BİLAL MEŞE SORDU DUAYEN GAZETECİ ŞANSAL BÜYÜKA CEVAPLADI
ŞANSAL BÜYÜKA İLE DOBRA DOBRA
Yunus Yıldırım’dan sonra ne yaparsan yap. Kaybolan hakkı geri verebilecek misin? Alt liglerde maç verilecekmiş. Alt liglerdeki takımların günahı ne! Yıldırım’ın bundan sonra Süper Lig’e dönebileceğini düşünmüyorum. Bir senesi kaldı zaten. Bana göre hakem Yunus Yıldırım jübilesini pazar günü yaptı
Usta gazeteci Şansal Büyüka, söyleşilerde, yeşil saha dışına çıkmamaya, hep bu oyunun içinde kalmaya özen gösterir.
Gazetecilik ilkelerine sıkı sıkıya bağlıdır, asla önyargılı değildir. Hele hele, ‘söylemiştim’ gibi lafları da pek sevmez. Ne var ki, Usta’nın analizleri, öngörüleri hep haklı çıktı.
Usta, ‘Fenerbahçe’nin gazı kaçtı’, hatta, ‘Hazıra dağ dayanmaz’, şeklindeki söylemleri her ne kadar tepki de çekse, ligin bugünkü fotoğrafı onu doğruluyor.
Fenerbahçe’nin iki hafta üst üste yenilmesi, Galatasaray’ın göz kamaştıran futbolu ve de aldığı galibiyetler, zirve hesaplarını da alt üst etti. Büyüka, söylemlerinde hakemleri eleştirmemek için kılı kırk yarar, ‘insanın olduğu yerde hatalar vardır’ felsefesinden yola çıkar.
Ne var ki, Usta’nın da belli ki sabrı taşmış!
‘Dobra - Dobra’ya Sivasspor - Fenerbahçe maçının orta hakemi Yunus Yıldırım ile başlamak zorunda kaldık. Çünkü, Yıldırım’ın kötü yönetimi, inanılmaz kararları, verip, vermediği kartlar haftaya damgasını vururken, gözler MHK’ye çevrildi.
Büyüka, 20. haftayı tek kelimeyle özetledi:
Canı yanan konuşur
‘Kara pazar’...
Öyle ki Usta, hakemlik süresinin bitmesine bir yıl kalan Yunus Yıldırım için, “Pazar günü jübilesini yaptı” ifadesini kullandı:
“ MHK benim için saygınlığını ve işlevini bitirmiş bir kurumdur. Barış Şimşek haklı ya da haksız o kararı verdikten sonra, çıkıp televizyon te-levizyon Barış Şimşek savunuldu. Sonra, sırf koltukta kalmak uğruna hakeminizi kurban ediyorsanız... En hafifi olarak ‘kurban’ diyorum; Zekeriya Alp’in de, üyelerin de o koltuklarda nasıl ve niye oturduklarını çözebilmiş değilim.”
Sanırım Yıldırım uzun süreli kızağa çekilir?
** “Yunus Yıldırım’dan sonra ne yaparsan yap. Kaybolan hakkı geri verebilecek misin? Burada da bir kandırmaca var. Hakemi dinlendirdin. Alın teri hakkı ne olacak? Biz şu anda Sivas-Fener maçını konuşuyoruz. Hakemler için 20. hafta kara pazar olmuştur. Maçlara bak bakalım neler var, neler. Takımlar feryat ediyor. Bursa-Antalya maçı var. Galatasaray-Eskişehir maçı var. Hemen hemen bütün maçlar var. Kasımpaşa’nın resmen iki penaltısı yenmiş. Elazığ’ın iki penaltıya rağmen verilmemiş penaltısı var. Kızağa alsan ne olacak?”
Ağabey, çok dolmuşsun, belli?
*** “Yunus Yıldırım’ın vermediği pozisyon akla zarar. Alt liglerde maç verilecekmiş. Alt liglerdeki takımların günahı ne! Yunus Yıldırım’ın bundan sonra Süper Lig’e dönebileceğini düşünmüyorum. Bir senesi kaldı zaten. Bana göre Yıldırım jübilesini pazar günü yaptı.”
Maç sonu açıklamaları, Başkan Aziz Yıldırım ve Gökhan Gönül’ü anımsatıyoruz Usta’ya:
**“Fener’de konuşanlar Disiplin Kurulu’na gider mi bilemem. Ama canı yanan konuşur. Empati yapmak zorundayız. Yani bana göre bir hakaret yoktu. İlgili kurumlarda gereken cevabı verirler sanırım. Aziz başkanın ilk resti değil ki bu. Sonuçta bir şey değişmeyecek. Hakem konusunda hak veriyorum. Diğer konulardan 3 Temmuz süreci tartışılıyor. Başkanın yanında da, karşısında da duranlar var. Bu tartışılır, ancak hakem konusu tartışmaya açık değil.”
Bokstaki gibi!
Tüm bu olayların sonrasında, lig yeniden mi başladı?
