Levent Şahin Hoca‘yı maç öncesi dinliyordum... Levent Şahin, “Hukuksuz biçimde hocamız aramızda yok” demez mi? Sevgili Hocam, bizim aklımızla dalga mı geçiyorsun. Son Rizespor maçında rakip kulübün yöneticisine çok ağır küfürleri eden Fatih Hoca değil mi, bu küfürleri temsilci yazmadı mı? Rakibe ağır küfür cezayı gerektirmiyor mu?
Fatih Hoca‘nın yıllardır bu kaçıncı cezası... TFF’ler, MHK‘ler, hukuk kurulları, disiplin kurulları gelip gidiyor, bunların hepsi mi size düşman? Hepsi mi maksatlı? Sizlerin hiç mi kusuru yok, hiç mi yanlışı yok? Hukuk, tuzak, pusu diye diye takımın futbolcularına da sonunda buna inandırdınız. Oynamıyorlar, oynatamıyorsunuz.
Oysa sahada Galatasaray takımı yok. Önce bunu görsenize... Son 2 maçta Galatasaray kalesine golleri kim attı? Hakem mi attı, TFF mi attı? Koca Galatasaray takımı Muslera‘nın mucize kurtarışlarına rağmen bu kadar gol yer mi? Kendinizi kandırmaktan, camiayı ve futbol dünyasını kandırmaya çalışmaktan vazgeçin... Hem kendinize, hem takımınıza onarılmaz yaralar açmayın.
G.Saray elbette çok eksikti... Savunmasının üç önemli adamı yoktu ama, geçen hafta da o olmayanlar feci hatalarla Galatasaray‘ın yıkımını hazırlamışlardı. Geri dörtlünün o üçlüsüne Hatay maçında Sarachhi de katıldı ve “geri dörtlünün“ feci hatalar zincirini tamamladı. Soldan arka direğe doğru gelen yüksek topa, Sarachhi zamanlama hatası ile ıska geçince o topla Akintola buluştu ve Diouf‘a müthiş bir asist yaptı.
Biz her maçı büyükler üstünden izlediğimiz için diğer takım oyuncularının çok farkında değiliz. Bugün Süper Lig‘in oyunu iki yönlü oynayan en iyi merkez orta saha oyuncularından ikisi Hatayspor’da... Birisi mükemmel bir gol atan Riberio, diğeri Rayana Aaabid... Galatasaray orta sahası bu ikiliyi asla cevap veremedi.
Hep söylüyoruz, Taylan bu takımın vazgeçilmezi... Bir Muslera ise iki Taylan... O kadar önemli... İşin ilginç yanı, Hatay oyuna o deli dolu, coşkulu futboluyla başlamadı. Sanki ürkekti, çekingendi. Ama iki kenarın çok hızlı iki adamı Akintola ve Camara kenarlardan uçurtma gibi gidince maçın ve Galatasaray’ın dengesi değişti.
Son haftalardaki bir yalan-dolan da Hatay maçı ile bitti. Neymiş “Falcao ile Mustafa ikisi birden oynayamazmış.” Mustafa tek oynadı da ne oldu? Yarım yamalak bir şut dışında ortada görünmedi. Tek santrfor oynayacaksa ve sakat değilse Falcao oynar, Mustafa oturur.
Fatih Hoca cezalı olduğu için devre arasında sanırım “tele konferansla” futbolculara iyi bir fırça atmış olmalı... Galatasaray ikinci yarıya dört değişiklikle ve etkili başladı. Maça çekingen ve durgun başlayan Hatay ise ikinci yarı çok kötü oynamaya başladı. Ribeiro, Akintola, Camara skora güvenip işi kişisel şova çevirince çok top kaybettiler. Galatasaray tek kale oyunda direkten dönen Falcao kafası dışında akılda kalan bir pozisyon yaratamadı.
Galatasaray’da “ehh” işte diyeceğiniz tek futbolcu bile yok. Bir takımı, isteseniz bu kadar bozamaz, bu kadar kötü oynatamazsınız... Öyle bir savunma var ki, Hatay ikinci yarıdaki ilk atağında üçüncü golü buldu. Bu golde Diouf, Şener‘le çıktığı hava topunda faul yaptı mı, açıkçası aklım karıştı.Galatasaray’da “ehh” işte diyeceğiniz tek futbolcu bile yok. Bir takımı, isteseniz bu kadar bozamaz, bu kadar kötü oynatamazsınız... Öyle bir savunma var ki, Hatay ikinci yarıdaki ilk atağında üçüncü golü buldu. Bu golde Diouf, Şener‘le çıktığı hava topunda faul yaptı mı, açıkçası aklım karıştı. Galatasaray kendi ektiğini biçiyor. Başkanıyla, kıyameti kopartan Abdurrahim Albayrak‘ı ve başta Fatih Terim hocayla... Hep suçu başkasında aradılar, kötü olduklarını asla kabul etmediler ve en kötüsü, buna futbolcularını da inandırdılar. O zaman tabi oynamazlar. Tuzak varsa, o tuzağı kendinize kurdunuz... Allah aşkına söyler misiniz, son 2 maçta 7 golü kim yedi?Kendinizi kandırmayın, yanlışı yapan sizsiniz...