Şansal Büyüka

Şansal Büyüka

sansal.buyuka@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu nasıl maç böyle... Şaka gibi... Anlatsan anlatamazsın... Gözlerinle görsen inanamazsın... Beşiktaş, ilk 15 dakikada rahatça 4-0 yapacağı maçı, 90 dakika sonunda 2-1 kaybetti. Hatayspor daha ilk çeyrekte bozguna uğrayacağı maçtan, hakemin bitiş düdüğü ile birlikte zaferle ayrıldı.
Bu sezon alıştığımız Beşiktaş sahadaydı. İlk yarıda fırtına gibi esen, ikinci yarıda bitip tükenen bir Beşiktaş... Maç başladı, Beşiktaş fırtına... Daha 31. saniyede gelen gol, sadece Beşiktaş’ı öne geçirmedi, kaç maçtır suskun olan Weghorst’un da özgüvenini tazeledi.
Sonrası resmen Hatay ceza alanı içinde oynandı. Hatay nefes almakta zorlandı, Beşiktaş gol kaçırmaktan yoruldu. Bu dakikalarda Rosier her yerde; sağda solda, önde arkada, hücumda, savunmada Beşiktaş’ı taşıyan adamdı.
Hatay özellikle ilk çeyrekte o kadar acemi, o kadar telaşlıydı ki, resmen “yolcudur Abbas, bağlasan durmaz” görüntüsü verdi. Hatay ilk yarıda sadece bir pozisyon yakaladı, El Kaabi topu boş kale yerine dışarı gönderdi.
Beşiktaş’ın ezici üstünlüğü altında geçen ilk yarının sadece 1-0 bitmesi, Beşiktaş’ın beceriksizliği mi, Hatay’ın şansı mıydı derseniz, Beşiktaş’ın beceriksizliğiydi. Beşiktaş farka gidecek, maçı söküp kopartacak ilk yarıyı hovardaca harcadı.
İkinci yarı başladı, roller değişti. Beşiktaş bu sezon alıştığımız görüntüsüne döndü ve durdu, sadece rakibi karşılayan bir pozisyona geçti. Hatay savunmadaki telaşından kurtuldu, sağlam durmaya başladı. Özellikle Burak, yüksek toplarda, kısa boyuna rağmen Weghorst ve Cenk Tosun’a şans tanımadı.
Üstelik Beşiktaş, bu yarıda Hatayspor’un değirmenine su taşıdı. Dele Alli olumlu tek iş yapmadan maçtan çıktı. Muleka çıkana kadar, yaptığı asist dışında, maçın yayınlandığı ekrana tek kare olsun gelmedi. Beşiktaş’ın orta sahadaki duvarı Josef de Souza kabul edelim ki, artık eski Josef değil...
Hayrettir, her maçta sol önde oynar gibi ataklar geliştiren Masuaku, Hatay karşısında tek pozisyon olsun öne çıkamadı, tek orta yapamadı, hücuma katkıda sınıfta kaldı. Hadi hücuma çıkamadın, ilk gol dahil, savunmada da önemli açıklar verdi.
Hep “Talha” diyoruz. Allah aşkına Ze Luis’in kafa golünde rakibe bu kadar rahat vurdurulur mu? Ze Luis o vuruşu yaparken, Talha rakibinden en az iki-üç metre uzaktaydı. Yapışsana, bu kadar rahat kafaya çıkıp vurmasına engel olsana...
Hatay’ın ilk yarıda bu kadar ezildikten sonra, ikinci yarıda oyuna bu kadar egemen olması gerçekten şaşırtıcıydı. Hem Beşiktaş’a pozisyon vermediler, hem de iki gol bulup müthiş bir geri dönüşe imza attılar.
Maçlar tek devre oynansaydı, Beşiktaş için sorun yoktu. Ama Beşiktaş ilk yarılarda fırtına gibi esiyor, çok pozisyon yaratıp az atıyor, ikinci yarıları tamamen ıskalıyor.
Hani, eski bir Milli Eğitim Bakanı, “Okullar olmasaydı, Milli Eğitim’i ne güzel yönetirdim” demiş. Beşiktaş’ta ikinci yarılar olmasaydı bu maçları ve ligi ne güzel götürürdü. Ama maçlar 90 dakika... Beşiktaş bu 90 dakikanın 45 dakikasında var, ikinci 45 dakikasında hiç yok.
Bir sıkıntı var. Ciddi bir sıkıntı var. Bu; Beşiktaş’ın, Başkan’ın, özellikle Valerien Ismael’in başını çok ağrıtır.