Şansal Büyüka

Şansal Büyüka

sansal.buyuka@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Doktorlar, akademisyenler, bilim insanları, günümüzde insan vücudunu diri ve güçlü tutan, hastalıklara karşı koruyan “bağışıklık sistemi”nin en büyük kaynağının D vitamini olduğunu ısrarla söylüyorlar. Biliyorsunuz; D vitamini yiyecek-içecekten pek alınmıyor. Parlak güneş ışığından yararlanmak gerekiyor. Şenol Güneş, milli takıma D vitamini gibi geldi. Milli takıma “Güneş” çok yaradı, bağışıklık sistemi adeta ayağa kalktı.
***
Milli takımda böyle... Trabzon’da, Bursaspor‘da, Beşiktaş‘ta böyle... Şenol Güneş gittiği takımlarda futbolcuları parlatmasını biliyor. “Maximum” verim alıyor. Bu rastlantı olamaz.
***
Ozan Tufan, milli takımda Fatih Terim‘in gözdesiydi. Ozan Tufan milli takımda Şenol Güneş‘in gözdesi... Aynı Ozan Tufan; Fenerbahçe‘de bir türlü göze giremiyor, hatta gözden düştü. Niye? Ozan Tufan mı kabahatli, yoksa genelde oyuncuları bozan Fenerbahçe iklimi mi?
***
Tarihi sanki tersten yazıyoruz. Milli takımın, “duran top”lardan yediği gollerden çok şikayet ettik. Dört gün içinde Hollanda ve Norveç maçlarında biri penaltıdan, biri frikikten, biri kornerden, “duran top”tan üç gol attık.
***
Alışkın olmadığımız bir görüntü daha... Önde olduğumuz maçlarda son dakikaları, “Çanakkale geçilmez” yaparak savunmada geçirirdik. Norveç maçının son dakikasında 3-0 önde olmamıza ramen rakip savunmaya ve kaleciye bile baskı yaptık. Şaşırtıcı ama sevindirici...
***
Hollanda ve Norveç maçlarına başlayan on birde Süper Lig‘den sadece 2 oyuncu (Uğurcan ile Ozan Tufan), Avrupa takımlarında oynayan 9 oyuncumuz vardı. Bizden yetişip giden Çağlar Söyüncü, Umut Meraş, Yusuf Yazıcı, Okay Yokuşlu gibi oyuncuların kişisel gelişimlerini ve birlikte oynama alışkanlıklarını ne kadar ileri taşıdıklarını gördük.
***
Avrupa’ya giden oyuncularımızın baş döndürücü gelişimlerini gördükçe, Süper Lig‘de görev yapan bizim yerli hocaları düşünüyorum. Genellikle çok yetersizler. Sadece takım bulmak, iş bulmak peşindeler. Eskide kaldılar, kendilerini güncellemiyorlar. Çağımızın futboluna ayak uyduramıyorlar.
***
Türk Milli Takımı’nın 4 günde 2 maç oynayıp, 2‘sini de kazandığını çok az maç hatırlıyorum. Hatta hatırlamıyorum. Üstelik, Hollanda ve Norveç gibi güçlü iki rakibe toplamda 7 gol atarak... Kazanma alışkanlığı süper önemli...
***
Merih Demiral‘ı, Çağlar Söyücü‘yü, Ozan Kabak‘ı gördükçe, bu güçlü stoperlerimizle içimiz ısınıyor. Ancak son Norveç maçıyla birlikte Kaan Ayhan‘ı da bu ekibin arasına katmamız gerekiyor.
***
Hollanda ve Norveç iklim olarak ciddi anlamda soğuk ülkeler... Mart ayında karşılarında parlak bir “Güneş” görünce çarpılıp, eridiler, dağıldılar. Ancak süper bir başlangıç yaptıktan sonra, okyanusunu aşıp, nehirlerde, derelerde boğulmayalım. Zaten kötü anılarımız olan Letonya karşısında kazaya uğramayalım. 7 günde 3’te 3 yapıp (Tarihimizde var mı bilmiyorum), ilk etabı kayıpsız atlatalım. Birinin yazdığı gibi Katar‘ın hep bize gelecek hali yok ya, bu defa biz Katar‘a gidelim.