Müthiş bir başlangıç oldu... İlk çeyrekte Başakşehir‘in inanılmaz temposuna, bindirmelerine, paslaşmalarına ve gollerine tanık olduk... Fenerbahçe savunmasının da “perişan“ hallerine...
İlginç olan, Rize maçı sonrası çıkan olaylarla morali ve motivasyonu “dip“ yapan Başakşehir’in maça bu kadar iyi başlaması, üç gün önce deplasmanda Galatasaray’ı yenerek morali “zirve“ yapan Fenerbahçe‘nin de bu kadar kötü başlamasıydı... Sanki iki takım arasında roller değişmişti...
Fenerbahçe ilk yarıda golü bulmasına rağmen, rakibinin eksikliğinden, moralsizliğinden, kalesindeki “çaylak“ Faruk’tan yararlanamadı... Attığı golde de Ozan’ın etkili vuruşu ve Caiçara’nın çizgiden çıkardığı top dışında rakip kaleye gitmekte bile nazlandı, zorlandı...
Ancak şurası ilginç ve kesin; Fenerbahçe futbol adına asla iyi işler yapmıyor, yapamıyor... Buna rağmen istediği sonuçları alabiliyor... Açıkcası bu da bir marifet olmalı...
Son maçlar için kaptan Volkan’ın da hakkını teslim etmeliyiz... Her savunma yanlışında, her savunma zaafında ya da rakibin her yaratıcı pozisyonunda ortaya çıkıyor, tehlikeyi önlüyor... Sezon sonu gelirken, gerçek Volkan da sahalara döndü gibi...
Ancak Lens’i anlamakta zorluk çekiyorum... Caminanın sevgilisi gibi, bunu da açıkcası hak ettiğini düşünüyorum... Ama son maçlarda ortada hiç yok, adeta kayıpları oynuyor... Lens kendine bağlanan umutların ve gösterilen sevginin hakkını ve karşılığını daha iyi vermeli...
Başakşehir’in Rize maçı sonrası yaşadığı olaylar sanki vücut kimyasını bozmuş gibi... Abdullan Hoca başta, şimdiye kadar görmediğimiz ölçüde gergindiler... Çok iyi başlangıca rağmen, ilk 15 dakikanın dışında bir de son 15 dakikada göründüler... Maçın diğer bölümlerini adeta dinlenerek geçirdiler...
Başakşehir için şu sıkıntı da var; Rize’de son dakikada öne geçtiler, bu üstünlüğü ancak 30 saniye koruyabildiler... Fenerbahçe maçında 2-0 öne geçtiler, beraberliğe yakalanıp avantajı yitirdiler...
Başakşehir’in bu konuda ciddi bir özeleştiriye ihtiyacı var... Bir de bu travmayı en kısa sürede atlatmaya... Yoksa önce hafta sonu oynanacak Beşiktaş lig maçı tehlikeye girer, sonra da lig ikinciliği...
Fenerbahçe bu futboluyla halen lig ikinciliği için iddiasını sürdürüyor, kupa finali için avantajlı duruma geçiyorsa ortada ilginç bir durum var demektir... Zaten bu Türk futbolunun sağı-solu belli olmuyor...