İlk maçı 3-0 kazanan Fenerbahçe, ikinci yarıda bulduğu golle son 45 dakikayı formaliteye çevirdi ve final biletini cebine koydu.
O yüzden maçtan çok maç içinde dikkatimi çeken başka bir konuyla ilgili birkaç tespit yazmakta fayda var.
Gözlerim Van Persie ve Nani’yi aradı. İki futbolcunun zekası ve önemi, olmadıkları zaman daha net gözüküyor.
Son maçlardaki pas trafiği, yer değiştirme, hızlı oyun dün gece yoktu. Bunun temel sebebi de bu iki yıldızın olmamasıydı. Fernandao gol atıyor ama yapabilecekleri sınırlı ve belli. Sürprizi yok. Van Persie ise tam tersi. Üstüne bir de sürekli gezip, oyun kuruyor. Topa dokunuyor. Oyunu açıyor. Skor yapmasa bile skor üretilmesine bir şekilde katkı sağlıyor.
Nani de basit oynadığında durdurulması çok zor. Fenerbahçe’nin hücumdaki lokomotiflerinden biri konumunda. Diego ile kıyaslanmayacak derecede farklı bir profil çiziyor.
Dün geceki maç bu açıdan önemliydi. Bu iki futbolcunun doğru oynatıldığında takımı ne kadar değiştirdiğinin kanıtıydı. 11 yıldır Fenerbahçe’nin hemen hemen her maçını yerinden izlemiş biri olarak Alex’ten sonra gördüğüm en zeki oyuncu diyebilirim Van Persie için. Bunu da bir golcü için söylüyorum. Benzer şekilde Nani de Van Persie ile aynı dili konuşabiliyor saha içinde. Bu yüzden ne yapıp edilmeli ve bu iki futbolcu takımda kalmalı. Özellikle de Van Persie. Bir daha bu çapta ve zekada bir ismi getirmek çok daha zor ve maliyetli olabilir.
Özetle Fenerbahçe takımını kurdu. Savunma hattından sonra hücumu da çözdü. Eğer mevcut takım korunursa, takviyelerle birlikte gelecek sezon iki değil üç kulvarda da sonuna kadar yoluna devam edebilir.