** “Futbolun dünü yok, bugünü var. Nasıl 10 puan öne geçince Fenerbahçe’nin şampiyon ilan edilmesi çok yanlıştı. Şimdi de fark 4’e indiğinde Galatasaray’ın şampiyon ilan edilmesi de o derecede yanlış. Köprünün altından daha çok sular geçer. Unutulmasın ki Fenerbahçe 4 puan önde. Ancak Fener’in Galatasaray’a göre dezavantajları var. Fikstür dezavantajı var. İyi oynasa bu sıkıntı olmaz. Sivas maçını bunun içine katmıyorum. Hani boksta hakem kararıyla diye bir tabir vardır. Fenerbahçe için bu maç hakem kararıyla kaybedilmiş bir maçtır. Ama sakatları var. Başkanının onaylanmış bir hapis cezası var. Süreç Fenerbahçe’nin daha sıkıntılarla dolu olduğunu gösteriyor. Galatasaray’ın bu süreçte önünde bir engel gözükmüyor.”
Ben olsam bu sağlık ekibiyle çalışmam
Beşiktaş’ta, Gaziantep maçı öncesinde yaşanan ve hâlâ tepkilerin sürdüğü bir Cenk Tosun olayı var:
** “Transferle ilgili yönetmelik diyor ki, ‘Bir oyuncunun sözleşmesinin bitimine altı ay kalmışsa kulüp izniyle görüşme yapabilirsin.’ Avrupa’da bunun çok büyük örnekleri var. Beşiktaş’ın yaptığı yanlış bir şey yok. Beşiktaş,’imzalı görüşebilirsiniz‘ kağıdı almış. Galatasaray’ın da Veysel Sarı ile görüşmesinde bir şey yok. Öküz altında buzağı aranan bir ülkede keşke bunu yapmasalardı. Fakat öteki tarafa dönüyorsunuz Fenerbahçeli yönetici Şekip Mosturoğlu, Sezer Öztürk’le görüşme yaptı diye şike davasından mahkum oldu. Ciddi bir çelişki var baktığında. Etik mi, değil mi bu tartışılır. Ama baktığında yaptıklarında yasal olarak bir yanlış yok. Beşiktaş formasıyla verilen fotoğraf tartışılır. Ama Beşiktaş’a niye görüştün, niye imza attırdın kimse diyemez.”
Cenk, etkilendi mi sizce, oyun olarak?
** “Cenk maçta mutlaka etkilenmiştir. Korcan Çelik, Fenerbahçe maçında
oynamadı. Arka adalesi çekiyormuş diye. 3 Temmuz sürecinde adı geçen bir kaleciydi. Ne olursa olsun psikolojik olarak etkilenirsin.”
Jones, daha sahaya çıkmadan sakatlandı?
** “Ben Jones’u kim kontrol etti, ne yaptı bilmiyorum. Ama ben yönetimin yerinde olsam oyuncunun
lisansını çıkarmadan kontrol eden ekipten ciddi şekilde hesap sorarım. Hatta çalışmam. Bu sağlık ekibiyle çalışmam. Bu adam ilk idmanında
sakatlandı. Demek ki bir şeyi vardı. Sen bunu kontrolde nasıl göremiyorsun. Yırtık olsa tabii ki görünür.”
F16 gibiler!
Mancini, askeri disiplinin yanına oyun kalitesi de kattı. Galatasaray kendi alanına çekiliyor. Belli bir menzile kadar rakibe izin veriyor. O menzile girdiğinde F16’lar havalanıyor ve rakibi imha ediyor
Rotayı, Galatasaray’a çeviriyoruz. Aslan ara transfere damgasını vurdu, kadrosunu güçlendirdi. Artı, hem Mancini, hem de takım müthiş güven veriyor. İzlerken keyif alıyorsunuz Aslan’dan:
“Evinde oynadığı Bursa ve Eskişehir maçında bir asker disiplini içindeydi. Olağanüstü de bir şov vardı. İkisini bir arada yapmak çok zordur. Mancini için ne diyorduk? Tedbirli oynatır, göze hoş gelen oyun oynatmaz diye. Kariyeri böyleydi. Ama Galatasaray’ın son iki maçına baktığımız zaman, asker disiplininin yanına, kaliteli oyuncularıyla birlikte oyun kalitesini de kattı.”
Bu çıkış sürpriz mi sizce?
**“Eskişehir ikinci yarıda her atağa kalktığında Galatasaray on biri de kendi yarı alanında defans yapıyordu. Bu disiplini sağlamak kolay değil. Mancini dev bir adım attı. Defans mantığı yok, oyun disiplini var. Defansta on bir adamla kalıyorsun, ama aynı anda beş oyuncunla gole gidebiliyorsun. İki maçta 9 gol attın. Galatasaray bir şeyi tam yaparken, diğerini de yarım bırakmadı. Burada şunu gördük. Galatasaray için Aslantepe kâbusu kalmadı. Ama Galatasaray’ın Antep maçını hatırlayalım. Rakip kaleye gidemedi, Antep’e bir sürü pozisyonlar verdi. Galatasaray ise şimdi ne çektiyse deplasman maçlarında çekti.”
