Kupa finalini Galatasaraylı dostlarla birlikte izledik... Ama öyle normal Galatasaraylı değil... Sıkı Galatasaraylı dostlarla... Maç öncesi beni eleştiri yağmuruna tuttular... Suçum, Maraton programında, Burak Yılmaz’ı “yılın karmasına” koymam... Aslında Burak Yılmaz da son röportajında söyledi... Bu kadar gole, bu kadar mücadeleye rağmen, Galatasaray seyircisine bile kendini kabul ettirmekte zorlanıyor.... Maç bitti, maç öncesi “Burak Yılmaz, nasıl yılın karmasına girer” diye beni eleştirenler, o sıkı Galatasaraylı dostlar, maç sonu Burak Yılmaz’ı öve öve bitiremiyorlardı...
Futbol böyle garip bir oyun... O kadar derin taraftarlık duyguları var ki, bırakın rakip takım oyuncusunu, kendi takım oyuncularını bile yerden yere vurabiliyorlar... Bir dakikada kahraman yapabiliyorlar.... Ama gerçek değişmez; Burak Yılmaz bu ülkenin en önemlli golcüsü, en değerli oyuncularından biri... Maç başladığında Galatasaray henüz şampiyonluk kutlamalarından, gece kulüplerinden, dans pistlerinden Atatürk Stadı’nın zeminine dönmemiş gibiydi... İlk 15 dakika feci sallandı... Öyle ki, bu 15 dakikada, Bursaspor yüzde 50 tenzilatlı oynasa bile gene 2-0 öne geçerdi... Ama bu dakikalarda kaleci Sinan, Muslera’yı aratmayan kurtarışlar, müdahaleler yaptı. Galatasaray ilk çeyrek sonrasında “şampiyonluk kutlamalarından” sahaya bir dönüş yaptı. Oyuna ortak oldu.
İki çok önemli pozisyondan da yararlanamadı. Orta sahaların ortadan kaybolduğu topun bir o kalede bir bu kalede dolaştığı dakikalarda Bursaspor hovardalığını, Galatasaray ustalığını konuşturdu. Burak’ın gollerinde Selçuk İnan’ın asistlerinin de hakkını teslim etmeliyiz.
Bursaspor bu sezonun iyi takımı... Ama bu büyük takım olma yolunda çok eksikleri var... Beraberliği yakalayıp ancak 30 saniye korayabiliyorsan, bu kadar pozisyona girip saç-baş yolduruyorsan hele bu kadar kolay gol yiyorsan yapacağın tek şey kalıyor; direklerden dönen iki topun...
Hamza Hoca için mutluyum... Mecburiyetten göreve getirildi. Tam 15 yıl sonra Galatasaray’a çifte şampiyonluk kazandırdı. Burak Yılmaz için mutluyum, umarım attığı üç golden ve getirdiği bu kupadan sonra aleyhine konuşmayı alışkanlık haline getirenler artık ağızlarına fermuar çekerler.
Nasıl başladığın değil, nasıl bitirdiğin önemli derler. Galatasaray kötü başladığı sezonu çifte zaferle, çifte şampiyonlukla kapadı. G.Saray’a saygılar, sevgiler, alkışlar...