Fırsat bu fırsat…
Beşiktaş hem sahada hem de transferde kötü günler yaşıyor ya, al sana eleştirmek için bir ton malzeme.
Hangi gazeteci, hangi yorumcu hangi muhalefet böyle bir ortamı elinin tersiyle itebilir ki?
Malzemenin en alasını verdi Beşiktaş!
Ronaldinho görünümlü Lodeiro! transferinin borsaya bildirildiği gün, kulüp basını atlatmanın mutluluğunu yaşıyordu.
Lescott’u, Türkiye’de ilk yazan bir gazeteci olarak bu durum sadece bizlerin çalışma hırsını ve isteğini arttırır.
Başka hiçbir işe yaramaz!
Gelelim transferleri basından saklama meselesine.
Yalvarırım sakın saklamayın…
Yemin ederim ki yazmayacağım.
Yeter ki transfer listesini bilelim.
Bilelim ki…
Yeni Dentinholar, Gökhan Süzenler, McGregorlar, ve Eneramolar’a boşa para vermeyin.
İnanın gazeteciler de sizler kadar futboldan ve futbolcudan anlıyor.
Eskiden menajerler yerine, sizden önceki kuşak, gazeteci büyüklerimize sorardı.
Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık az gelmedi Milliyet Spor Servisi’ne.
Kırk yıllık transfer çalışmalarının adına artık operasyon diyorsunuz.
Ne olur operasyon falan yapmayın…
Yapmayın ki, fıkradaki fili kaçıran MİT ajanları gibi, yanlışlıkla kulübe rugby oyuncusu getirmeyin.
Bu birincisi…
İkincisine gelecek olursak, Beşiktaş’ın çok değerli yöneticileri Ahmet Kavalcı ve Deniz Atalay için kirli bir karalama kampanyası başladı.
Transferdeki bütün becerisizlikler onların üzerine yıkılmaya başlandı.
Taraftar şunu bilsin ki, ne Atalay ne de Kavalcı transfer konusunda tek yetkili değiller.
Tamamen teknik heyetin istediklerini yapmaya çalışıyorlar.
Eğer teknik heyetin işine karışan tipler olsalardı, İbrahim Toraman’ı çoktan takıma geri alırlardı.