Beşiktaş, Ziraat Türkiye Kupası'nda, Sivasspor Belediyespor'a 4-3 yenildi. Aradaki fark rakamla "1" olabilir ama ortada yenilen bir 4 gol gerçeği var. Sahadaki Beşiktaş'ın ilk onbirinde kimin oynayıp kimin oynamadığının hiç bir önemi yok. O formanın üzerinde Beşiktaş amblemi varsa, adama "Sivas Belediyespor'dan neden dört gol yedin" diye sorarlar. Hiç kimse Cenk Tosun'un attığı iki gol ve yaptığı bir asisti konuşuyor mu? Var mı Quaresma'nın o maçtaki güzelim rabonasından bahseden? Ya da Gökhan Töre'nin istekli ve arzulu futbolundan. Elbette yok. Kimse onları konuşmaz... Herkes neticeye bakar. Neticeye bakacak olursak, ders alınacak bir çok nokta var.
Peki bu sonuçla gruptan çıkanlara bakalım... Beşiktaş ve Sivas Belediyespor... Spor basınına baktığımız zaman Sivas Belediyespor'un hakkının verildiğini söylememiz pek doğru olmaz. Ben kendi adıma Sivas Belediyespor'un kazanması için ter döken oyuncuları ve teknik heyetini yürekten kutluyorum. Bu kupaya anlam, renk ve izlenebilirlik kattınız. Çıkamayanlar ise Kardemir Karabükspor ile 1461 Trabzon... Ben dahil ülkenin büyük çoğunluğu 1461 Trabzon'un banko çıkacağını tahmin ediyorduk. Ama yanıldık... Yanıldık ama altında bir çapanoğlu da aramadık.
Efendim sosyal medyada bu maça çok tepki varmış... Baktım tepkilere; neredeyse işin içerisinde şike var olduğunu ima eden mesajlar görüyoruz. Sosyal medyayı ben ciddiye alırım. Özellikle futbol konusunda, sosyal medya tam "bizim mahalle" diyebileceğimiz nitelikte bir mecra. Kendi adıma söyleyecek olursam, maçlardan sonra istatistiki bilgilere bakmak yerine sosyal medyayı didik didik ederim. Ben size Beşiktaş'ın neden yenildiğini anlatayım. Birincisi oyun disiplininden uzak olmak, ikincisi oyun disiplininden uzak olmak üçüncüsü ise oyun disiplininden uzak olmak.
Hiiiiiç Şenol Güneş'in onu niye çıkardığını bunu niye stoperde oynattığına girmeye gerek yok. Böylesine bir maçta isterse Quaresma stoperde oynansın o goller yenilmemeliydi. Ben Şenol hocaya hak veriyorum. Tabiki gruptan çıkmayı garantilediğim bir maçta, Serdar ile Necip'i defansın göbeğinde yan yana oynatırım. Böylesine maçlar, kadroda derinlik yaratmak ve farklı alternatifler üretmek için bulunmaz fırsatlardır. Şenol Güneş gibi bir tecrübenin böylesine arayışları, bana göre kesinlikle hata değildir. Kaldı ki kendisini ben rotasyon konusunda bir çok kere eleştirmişimdir. Ama yıkıcı olmak için değil yapıcı olmak maksadıyla.
Son paragrafı ise sosyal medya tepkilerine ayıralım... Türk futbolunu yönetenlerin çözmesi gereken sorunların başında işte bu komplo teorileri geliyor. Türkiye'de yaşayan insanların bir kısmı, Beşiktaş'ın, Çaykur Rizespor ile oynamamak yerine, bilerek Sivas Belediyespor'a yenilip Buca ile eşleştiğini yazıyor, söylüyor ve düşünüyor. İki senedir stat inşaatı nedeniyle göçebe hayatı yaşayan bu takımın futbolcularına, herhalde bundan daha büyük bir hakaret yapılmazdı. Durup dururken neden kendilerine bir seyahat çıkarsınlar sorarım herkese. Ayıptır demeyeceğim. Günahtır günah... Evet sosyal medya ciddiye alınacak bir mecra ama Başkan Fikret Orman'ın da dediği gibi maalesef yiğitliği öldürüyor. Beşiktaş - Sivas Belediyespor maçının en güzel özetini ise köşe gönderindeki gazetecilere "Şaka gibi 4-3 yeniliyoruz" diyen Gökhan Töre yapmıştır. Gerçekten de şaka gibi.