra Kaan Kanak, uzak mesafeli zayıf vuruşu yaptı Keçiörengücü kalesine. Kaleci Metin gülümseyerek topu kucaklarken bir yandan da parmağını salladı Kaan Kanak’a, bu bana yapılmaz der gibiydi... 5 dakika sonra Keçiören, güzel bir gol atıyor ama ne var ki ince bir ofsayt VAR’a takılıyor... Zaten çözümlenmesi de 8 dakika alıyor. Yani işleri, sorunları o denli ince eleyip sık dokuyorlar VAR’da! Bir süre sonra bu kez Fernandes uzak mesafeyi yokluyor. Güzel vuruş, direk sıyırıyor. 7 dakika sonra, Burak Çoban-Tabla ikilisi solda müthiş işler yapıyorlar. İkram Gakpa’ya... O da birinci sınıf solla taçlandırıyor. Teşekkürlerini gönderiyor arkadaşlarına. Siyah beyazlıların oyun alanı yapılanması böyle günleri taşıyacak, biçimlendirecek deneyimlileri barındırıyor. Özellikle dış sahalarda, yine özellikle öne geçtikten sonra oluşan rakip baskısına karşı alanı parselleme, oyuncuları paylaşma ve bu felsefeyi de kramponlarına ciddi bir biçimde yansıtma. Güzel bir galibiyet oldu. Coşkulu, tutkulu, heyecanlı. Daha iyisi şamda kayısı değil mi?
Fatih Tanfer: Manisa FK, Keçiören deplasmanında 3 puanı 3 golle aldı, puanını 52’ye çıkardı. Maçın başından itibaren rakibinin üzerine korkusuzca gitti. Orta saha istekliydi, defansa da destek verdi. Hücumda başta Burak çabuk ve hareketliydi, attığı golde olduğu gibi bütün yeteneklerini sergiledi. Takım olarak maçın ritmini belirledi, son bölümde rakip orta alanı çabuk geçti. Ve hak ettiği 3 puanı aldı... Geride 3 maç kaldı... Göztepe ve Pendik içeride, Tuzla deplasman. Play Off için ilk şart, bütün maçları kazanacak ve rakiplerini bekleyecek. Öyle puanlar kaybetti ki, bu güçlü kadrosuyla çok daha rahat olmalıydı.
Mehmet Demirtaş: Play Off mücadelesi veren Manisa Futbol Kulübü, önemli rakiplerinden Ankara Keçiörengücü deplasmanında, 3 puanı 3 golle almasını bildi. Son haftalardaki istikrarsız grafiğiyle Play Off hattından çıkan siyah beyazlılar, yarışa yeniden tutundu. Her defasınsa dile getiriyoruz... Manisa FK, kadro zenginliği ve birbirinden yetenekli oyuncu grubuyla en azından Play Off’u oynamalı. Pes etmeyen, son düdüğe kadar mücadelesini gösteren, aynı zamanda keyif veren bir futbol izletiyorlar bizlere. Sıradaki rakip Göztepe... Zorlu ve de heyecan düzeyi yüksek bir 90 dakika bizleri bekliyor. Kazananın dostluk olmasını diliyorum.

Haberin Devamı

Balıkçılara nazar değdi!

Haberin Devamı

Bülent Buda: Bodrumspor’da Üzeyir, Süleyman ve Kenan’ın yokluğu çok belirgin şekilde açığa çıktı. Gözlendi, duyumsandı ve de arandı.... Bir penaltı. Hakan’ın bir önceki penaltısının teknik düzeyi yüksek, öteki köşeye bıraktığı meşin yuvarlak. Ve gol... Rakip 10 kişi. 2 dakika içinde geriye düşüyorlar. Hayret... Sousa, takımın en iyilerinden olduğu günde 2 kötü gol yiyor. Gökdeniz, Erdem uçlarda işlevsiz ve de katkısız. İsmet Taşdemir, kötü oyundan, çaresizlikten, neredeyse kulübede bekleyenlerin kaleci hariç tümünü alana sürüyor. İşte ben de o aşamada sormadan edemiyorum. İyi de sevgili hocam, oyuna aldıklarının takımın puan sıralamasındaki konumunda ne kadar payları var? Ne diyelim, çaresizlik mi kafa karışıklığı mı? Oyunun gidişatını, aktığı yönün neler olabileceğini algılayamama gibi bir eksikliği, İsmet Hoca’ya yakıştıramıyorum doğrusu. Oynanmayan süre, uzatmalar oynanıyor. Tam sürede olumlu, etkili bir girişimine tanıklık etmediğimiz Erdem, ikinci sarıdan kırmızıya adeta davetiye çıkarıyor. Bu nasıl bir profesyonel anlayış? Biraz can sıktım galiba bitirirken. Gerçekten bu ligde oynanan futbol, izleyeni çileden çıkarıyor. Yeşil çimler futbol için değil, yatmak için kullanılıyor... Yetmedi, ülkemizde futbolun F’si biraz oynanıyor. Ötesi gösteri... Bu arada unutmadan, ıskalamadan... Bir futbolcu; oyunuyla, tekniğiyle, gençliğiyle müthiş etkiledi beni. Gençlerbirliği’nden Mete Kaan Demir... Umarım, ilerleyen zamanda daha da gelişir ve bozulmaz...
Fatih Tanfer: Bodrumspor, 2 maçtır kötü oynayıp kazanıyordu. Demiştim ki, kötü oynarken kazanmak iyi, ancak tedbir alınması şart. Başta hücum hattında sıkıntılar üst düzeyde. Gökdeniz, haftalardır istenen form düzeyinde değil. Bir de Gençlerbirliği karşısında Kenan Özer, Üzeyir ve Süleyman’ın da eksikliği eklenince, 10 kişi oynayan rakibine mağlup oldu. Takım olarak tempo, dayanıklılık ve coşku açısından eski Bodrum’dan çok uzaktaydı. Şu an 55 puanda, 3 maçı kaldı... Altınordu ile Göztepe içeride, Samsun deplasman. Zor bir periyot... Nefesleri tutup heyecan dolu 3 haftayı bekleyeceğiz...
Mehmet Demirtaş: Bütün sezon harika maçlar çıkaran ve bizlere futbol resitali sunan Bodrumspor’u, Gençlerbirliği karşısında tanıyamadım. İsmet Hoca’nın en önemli kozlarının oyun alanında olmaması, bence maçın sonucunu tayin etti. Can derdindeki Gençlerbirliği, 10 kişi kalmasına rağmen sahada pes etmedi ve Bodrumspor’u geçmesini bildi. Bu maç özelinde İsmet Hoca’nın da çıkaracağı dersler olduğuna inanıyorum. Bodrumspor, bu sezon okyanusları geçip derede boğulmasaydı, şu anda çok başka şeyleri konuşuyor olacaktık. Yine de ilk sezonlarında güzel işlere imza attılar.

Sevdanıza el uzatın