29.03.2020 - 00:30 | Son Güncellenme:
Rüştü Reçber'in corona virüse yakalandığı eşi Işıl Reçber tarafından açıklandı. Işıl Reçber, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile eşi Rüştü Reçber'in corona virüse yakalandığını duyurdu. Futbol kariyerine Antalya'da başlayan Rüştü Reçber, futbola başladığı ilk yıllarda forvet oynasa da uzun boyu nedeniyle sonraki yıllarda kaleci olarak görev almaya başladı. 1990 yılında Burdurgücü kulübüne transfer olarak profesyonel kariyerine imza attı.
RÜŞTÜ REÇBER KİMDİR?
Rüştü Reçber, 10 Mayıs 1973 yılında Antalya'nın Korkuteli ilçesinde dünyaya geldi. Kaleci mevkiinde görev yapmış eski Türk millî futbolcudur. Türk ve dünya futbol tarihinin en iyi kalecileri arasında yer alır, 2003 yılında dünyanın en iyi 3. kalecisi olarak seçilmiştir. Ayrıca; futbol efsanesi Pelé tarafından, yaşayan en iyi 100 futbolcudan biri olarak seçilerek FIFA 100 listesinde yer almıştır.
Kulüp takımları kariyeri
İlk yılları
Rüştü Reçber, Korkuteli ilçesinin Küçükköy köyünde dünyaya geldi. Babası manav açıp, Korkuteli'ne taşındı. Rüştü de burada futbol oynamaya başladı. İlk lisansı Korkuteli amatör takımında çıkarıldı. 1985'te amatör olarak Demrespor'da futbola devam etti. Önce forvet olarak futbola başlasa da uzun boyu nedeniyle 89'da kaleciliğe geçti. 1990'da Burdurgücü takımına geçerek profesyonel oldu. Bu takımda üçüncü kaleci iken Fatih Terim ve ekibi tarafından keşfedildi. Niğde'de katıldığı amatör futbol turnuvasında ve İzmir'de katıldığı Türkiye 21 yaş altı millî futbol takımı elemelerinde başarılı bulunur. Daha sonra Galatasaray tarafından denendi ancak beğenilmedi. Teknik direktör Mustafa Denizli tarafından bir yıl Galatasaray PAF'da oynaması gerektiği söylendi. Ancak Rüştü, İstanbul'da bir yıl geçirmek yerine Antalya'ya gitmeye karar verdi.
Antalyaspor
Ağustos 1991'de Antalyaspor ile anlaştı. İlk sezon hiç forma giyemedi ve Murat Ayhan Aydın'ın arkasında ikinci kaleci olarak bulundu. 92-93 sezonunda da ümit millî takıma çağrılması dışında aktif bir rol alamadı. 11 Nisan 1993'te Siirt Köy Hizmetlerispor ile oynanan Lig B maçında ilk kez Antalyaspor forması giydi ve o maç hiç gol yemedi. Sezon sonunda Beşiktaş Rüştü ile ilgilenmeye başladı. Ancak 13 Mayıs 1993'te Antalya'da takım arkadaşı Levent Tekne ile bir trafik kazası geçirdi. Rüştü'nün kullandığı araba köprü korkuluklarına çarptı. Levent Tekne hayatını kaybederken, Rüştü ise yaralanıp bir süre yoğun bakımda kaldı. Kazadan sonra Beşiktaş tarafından sağlık kontrollerinden geçirildi. Sonuç olarak yeniden sakatlanabileceği düşünülerek transferden vazgeçildi. Kazadan sonra moral ve fizik olarak çöken Rüştü ile teknik direktörü Adnan Dinçer özel olarak ilgilendi ve onu futbola yeniden kazandırdı.
Fenerbahçe SK
1. dönemi
Rüştü, 1993-94 sezonunda Antalyaspor'un birinci kalecisi oldu. Sezonun başında başarılı performansı ile dikkat çeken Rüştü, bu sefer de Fenerbahçe'den teklif aldı. 26 Kasım 1993'te kendisini Fenerbahçeli yapan sözleşmeyi imzaladı. Sözleşme gereği eski takımı Antalyaspor'a yeniden kiralandı ve sezonu orada tamamladı. Rüştü o sezon 33 maçta forma giydi. Bu dönemde Türkiye millî futbol takımına da sık sık çağrılmaya başladı. Sezon sonunda Antalyaspor, Türkiye 1. Futbol Ligi'ne çıkmaya hak kazandı.
