Son maçında Kayseri deplasmanında beş gol atıp geliyorsun, ama Kadıköy‘de maçına 500 seyirci daha fazla gelmiyor... Niye: Çünkü seyircinin umudu yok, seyirci bu futbolu reddediyor... Zaten kalan haftalar artık sayılı... Şampiyonluk kaçtı kaçıyor... ”Yıkılmaz kale“ denen Kadıköy, bu sezonun “puan cenneti“ oldu... Hadi, Kadıköy’de çok puan kaybettin, biraz futbol oyna, biraz coşku yarat, tribünleri bi oturt-kaldır da heyecan olsun... Bunların hiçbiri yoktu ilk yarıda... Fenerbahçe adına, futbol adına herşey “sıfır“dı... Nitekim devre de 0-0 bitti... Fenerbahçe çerçeveyi bulan şut atmadan, kaleci Karcemarskas yere yatmadan...
Ancaaak... Bu olumsuzlukların hepsi ilk 45 dakikada kaldı... Bu yarı sonundaki tepki ve Valbeuna’lı başlangıç işe yaramış olacak ki, ikinci yarıda çok daha farklı, çok daha hırslı, iştahlı, baskılı bir Fenerbahçe izlemeye başladık... Sahadaki görüntü zaten neyin olacağını, ya da olmayacağını çok açık gösteriyor. Nitekim ikinci yarının hemen başındaki “parlak“ başlangıç ve Giuliano’nun kaçırdığı pozisyon golün geç kalmayacağının habercisi gibiydi. Bu parlak başlangıç Skrtel golüyle “ektiğini biçmeyi” başardı... Bu golde top çizgiyi geçti mi geçmedi mi, günahı yardımcı hakemin boynuna... Geçse de, geçmese de karar vermesi zor bir pozisyon... İkinci golde de ofsayt tartışması olduğunu unutmayalım...
Soldado golü, aslında Giuliano vuruşunda olmalıydı. Brezilyalı boş kale yerine direğe nişanlayınca dönen topu gol yapmak Soldado’ya kaldı... Ancak Soldado’nun Karcemarskas‘ın üstünden aşırdığı ve direkten dönen vuruşu tepeden tırnağa “kalite“ gösterisiydi...
Hayrettir, Fenerbahçe’ye golleri atmak, parlak ve seyirciyi son derece mutlu eden futbolu oynamak için 15 dakika yetti... 45 ile 60 arasındaki “göz kamaştıran” futbolun ardından Fenerbahçe gaz kesti... Ama asla ilk yarıdaki o tahammül edilmez haline dönmedi...
Osmanlıspor bu sezon sonunda “Ankara’nın taşına bak, gözlerimin yaşına bak“ türküsünü yanık yanık söyleyebilir... İlk yarıyı gol yemeden bitirmesi kendi iyiliğinden değil, Fenerbahçe’nin kötülüğündendi... Açık konuşalım: Ligde kalmak için bu futbol Osmanlıspor’a yetmez...
Fenerbahçe seyircisi dün iyinin de, kötünün de hakkını verdi... İlk yarı sonunda ıslıkla, tepkiyle soyunma odasına gönderdiği takımını, ikinci yarıda alkışa boğdu... Yeter ki Fenerbahçe oynasın... Nitekim Fenerbahçe takımı ikinci yarının ilk çeyreğinde futbolun hakkını verdi... Madem istediğiniz zaman oynayabiliyorsunuz, seyirciyi mutlu edebiliyorsunuz, bunu maçın diğer bölümlerinde niye yapmazsınız... Başka maçlarda niye göstermezsiniz... Gücünüz var, yeteneğiniz var, giydiğiniz forma da Fenerbahçe forması... Daha ne istiyorsunuz...