Hepimizin malumu...
Almanya Futbol Federasyonu, Türk takımlarına kendi topraklarında seyircili hazırlık maçı oynanmasına izin vermiyor.
Değil büyük statlarda, antrenman sahalarında oynanan maçlara bile seyirci istenmiyor.
Bu nedenle Almanya sınırları içerisindeki Türk futbolseverler, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray başta olmak üzere birçok kulübün maçlarını seyredemiyor.
Bu durumun ortaya çıkardığı maddi zararı geçtim...
Fakat Türk futbolunun imajına verdiği zararı geçemem.
Bu zararın maddiyatında hiçbir rakam kendine rol bulamaz.
Almanya'nın, Fransa ile oynadığı yarı final maçını burada Alman futbolseverlerle birlikte seyrettik.
Yarı finale kalan Almanlar, caddelerde ve sokaklarda sabaha kadar eğlendiler.
Bir tane kavga gürültü görmedim.
Meydanlarda kurulan dev ekranlardan maçı seyreden Almanlar, zaferi dans ederek kutladılar.
Çoluk çocuk, kadın yaşlı, genç...
Hepsi transa geçmiş gibi yarı finalin tadını çıkartıyorlardı.
Bunu da geçtim...
Gütersloh'daki Cafe Bar Celona'daki Almanların arasında bir tane Fransız taraftar da vardı.
Maçtan sonra o evine çekti gitti.
Aynısının tam tersi Fransa'da yaşandı.
Fransa'daki bir meydanda maçı izleyen kalabalığın arasında, Alman bayraklı bir kadın taraftar vardı.
Eminim tüm Fransızlar evine gitmiştir ama o bayrağıyla sabaha kadar eğlenmiştir.
Biz bu seviyeye gelir miyiz?
Geliriz ama çok bedel ödeyerek.
Taraftarından, futbolcusuna, gazetecisinden malzemecisine kadar toplu bir tövbe etmemiz lazım.
Çünkü bu konuda çok günah işledik.
Geçmişte yapılan hataların bedelini ödüyoruz.
Son olarak size bir iyi bir de kötü haber vereyim.
İyi haber geçtiğimiz günlerde Leverkusen'de yapılan bir toplantıda, eğer bu sene olay çıkmazsa yeni sezonda Almanya'da Türk takımlarının hazırlık maçı oynanmasına izin verilecek.
Kötü haber ise, Beşiktaş'ın oynadığı hazırlık maçından sonra yaşananlar nedeniyle bu karar iptal edildi.
Cümleten geçmiş olsun.