Ziraat Türkiye Kupası’nı bu yüzden seviyorum.
F.Bahçe’nin Kırklareli’ne gidecek olmasının coşkusu ve heyecanı 2-3 gündür sürüyordu. Dün itibariyle bu durum şehirde zirve yaptı.
Dondurucu soğuğa rağmen genç-yaşlı herkes Fenerbahçe’yi görmeye ve hissetmeye çalıştı. Bu an belki bir daha yıllarca gelmeyecekti. O yüzden kupa maçlarının özellikle gençlerin, yıldız oyuncuları doğrudan yerinde izleyebilmesi, görebilmesi sebebiyle önemi büyük.
Televizyonda izlediği isimlerin hiç aklında yokken şehrine kadar gelmesi o şehirdeki genç futbolcu adayları için motive edici bir unsur. Maça geçecek olursak açıkçası Kırklareli golü yiyene kadar iyi dayandı. Fenerbahçe’ye rakip olana kadar önemli takımları elemeyi başarmıştı.
Özellikle maç berabere giderken topun arkasına geçip rakibine alan bırakmadı. Tam “İlk yarı istediğimi aldım” derken golün gelmesi tüm disiplini bozdu.
Doğal olarak Fenerbahçe ikinci yarı çok daha rahat bir maç çıkardı.
Zajc’ın sakatlıktan sonra dönüşü ve Mevlüt’ün form tutmaya başlaması önemli. Attıkları goller ya da paslar bu iki futbolcunun toparlanması adına büyük önem taşıyor.
Çünkü Fenerbahçe’nin şampiyonluk yolunda kulübeden gelecek isimlerin katkısına ihtiyacı var. Bu nedenle sarı-lacivertliler adına maçın kazanılmasının dışında bu iki oyuncunun toparlanmaya başlaması da ayrıca önemliydi.