25.02.2022 - 10:51 | Son Güncellenme:
İSTANBUL (İHA)
Geleneksel olarak düzenlenen Yaşar Doğu, Vehbi Emre ve Hamit Kaplan Turnuvası, İstanbul Başakşehir Gençlik ve Spor Tesisleri’nde gerçekleştiriliyor. Turnuva ile ilgili İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Şeref Eroğlu, olimpiyat oyunlarına giden yolda puanlı bir turnuva olduğunu ifade ederek, "1., 2., 3. olanların hepsi puan alacak. Burada puanları topladınız, eylül ayında Dünya Şampiyonası var. 130 kiloda kim birinci olmuş, kim ikinci olmuş ve kim seri başı olacak durumu var. Bu seri başı olmak çok önemli. Bir bakıma turnuvanın en iyi adamını kafadan çekebilirdi ama iyi sporcuları ayırt etmek için Dünya Güreş Birliği bunu yaptı. Bizde destekliyoruz. Biz burada seyircimiz önünde şampiyonlarımızı, Avrupa'da marka olmuş tüm sporcuları izleyeceğiz. Biz de onlara bu fırsatı sunduk. Grekoromen maçları sonucunda heyetimiz karar verecek takımda kimler olacak diye. Biz istiyoruz ki tüm kulüp başkanlarımız görsün, ay-yıldızlı mayoyu her sıklette kime teslim edeceğiz. Ben tüm seçim çalışmalarımda söz verdim, adaletten şaşmayacağız diye. Ben Avrupa şampiyonluğu yaşamış birisiyim. Ben emeğin, kulak kırılmanın ne olduğunu, terin, emeğin sabrını bilen biriyim. Güçlü Türkiye’m için en iyisi demiyorum, en mükemmel kimse ona o mayoyu teslim edeceğiz" dedi.
"Sahip olduğum her şeyi güreşe borçluyum"
Türkiye Güreş Federasyonu olarak yaptıkları ve yapacakları çalışmalardan dolayı umutlu olduklarını ifade eden Eroğlu, "Yola doğru çıktığımızı düşünüyoruz. Bütün teknik heyetler ve yöneticiler değişti. Şu an yöneticilerin çoğu burada. Ben de güreşte bir şey yapmak istiyorum diyen yöneticiler arıyorduk, bunları bulduk. Güreşi güreşçiler yönetecek derken şaka yapmıyorduk. Yedi yönetici güreşçimiz var ve benimle sekiz oluyor. Başka yönetimlerde bir tane bile yönetici zor görürdük, milli olmuş, şampiyon olmuş asla göremezdik. Yasemin Adar, Ahmet Taşçı, Ali Kayalı yönetim kurulu üyemiz. Hepsi değerli. Biz Türk güreşini olduğu yerden birkaç seviye yukarı almak için yola çıktık. Bu bir ekip işi. Algıyı değiştirmemiz lazım. Eğer değiştirmezsek olimpiyatlarda niye bu sonucu aldık diye düşünmemiz gerekiyor. Dersimize doğru çalışmak gerekiyor. Bu coğrafyada benim ülkem güreş ülkesi ve benim milletim her şeyde tamam ama güreşte mağlubiyeti hak etmiyor, olimpiyat şampiyonluğu görmek istiyor. Biz takımlarımızı yavaş yavaş gençleştireceğiz. 17, 18, 19 yaşlarındaki çocuklara bu misyonu yerleştireceğiz. 2024 ve 2028’de Türk milletinin izlerken gurur duyacağı bir takım oluşturacağız. Kolay değil ama yapacağız. Bir işi yapmak için o işin delisi olmanız lazım. Güreş benim, ben güreşim. Sahip olduğum her şeyi güreşe borçluyum. Bu minder çok bereketli bir minder. Bu memlekete çok onur, gurur yaşatmıştır ve sporcular armağan etmiştir. Kurtdereli’nin bir sözü var, 'Ben güreşirken arkamda Türk milletinin varlığını şerefini düşünürdüm'. Ben ve takım arkadaşlarım bu sözü meslek desturu olarak kabul ettik ve hep o bilinçte olduk. Hiç temsil ettiğimiz milleti unutmadık. Kim olduğunu aklımızdan çıkartmadık. Güreşiyordum, artık güreştiriyordum. Biz Türk milletine mal olan yeni gençler görmek istiyoruz. Onlarla geleceğe umutla bakmak istiyoruz" diye konuştu.
Başkan Şeref Eroğlu, son olarak güreşseverlere, "Güreşi seven, güreşi her zaman gönlünde ve kalbinde ayrı bir yere koyan Türk milletinin huzurundayız. Milletimize ne kadar başarı kazansak az. Dünyaya güreşi biz öğrettik. Orada biz söz sahibiydik, olacağız da. Lütfen hayır dualarıyla bizi yalnız bırakmasınlar" mesajını gönderdi.