Maçtan erken koptuk
İki teknik adam arasındaki fark maça damga vurdu.
Tabii ki Portekiz’in çok daha kaliteli ve tecrübeli oyuncusu var. Ancak bu milli takımımızın bu kadar kolay geriye düşmesine ve maçtan kopmasına sebep olmamalı.
“Hücumu iyi” demişti Martinez milli takımımız için. Savunmayı üç yerine bu sefer dörtledi ve işini sağlama aldı. Çabuk oyuncularımıza fırsat tanımamaya çalıştı.
6 ve 20’de iki defa iyi fırsatlar yakalasak da değerlendiremedik. Topun sahibi Portekiz’di. Organize olmakta zorlanıyorduk. Topu iyi çeviren rakibimiz çizgiye indi. Çalışılmış bir hücumda topu önünde bulan Silva 21’de takımını öne geçirdi. 0-1.
Zaten iyi değildik ve geriye düşmüştük. Bunun üzerine 28’deki bireysel hata kırılma anı oldu. Samet ve Altay’ın anlaşmazlığı ile kendi kalemize gol attık. 28’de 0-2 olduktan sonra oyundan çok düştük. Moral olarak özellikle.
İkinci yarıya beklenen hamlelerle başlamadı Montella. Sadece Yusuf’u alarak başladı. Topu ileride tutamadık ve pas yapamadık. İki stoperimiz de sarı kartlıydı. Portekiz çok rahattı. 55’te savunma arkasına atılan topta Ronaldo boştaki Bruno Fernandes’e çıkardı. Skor 55’te 0-3 oldu.
Maçtan, önce mental olarak sonra da skor olarak koptuk. Bu golden sonra değişiklikler geldi. İsmail ve sonrasında Arda oyuna girse de artık maçı çevirmek imkansız hale gelmişti. Süre vardı ancak milli takımın kaleye gidecek bir organizasyonu yoktu. Portekiz rahat bir galibiyetle bir üst tura çıktı.