Böyle gider mi Aslan?
** “Galatasaray’ın Antalya ile yapacağı maç onların test maçı olacak. Belli ki Aslantepe’de bir sorunun yok. Ama deplasmanda ciddi sorunun var. Puan farkı hep deplasman kayıpları yüzünden oldu. Eğer Galatasaray, Antalya’da son iki haftanın oyununu oynarsa bu Galatasaray’a üç puanın ötesinde şeyler kazandırır. Zaten özgüveni perçinlenmiş durumda. İstersek korku, istersek çekingenlik diyelim; Antalya’yı yenerlerse bunu da aşarlar. Mancini’ye sınıf geçirmek bizim yapabileceğimiz bir şey değil. Mancini zaten Galatasaray’a gelmeden önce de sınıfı geçmişti. Doktorasını yapmış bir hoca geldi.
Her maça farklı kadro...
** “Her maça farklı kadro ile çıkmasını da çok takdir ediyorum. Hakan Balta tribünlerden ıslıktan başka bir şey yemedi. Sabri ve Ceyhun da aynı şekilde... Şimdi aslan gibi oynatıyor üçünü. Bu, çok büyük bir hoca başarısıdır. Demek ki adamın şartlanmışlığı yok. Adam işine kim yarıyorsa onu oynatıyor. Adam, Ceyhun’u ön liberoya bir koydu, Melo bir anda yaratıcılığı iki misline çıktı. Selçuk öyle. Sabri en başarılı oyuncularından biri. Hakan stoper oynarken hata yapmadı. Gerçi rakipler ne kadar Galatasaray kalesine gelebiliyor bunu da göz önünde bulundurmak lazım. Hakan, Chedjou ne oynadı ne oynamadı söyleyelim. Galatasaray kendi alanına çekiliyor. Belli bir menzile kadar rakibe izin veriyor. O menzile girdiğinde F16’lar havalanıyor ve rakibi imha ediyor.”
Tek sorumlu Akçay olamaz
Söyleşimizi, uzatma şansımız var, ama yerimiz yok! Trabzonspor ve Mustafa Reşit Akçay’ın istifasını sorduk Usta’ya:
*** “Trabzon için kabul edelim ki 14 hafta ne gösterir çok net bilinmez ama genel olarak baktığımızda bu yılı kayıp bir yıl olarak görünüyor. Bunun tek sorumlusu Mustafa Akçay olamaz. Baktığında tribünler boş. Yönetim saha dışı olaylarla ilgilenebilir, hakkıdır. Ama camia ve koca bir şehir bunlardan çok etkilendi. Birilerini görevlendirin şike süreci ile yakından ilgilensin. Ama takım içindeki enerjinin, sinerjinin kaybedilmemesi lazım. Çok net transferler de yapamadılar. Son Akhisar maçında da gördük ki, savunmada ciddi dengesizlikler var. Ayrıca Akhisar maçının yanında diğer maçlarda da görüldü ki Trabzon-spor’un star, yıldız bir golcüye ihtiyacı var. Trabzonspor’da çok net bir moralsizlik de ön planda.”
Akçay gitti, ya Onur’un gözyaşları...
*** “Ben Akçay’ı tavırları ile beğenen biriyim. Türk futbolunda sakin, soğukkanlı, özeleştiri yapabilen, rakibe sataşmayan hocaların özlemini çekiyorum. Bu onlardan biriydi. Bizde de, dünyada da futbolun değişmez kuralıdır. Her başarısızlıkta önce hoca gider. Kaleci Onur’un ağlamasını biraz abartılı buldum. Kaybedebilirsin. Futbolun içinde bunlar var. Futbolculardan biri de canlı yayında ‘cenaze evinde gibiyiz’ dedi. Buna gerek yok. Elbette üzüleceksin, ama bu kadar sarsılmamak lazım.”
Beşinci golcüyü hangi hoca düşünür?
Yanal gibi tecrübeli hoca, sakatlıkların hesabını yapamaz mıydı? Onun hatası yok mu sizce?
*** “Bu soruyu soracağını tahmin ettiğim için yolda Ersun hocayı aradım. Yani sırasıyla Emenike, Webo ve Sow. Üç santrforun darbeye bağlı kalmadan sakatlanmasını sordum. Ersun hoca bana aynen şunu söyledi, ‘Biz bir hafta kamp yaptık. İstesen de bu zamanda yükleme yapamazsın.
Bu futbolun ilmine aykırı’ dedi. O zaman dönüp bakmak lazım. Futbolcular profesyonel olarak ne kadar kendilerine bakıyorlar?
Ersun hocadan şunu da duydum. Emenike bu hafta dönüyor. Dört tane golcün var. Kimi keseceğin sorun olmuş. Emenike, Webo, Kuyt, Sow... 5. golcüyü hangi hoca olsa düşünmez.”