İtiraf etmek gerekirse, uzun zaman oldu böyle bir derbi seyretmeyeli... Bir tarafında kazanan bir tarafında ise yenilen. 0-0 berabere biten derbilere, derbi bile denilmez. Bir derbi berabere bitecekse de, bol gollü şekilde bitmelidir. Lakin dünkü maç bambaşka bir şeydi. Fark 3-0 ama tarihi bir fark da olabilirdi. Değil bir futbolcunun, bir sumo güreşçisinin bile atabileceği goller kaçmamış olsaydı, Tudor, Beşiktaş iskelesinden yüzerek Hırvatistan'a giderdi.
Böyle bir yenilgiden sonra, doğal olarak eleştiri okları, Galatasaray Teknik Direktörü İgor Tudor'un üzerine çevirildi. Fakat adam ne yapsın? Dünkü Beşiktaş'ın karşısında, Guardiola bile olsa, ayakta duramazdı. Şunları göz ardı edemeyiz. Kadro zenginliği Beşiktaş'ta. Saha avantajı Beşiktaş'ta. Neden sözleşmesi uzatıldı diye beğenilmeyen Tosic bile Beşiktaş'ta. Dolayısıyla Tudor maça eşit şartlarda başlamadı. Buna rağmen Galatasaray ilk yarıda, futbol adına yapılması gereken bazı şeylerin çoğunu yaptı. Bu durum Muslera'nın yediği golden sonra bozuldu. Şimdi bazıları kendine kendine soruyor: Acaba Muslera o golü yemese, maç çok daha farklı bir kalıpta olur muydu? Olmazdı.. Olmazdı çünkü, Beşiktaşlı futbolcular, ortalığın altını üstüne getirdiler. Dün gece Vodafone Park'ta, Barcelona bile olsa, sanki Dolmabahçe'den çıkamazlardı gibi bir hava vardı.
Şenol Güneş'in, yedekte Talisca oturtması tarifi de, semeresini vermişti. Hayır skora bakarak bu kanıya varılmaz. Maçta gol olmasaydı bile, Tolgay-Atiba-Oğuzhan üçgeni, tüm açılarıyla, oyunun geometrisini çizmiş olacaktı. Atiba sanki bir pergel. Tolgay Arslan bir cetvel. Oğuzhan ise gönye gibiydi. Milimetrik paslar, koşu yollarına bırakılan toplar ve akabinde gelen goller. Bir sezon Beşiktaş'ın maçlarını seyreden adam, bu aç oyuncu yüzünden, sezon sonunda teknik ressam olur. Futbol değil sanki akıl oyunları.
Gelelim Cenk Tosun'a... Attığı golü geçtik. Ya o gollük paslar. Peki yaptığı baskı. Ya da futbol oynama isteği. Cenk'in futbolla ilgili tüm duyguları, dün gece adeta zirve yaptı. Transferin gözdesi olan Cenk Tosun için, Newcastle United, utanmadan kadrosundaki Mitrovic'i takas olarak öneriyor. Madem cebinde akrep var, neden talip olursun böyle bir yeteneğe.
Özetleyecek olursak, Beşiktaş dünkü galibiyetle, ligi kendi fabrika ayarlarına, geri döndürmeye bir adım daha yaklaştı. Eğer sezonun kalan bölümünde böyle oynayacaksa, Beşiktaş bu ligi daha çoook karıştırır.