Serdar Sarıdağ

Serdar Sarıdağ

serdar.saridag@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beşiktaş'ın yoğun maç trafiğinde, tavsiye niteliğinde rotasyon içerikli bir yorum yazısı yazdık, futbol ulemaları ayağa kalktı...

Futboldaki bilmişliklerini geçtim, gazeteciliği bile öğretmeye kalktılar...

Öğrettikleri şey ise "yazma kardeşim”den öteye geçmedi.

Eleştiri bizim meslekte etle-tırnak gibidir ama...

"Yazma kardeşim demek" ise apayrı bir hadise.

Orada duracaksınız!

Gelelim meselenin futbol ve haber tarafına...

Size ne?..

Sizi ne ilgilendiriyor kaynağımın kim olduğu?

Aslında ben onlara kaynak değil, dost derim; ama sizler öyle sorduğunuz için kaynak diye yazdım.

Haberin Devamı

Mecbur muyum ben, istihbaratı nereden aldığımı söylemeye?

İnanmak veya inanmamak size kalmış bir şey... Bir şey diyemem.

Lakin şunu da unutmayın...

Bir habere verilen ilk tepki "kaynağın kim" ise büyük ihtimalle o haber doğrudur.

Benim yazdığım rotasyon haberine benzer satırları; sevgili meslek büyüğüm Attila Gökçe başta olmak üzere, yazılı ve görsel basında, birçok isim gündeme getirdi.

Aksini savunan var mı? Var tabii ki!

Kişiliğine ve kariyerine hayranlık duyduğum Metin Tekin; futbolculuk dönemlerindeki teknik adamların da Şenol Güneş gibi sürekli aynı 11'leri oynattığını, Bursaspor maçından sonraki yazısında dile getirdi.

Yerden göğe kadar haklı.

Ben o dönemler değil tuttuğum takımımın, rakiplerin bile ilk onbirini ezbere sayardım.

Rotasyon falan bilmezdik eski zamanlarda.

Amma velakin, Metin hocam da çok iyi bilir ki Beşiktaş'ta top oynadığı dönemlerdeki maç trafiği, 50'li yılların İstanbul trafiği gibiydi.

O zamanlar takımlarımız, Avrupa'daki ilk maçını Eylül'de oynar; istisnalar hariç ilk turlarda ise turnuvaya veda edilir, annemizin ligine kalırdık.

Ta ki bahara kadar.

İlkbahar geldiğinde ise Türkiye Kupası maçları başlardı ki öyle grup maçları da olmazdı.

Bildiğin eleme sistemi vardı.

Aynı durum Avrupa maçlarında da geçerliydi.

Hal böyleyken, o yıllarda hocalarımız zorda kalmadıkça, pek rotasyona gitmezdi doğal olarak.

Ama günümüz futbolunda öyle mi?

Sırf geçen sene Beşiktaş, Avrupa ve Ziraat Türkiye Kupası'nda toplam 21 maç oynamış.

Haberin Devamı

Üstelik kupada son 16'ya kalamadığı halde!

Günümüzün antrenman sayıları bile o dönemlere göre çok daha fazla.

Ben Beşiktaş'taki rotasyon için yine aynı fikirlerimi savunurum.

Son oynanan Bursaspor maçındaki yorgunluğu görmememiz mümkün mü?

O nedenle kaynaklarımın kim olduğunu boş verin...

Haklı mıyım siz ona bakın!