Rakip takımın hocası olsam, karşımda Kerem Aktürkoğlu, Halil Dervişoğlu, Barış Alper gibi “uçurtmaları“ gördüğümde tedirgin olurum, huzurum kaçar… Adamların ele avuca sığması mümkün değil… Alan markajı yapsan çaresiz, adam markajı yapsan, hızlarına- kıvraklıklarına karşı koyma şansın yok…
Erol Hoca bu “uçurtmalara“ karşı çareyi savunmaya üçlü stoper çekip (Coulker, Ertuğrul, Djilobodji) bir geri beşli duvarı kurmakta buldu… Başarılı da oldu… Galatasaray, rakip savunmada iğne deliği bile bulamadı…
Galatasaray, Süper Lig’in üstünde bir hızla oynamasına ve çok hareketli olmasına rağmen, kaleci Günay’ı yere bile yatıramadı… Bir Halil, bir Kerem şutu “karavana“ yazdıktan sonra, Morutan’ın kepçe gibi sol ayağı ilk yarı sonucunu ilan etti…
Şunu da söyleyelim; Kerem, Halil ve Barış Alper, normal çizgilerinin çok gerisinde kaldılar… Morutan, muhteşem gole kadar zaten ortada yoktu… Ama adam boşa kürek çekeceğine; vurdu mu, oturtuyor… Rakip nakavt…
Galatasaray bu coşkulu ve hızlı oyununa rağmen, koordinasyonda ciddi sıkıntılar çekiyor… Bu işe Cicaldau soyunuyor gibi görünüyor ama yetmiyor… Galatasaray “gençlik aşısında“ ne kadar ısrarcı olursa olsun, göreceksiniz Ocak transferinde orta alanda ve oyunda koordinasyonu sağlayacak bir lider oyuncuyu mutlaka alacaktır…
Gaziantep iyi savunma yapıp, geçiş oyunlarında başarılı olmasına rağmen, özellikle ilk yarıda dişe - kemiği dokunur bir tehlike yaratamadı… İleride Dicko - Muhammed zorladılar ama bitiremediler...
İkinci yarıya bir “Yiğit“in hakkını teslim ederek başlamalıyım… Gaziantep’in baskılı başladığı bu yarıda; Marcao, bileğiyle - yüreğiyle - fiziğiyle her mücadelenin, her tehlikenin içindeydi… Canını dişine taktı, dokuz canlı canavar gibi mücadele edip Galatasaray kalesinin düşmesine izin vermedi…
Galatasaray ilk yarıdaki “Güçlü oyun“dan, ikinci yarıda “titrek oyuna“ geçmişken, iki Feghouli ara pası maçın kaderini ve sonucunu belli etti… Feghouli ilk pasında Kerem‘i rakip savunmanın arkasına kaçırdı, kaleci Günay bir stoper gibi çıkıp topu taca attı… Feghouli’nin ikinci savunma arkası pasında bu defa Kerem, kaleci Günay’ın çıkmasına, Coulker’in basmasına izin vermeden topu ağlarla buluşturdu…
Galatasaray pozisyon bulmakta zorlanırken, Kerem’e savunma arkası koşular yapacak pasları niye atmaz… Kerem gibi bu kadar çabuk, gol vuruşunu bu kadar iyi yapan bir oyuncuyu rakip savunmanın arkasına çok daha fazla kaçırmak lazım… Bir de Kerem adına; ikinci yarılar hep düşerdi… Bu defa ilk yarıya oranla, ikinci yarıda daha etkili oldu…
Gaziantep’in kötü oynamadığı, Galatasaray’ın hak ettiği bir maç izledik… Şampiyonluk yarışında bazı haftalar vardır; Şans kapıyı çalar, açmasını bileceksin… Galatasaray o kapıyı açtı… İki rakibi Beşiktaş ile Fenerbahçe’nin kaybettiği bir haftada üç puandan çok daha fazlasını kazandı… Ama Trabzonspor’u yakalamak istiyorsa, bundan çok çok, gerçekten çok daha fazlasına ihtiyacı var...