Rüştü, Fenerbahçe ile ilk maçına 29 Ekim 1994'te Petrolofisispor karşısında çıktı. Devre arasında birinci kaleci Engin İpekoğlu'nun sakatlığı nedeniyle yerine oyuna girdi. 5 Kasım'da Altay ile oynanan maçta hem ilk kez ilk 11'de hem de ilk kez Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'na çıktı. Sezon sonu ligde başarı elde edilemedi. Sezon sonu oynanan Başbakanlık Kupası maçında Rüştü, Fenerbahçe kalesini korudu. Normal süresi 0-0 biten maçın uzatlamaları da 1-1 bitti. Ancak Fenerbahçe penaltılarla elenirken, Rüştü ilk kupasını kaldıramadı.
Sonraki sezon Fenerbahçe'nin birinci kalecisi oldu. 29 lig maçında forma giydi. İlk kez Avrupa maçlarında forma giydi. Sezon sonunda Fenerbahçe şampiyon oldu. Bu da Rüştü'nün ilk şampiyonluğu oldu. Ayrıca Fenerbahçe 34 maçta sadece 19 gol yiyerek, en az gol yiyen takım oluyordu. Rüştü ise bu 16 golün sadece 10'unu yiyerek muhteşem bir performansa imza attı. Türkiye Kupası'nı da uzatmalarda kaybediyordu.
1996-97 sezonunda lig kazanılmasa da Fenerbahçe yine en az gol yiyen takım oluyordu. 34 maçta 25 gol yiyen takımda Rüştü 20 gol yiyordu. İlk kez UEFA Şampiyonlar Ligi'ne de katılan Rüştü, Fenerbahçe'nin İngiltere'de Manchester United'ı 1-0 yenip, 40 yıllık rekoru kırdığı maçta performansı ile beğenildi. 97-98 sezonunda da şampiyonluk kazanılmasa da 33 maçta 25 gol yiyen Rüştü, yine Fenerbahçe'yi ligin en az gol yiyen takımı yaptı. Sezon sonunda Başbakanlık Kupası'nı da kazandı. 98-99 sezonu ise başarısız bir sezon olarak geçti. Bu sefer en az gol yiyen takım unvanı da Beşiktaş'a kaptırılsa da, Rüştü 30 maçta 23 gol yiyerek yine de iyi bir performans gösterdi.
1999-2000 sezonu Rüştü için üzücü bir olaya sebep oldu. Fenerbahçe 14 Aralık 1999'da Pendikspor'a 2-1 yenilerek Türkiye Kupası'nda elendi. Maç sonrası tesislerinden otomobili ile ayrılan Rüştü, taraftarın saldırısına uğrayıp dayak yedi. Bu olayların o zaman Fenerbahçe yönetim kurulunda olan Mecnun Otyakmaz ve Tahir Kıran'ın dövdürdüğü iddia edildi. Rüştü ve Fenerbahçe arasında bir kırgınlık yaratan bu olaydan sonra Rüştü, Fenerbahçe formasını giymeye devam etse de kaptanlığı bıraktı. Fenerbahçe sezon sonu UEFA'da Macar takımı MTK'ya elenirken, ligde de 4. olup Avrupa'ya gidemedi. Rüştü ise 25 maçta 31 gol yiyerek ilk kez maç başına 1 gol yeme ortalamasının üstüne çıktı.
2000-01 sezonunda Fenerbahçe ile bir şampiyonluk daha gördü. Takımın en çok forma giyen futbolcusu oldu. 2001-02 sezonunda ise bir kez daha Şampiyonlar Ligi macerası yaşadı ancak Fenerbahçe 0 puan ile rekor kırarken, Rüştü de iyi bir performans gösteremedi. Ancak ligde 2. olan Fenerbahçe, Galatasaray ile en az gol yiyen takım oluyordu. 2002-03 sezonu Rüştü'nün Fenerbahçe'deki ilk döneminin son sezonu oldu. Ancak bu sezonda da hiçbir başarı kazanılamadı.
Fenerbahçe
2. dönemi
Fenerbahçe'ye kiralık olarak döndüğü sezon Rüştü, bir Fenerbahçe şampiyonluğu daha gördü. 29 maçta 17 gol yiyerek başarılı bir performans sergiledi. Türkiye kupası yarı finalinde uzatmalarda 1-0 yenik devam eden maçta Fábio Luciano'ya gol pası atarak maçın penaltılara gidip, finale kalmalarına yardım etti. Ancak finalde Galatasaray'a 5-1 yenildiler. 2005-06 sezonunda Fenerbahçe'ye transfer oldu. ancak genç file bekçisi Volkan Demirel'in yedeği konumuna düşüp, kupa maçlarında forma giydi. Ancak formayı sezonun ikinci yarısında kaptı. Sezonu lig ikincisi olarak bitirdiler. Fenerbahçe ile son sezonu 2006-07 sezonu oldu. Geçen sezon kaldığı yerden lig ve UEFA Kupası kalecisi olarak devam ederken, 15 Ekim 2006'da Ankaraspor ile 2-2 berabere kaldıkları maçtan sonra sağ diz çapraz bağı koptuğu için sahalardan 5-6 ay uzak kaldı. Fenerbahçe sezon sonunda şampiyon oldu.
