Ghezzal, Larin, Atiba ve Souza’nın olmadığı bir kadroyla sahaya çıkan Önder Karaveli, ilk 45 dakikada eldeki en hazır isimlerle sonuç elde etmeye çalıştı. Genç hoca Nuri Şahin de öğrencilerini ya da takım arkadaşlarını bu maça çok iyi hazırlamıştı.
İlk yarıda üçlü, ikinci yarıda dörtlü savunmayla oynayan Önder Karaveli’nin talebeleri önde basan Antalyaspor karşısında tüm hünerlerini sergilemeye çalıştı. Fakat o kilitleri açabilecek anahtarlar bir türlü işe yaramıyordu. Ersin olmasa belki de üzücü durumlar yaşanabilirdi.
İlk yarıda her iki takım adına çok pozisyon zenginliği yaşanmadı. İlk yarı biraz taktiksel bilek güreşi gibiydi. Ne Beşiktaş’ın ne de Antalyaspor’un bileği bir parça bile olsa yana yatmıyordu. 10. dakikada Montero’nun direkten dönen kafa vuruşu gol olsa iş bilek güreşinden çıkabilirdi. 35. dakikada Pjanic’in kullandığı serbest vuruşta Vida’dan önce son anda savunma araya girdi.
İkinci yarıda ise tam bir futbol mücadelesi vardı. Josef, Larin ve Ghezzal gibi isimlerin girmesinin ardından Beşiktaş savunmayı arka plana atarak pozisyon üstüne pozisyonlar buldu. 48. dakikada Ersin’in Ndao’nun ayaklarından söktüğü net pozisyon maçın en önemli anlarından biriydi. Fakat 75. dakikada Oğuzhan’ın savunmaya takılan sert şutu, 79’da Batshuayi’nin Boffin’den dönen kafa vuruşu ve 83’te Larin’in atamadıklarından sonra taktikten öte Beşiktaş’ın şanssızlığı konuşuldu. 88. dakikada Pjanic’in şutu da direkten dönünce, iki takım da sahadan birer puanla ayrıldı ama Beşiktaş’ın bir puana razı olmayan futbolu ise kalan haftalarda için olumlu sinyaller veriyordu.