Önce Beşiktaş'ı kutlayalım... Şampiyonlar Ligi'nde, bir hakem faciasıyla haksız bir şekilde elenen Beşiktaş, ülkemizi dışarıda temsil eden tek Türk takımı oldu. Gönül isterdi ki, Fenerbahçe ve Osmanlıspor da tur atlamış olsalardı. Çünkü UEFA Avrupa Ligi'nde üç takımla yer alan Belçika ile, ülke puanı konusunda kıran kırana geçen bir rekabet içerisindeyiz. Bunun farkına vararak Avrupa'da mücadele eden her Türk takımına A Milli Takım gibi bakanlara, başımın üstünde yeri var.
Gelelim dün gece Vodafone Arena'nın hibrit çiminde yaşananlara. Evet, 2-1 Beşiktaş'ın galibiyetiyle biten bir oyun var. Doğrudur, ilk maçın skorunun verdiği rahatlık nedeniyle de, Beşiktaş'ta bazı rehavet kökenli sıkıntılar gün yüzüne çıktı. Bu durumu Akhisar maçında da gördük. Hatta ve hatta, İsrail'de oynanan ilk maçta da kendini gösteren bir takım sıkıntılar, dikkatlerden kaçmadı. Oyunun bazı dilimlerinde Beşiktaş adeta donuyor. Sanki o an biri zamanı durdurmuş da, sahadaki oyuncular yerlerinde çakılı kalmış ve ne yapacaklarını bilmiyormuş gibi bir görüntü veriyor. Kısacası, Beşiktaş bazen oyunun büyüsünden tamamen uzaklaşıyor.
Eminim içinizden bazıları "Takım bir üst tura çıkmış, sen neler yazıyorsun?" diyordur. Fakat Galatasaray ile çok önemli bir maça çıkacak olan Beşiktaş'ı bekleyen bir tehlike var. O tehlikenin adı ise İgor Tudor... Bakmayın siz Galatasaray'ın, Rize deplasmanında puanlar bırakmasına. Bu tür hocalar, büyük maçlarda çok iyi taktiksel planlar yaparlar. Kardemir Karabükspor maçından sonra Tudor'u, Bilic'e benzetmiştim. Bilic de büyük maçlarda (Tottenham, Arsenal, Liverpool) takımını çok iyi oynatırdı. Bu sezon Tudor'un istatistiklerine baktığımızda, zorluk derecesi yüksek maçlarda Kardemir Karabükspor'u çok iyi oynatmıştır. Son örnek ise, kendi evindeki Beşiktaş maçı. Ve şimdi yine Beşiktaş ile oynayacak. Bunun farkında olan Şenol Güneş, çok bilinen taktiklerle, Galatasaray'ın karşısına çıkmayabilir.
Genel tabloya baktığımızda, Avrupa ve ligde yoluna emin adımlarla giden Beşiktaş, an itibariyle ne şampiyon olmuştur ne de Avrupa'da finale çıkmıştır. Sezonun bitimine neredeyse üç ay var. Ayakları yere sağlam basanların başında ise Şenol Güneş geliyor. Bu bir avantaj. Bir başka önemli avantaj ise, takımın golcüleri. Cenk Tosun bu sene harikalar yaratıyor. Hapoel Beer Sheva maçının kazanılmasında, - kaleci hatası olsa da - Cenk Tosun'un attığı golün payı büyük. İddia ediyorum, sezon sonunda Cenk'e çok iyi teklifler gelecektir. Aynı şekilde, Afrika Uluslar Kupası'nın yıldızlarından Aboubakar da, Fransa'daki günlerine geri dönüyor. Dün attığı gole şapka çıkartılır. Geçen sene Beşiktaş, hücumlarının çok iyi olması nedeniyle, takım savunmasını önde yapıyordu. Bu sezon da aynı görüntüyü seyrediyoruz. Beşiktaşlılar buna şükretmeli. Çünkü son günlerde savunma iyi sinyaller vermiyor. Derbide aralara çok kaçanlar olabilir.