FC Barcelona
Rüştü, 2002 FIFA Dünya Kupası performansından sonra FC Barcelona, Manchester United ve Arsenal FC'nin transfer listesine girmişti. Rüştü, Barcelona başkanlığına aday olan Joan Laporta ile anlaştı ve seçimi kazanması halinde transfer olacağı sözü verildi. Aynı sene teknik direktörlüğe de Frank Rijkaard getirildi. İlk hazırlık maçına Juventus karşısında çıktı. Rüştü, ilk 45 dakika Barcelona kalesini korudu ve ilk yarıyı Barça, 2-0 kazandı. Katalunya Kupası maçında ise ikinci 45 dakika oynayan Rüştü'lü Barcelona Espanyol'u 1-0 yenerek bu kupayı kazandı. Ancak La Liga maçlarından önce Rijkaard, Rüştü'nün İspanyolca ya da İngilizce bilmemesi nedeniyle kaleyi Víctor Valdés'in koruyacağını, Rüştü'nün ise kupalarda forma giyeceğini açıkladı.
16 Ekim 2003'te UEFA Kupası'nda FK Púchov'u 8-0 yendikleri maçta ilk kez resmi bir maçta Barça kalesini korudu. İkinci tur maçlarında da Panionios karşısında iki maçta da forma giydi ve gol yemedi. 15 Aralık 2003'te ise ilk kez lig maçında Espanyol'a karşı forma giydi ve maçı Barcelona 2-1 kazandı. Ancak 22 Aralık'taki ikinci maçı olan Celta Vigo karşısında hatalı bir gol yedi ve maç 1-1 beraberlikle bitti. 4 Ocak'ta oynadığı Racing de Santander maçında da hatalı goller yiyerek Barcelona'nın maçı 3-0 kaybetmesinde sorumluydu. Rüştü bu maçlardan sonra tamamen yedeğe düşerek ligde, UEFA Kupası ya da ulusal kupada forma giymedi. Bu performans düşüklüğü ile AB-dışı statüsünde oynayan Rüştü, bu kontenjanın da sınırlı olması nedeniyle ilk 18'e alınmayarak üçüncü kaleciliğe düştü. 14 Nisan 2004'te Real Betis ile oynanan son lig maçında 33. dakikada kırmızı kart gören Valdes'in yerine oyuna girdi. Ancak oyuna girdikten sonra bir gol yedi. Maç 1-1 sonuçlandı. Sezon sonuna kadar forma giyemeyen Rüştü, gelecek sezon için eski takımı Fenerbahçe'ye kiralandı.
Beşiktaş JK
2007-08 sezonunun başında sürpriz bir şekilde takım arkadaşı Mehmet Yozgatlı ile birlikte Beşiktaş'a geçti. 19 Ağustos 2007'de Kasımpaşa'yı 2-1 yendikleri maçta resmi olarak ilk kez Beşiktaş kalesini korudu ancak daha sonra kaleyi Hakan Arıkan'a kaptırdı. 20 Ekim 2007'de ikinci resmi maçı olan Trabzonspor maçında 79. dakikada ceza sahası dışında elle oynadığı için kırmızı kart ile oyun dışında kaldı. Maç sonrası topa elle müdahale olmadığı itirazında bulunan Beşiktaş'ın itirazı kabul edildi ve Rüştü'nün cezası kaldırıldı. Hakan'ın kalede olup Beşiktaş'ın Liverpool'a 8-0 yenildiği maçtan sonra Rüştü kaleyi devraldı. Sonraki sezon da birinci kaleciliği devretmedi. Kupa maçlarında ise sadece bir kez oynadı ve kaleyi Hakan korudu. Sezon sonunda Beşiktaş, hem ligi hem kupayı kazanıyordu. 2009-10 sezonunda da başlarda Hakan Arıkan olmasına rağmen daha sonra birinci kaleciliği yeniden kazandı. Beşiktaş sezonu kupasız kapamış olsa da Rüştü, yine bir Manchester United zaferine imza attı ve Beşiktaş'ın United'ı deplasmanda 1-0 yendiği maçta kaleyi başarılı bir şekilde korudu. BBC Sport tarafından maçın kahramanı olarak seçildi. Maçı canlı yayında veren Star TV'nin spikeri Ertem Şener'in Rüştü'nün bir kurtarışından sonra "Her yerinden öpüyorum Rüştü" sözü Türkiye'de çok popüler oldu.
Yurtdışından tekliflere rağmen Rüştü Reçber, Beşiktaş'ta kalmak istedi; fakat Beşiktaş kendisiyle sözleşme imzalamayınca takımdan ayrıldı ve futbolu bıraktı.