Galatasaray derbisinden sonra, Vodafone Arena'da Çaykur Rizespor'u ağırlayan Beşiktaş, sezonun en şanslı gecelerinden birini yaşadı. 90 dakika boyunca, sadece Gökhan Gönül'ün attığı golde, gerçek oyun kimliğini sahaya yansıtabilen siyah - beyazlı takım, Kweuke'ye ne kadar minnettar olsa azdır. Küçümsemek anlamında söylemiyorum; Kweuke biraz modern futbolu bilse, Çaykur Rizespor belki de sahadan beraberlikle ayrılabilirdi. Karadeniz ekibinin gelişen ani ataklarında, pivot forvetlerin yapması gereken şeyleri yapamayan Kwauke'nin yanı sıra, Robin Yalçın'ın defansif başarısı da, Kartal'ın işini zorlaştırıyordu.
Ligin kalan haftalarında Beşiktaş böylesine zor maçlarla yine karşılaşacaktır. Hatta en yakın olanı ise Sergen Yalçın ile toparlanma sürecine giren Kayserispor. Doğrudur; Beşiktaş'ta bu tür oyunların kilidini açabilecek bir çok bireysel yetenek var. Fakat Beşiktaş, şahısların değil, sistemin getirdiği avantajlarla oyun kilidini açması gereken bir takım. Evet Talisca ve Quaresma birer duran top ustaları... Peki çözüm bu mu? Tabi ki hayır. Çözüm: Daha yaratıcı pas organizasyonları. Şenol Güneş'in de dile getirdiği gibi Beşiktaş, Kayserispor maçında tek paslı oyun anlayışına dönmeli.
Hep söylüyorum, Beşiktaş'ı izleyenler, Quaresma ve Talisca'nın ayaklarına bakmamalı. Dünkü maça bakacak olursak, gereksiz sarı kart görerek oyundan dışarı çıkan Quaresma, sistemin en önemli parçalarından birini de eksiltmiş oldu. Hadi o oyundan çıkarak bir eksiklik yarattı. Peki ya Talisca!... Satınalma opsiyonu 25 milyon euro olan Brezilyalı'nın şu anki değeri bana göre 7 milyon euro. Onun fiyatını yükseltebilecek tek kişi, Şenol Güneş'tir. Zaten Benfica Yönetimi de, oyuncu parlatma konusunda Türkiye'de rakipsiz olan Şenol Güneş'in bu özelliği nedeniyle, Talisca'yı Türkiye'ye gönderdi. Fakat hala oyunu tek yönlü oynuyor. Tamam hücumda iyisin lafımız yok... Savunmaya gelecek olursak, o bölgedeki fotoğrafı çok bulanık. Talisca seneye de defansif özellikler kazanamazsa, Beşiktaş 7-8 milyon euroya onun bonservisini alabilir.
Sergen Yalçın, dün geceki Beşiktaş - Çaykur Rizespor maçından önemli notları şimdiden cebine koymuştur. Quaresma ve Gökhan Gökhan Gönül'ün yokluğunda, Kayserispor maçı, Beşiktaş için en önemli virajlardan biri haline gelmiştir. Bugün Medipol Başakşehir puan kaybetse bile, Beşiktaş için şampiyonluk şarkıları, rehavetten başka bir şey getirmez. Dün bu türküleri söyleyen tribünler, beklenen gol gelmediği için, maçı bırakıp sinirini hakemden çıkarmaya çalıştılar. Beşiktaş taraftarı üçüncü yıldız istiyorsa, şampiyonluk şarkıları söylemek yerine, sadece maça odaklanmalıdır. Matematik bitti demeden de bu iş bitmez. Geçmişten ders alınacaksa, 101. Yıl'a bakabilirsiniz!