18.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Türkiye’nin atletizmdeki ilk Dünya Şampiyonu Ramil Guliyev, Antalya’da eşi ve kızıyla, yeni maceralara yelken açmak için yola çıktı. 32 yaşına rağmen günde 6 saat çalışarak formda kalmanın mücadelesini veren Fenerbahçeli sporcu, hem kulübünde hem de ay-yıldızlı forma altında yeni başarılara imza atmak istiyor. Ancak onun hayattaki en büyük kazancı, kızı Aylita... Antalya’da Gloria Spor Merkezi’nde ter döken Guliyev ailesi, MİLLİYET’e konuk oldu. İşte Ramil’in ağzından dökülenler:
YENİ SEZON HAZIRLIKLARI NASIL GİDİYOR?
- Yazın yarışacağım, kışın koşu yok. Çünkü 200 metre müsabakaları yapılmıyor. Yazın da Dünya Şampiyonası var, kulüp yarışları var. Standart diyebiliriz.
32 YAŞINDASIN VE TÜRKİYE’YE TARİHİ BAŞARILAR YAŞATTIN. ÖNCELİKLE BUNUN İÇİN NELER SÖYLERSİN?
Bayağı uzun bir spor kariyeri yaşadım ve devam ediyorum. Olimpiyatlarımız var. Bütün planımız, hazırlığımız onun için.
Olimpiyat’a da bir buçuk yıl kaldı. Az kaldı. İnsanlar senden çok şey bekliyor...
- Zor bir dönem yaşadım, kovid çok etkiledi. Sağlığımda büyük sıkıntılar oldu. Hastalık beni çok zorladı ve istediğimi gösteremedim. Aslında performans olarak hazırdım ama yapamadım. Her sporcu için geçerli; hazırlanıyorsun, yapmaya çalışıyorsun ama yapamadığın takdirde psikoloji olarak çok baskı oluyor. Düşünün ki, zirveye tam çıkacaksın ayağın kayıyor hafif düşüyorsun aşağı, tekrar tırmanmaya çalışıyorsun. Ülke olarak, takım olarak, arkadaşlar olarak destek var arkanda ama önemli olan nokta, o zirveye çıkmak. Biz artık o tepenin tam ucundayız. Bir daha çıkmaya çalışacağız.
ŞU ANKİ DURUMUN NASIL?
Durum iyi... Bir sıkıntı yok. Sen hep yarışıyorsun ve hep kazanıyorsun diye herkes derece bekliyor. Bu işin bir tarafı ama diğer tarafta da kendim için... İlk başta her şeyi kendimiz için yapıyoruz. Ufak bir atak var onu yapmaya çalışacağız. İnşallah da olur, sizin desteğinizle. Eskiden ‘yapacağım, edeceğim’ derdik artık o tecrübeyi de aldık. Artık yapılması gerekeni biliyoruz, sadece gidip onu yapmamız lazım.
SON OLİMPİYATIN MI OLACAK?
- Şöyle söyleyeyim, böyle bir plan yapmadık, zamanımız yok, gücümüz yok oraya harcamaya. Çünkü bizim önemli hedefimiz olimpiyat. Bir koşalım, derecemizi gösterelim. Sonraki olimpiyat dört sene sonra. Olacak mı, olmayacak mı, sağlık bize izin verir mi, o önemli. Sağlıkta problem olmazsa belki de devam ederim. Belki de vücut ve beyin diyecek ki, yeter gerek yok. Kararı o zaman veririz. Biz günde 6 saat yoğun tempoda çalışıyoruz. Büyük bir yarış bittikten sonra vücudun değişiyor, beynin değişiyor.
‘40 YAŞINDA EN İYİSİYDİ’
KARİYERİNİN SONUNA YAKLAŞIYORSUN. “ŞU ÖZELLİĞİMİ DEĞİŞTİRSEM DAHA ÇOK DERECE GELİR” DEDİĞİN BİR ÖZELLİĞİN VAR MI?
- Kim Collins diye bir sprinter vardı, 40 yaşında en iyisini koştu. Spor hayatının sonunda derecesinin en iyisini koştu. Justin Gatlin var, o da 35 yaşında koştu, 9.80’leri koştu ve Dünya Şampiyonu oldu. Profesyonel sporda böyle sorunlar olabilir. Hastalık, hazırlık döneminde sakatlık olabilir, yarış döneminde sakatlık olabilir. Hiç öyle bir sorun olmazsa tabii ki derece çıkar. Çünkü çıkmasaydı biz bunu yapmazdık.
İKİ YIL ÖNCE BABA OLDUN. SPORCU OLARAK BİRÇOK SORUNUN VAR TABİİ Kİ... BABA OLUNCA HAYATINDA NELER DEĞİŞTİ?
- Zaman çok hızlı geçiyor. Çocuk hayatını değiştiriyor insanın. Çok farklı bir duygu. Kız babası olmak farklı, ben de çok kız istiyordum. Eşim de oğlan istiyordu. İnşallah bir oğlan da olur, bakacağız. Anlatılacak bir duygu değil, yaşamak lazım. Madalya gibi aslında... Madalya kazanmanın nasıl bir duygu olduğunu soruyorlar. Bunu sözle anlatamazsın. Çocuk öyle bir şey ki sen onu nasıl yetiştirirsen o öyle olacak. Nasıl motive edersen şimdiden, öyle de hayatına devam edecek. Kendimi de onun için motive etmeye çalışıyorum. Baba-anne zirveye çıkıyor, böyle bir şey yapılabilir diye zihninde kalsın istiyorum.
'Fenerbahçe her şeyim'
- Fenerbahçe Spor Kulübü benim için sadece bir spor kulübü değil. Beni ilk adımlarda destekleyen, hayatıma yön veren, bir aile gibi... Benim her şeyim diyebilirim. Mesela senin bir arkadaşın olur, zor anlarda destekler, sen dersin ki abim, kardeşim, ailem dersin. Fenerbahçe Spor Kulübü benim için öyle bir şey.
‘ATLETİZM ZORUNLU OLMALI’
Sporda temel eğitimin atletizmle başlaması gerektiğini belirten Ramil Guliyev, “Çünkü atletizm tüm sporlarda var. Norveç’te çocuklukta atletizm zorunlu. Ondan sonra da başka spora geçebilirsin” dedi.
KARİYERİNİ NOKTALADIKTAN SONRA HEDEFİN VAR MI? YENİLERİ YETİŞTİRMEK GİBİ MESELA...
- Atletizm okulu, spor okulu gibi bir şeyler yapmaya çalışacağım. O da tabii ki spordan sonra... Öyle bir planım var. Kolay bir şey değil... Güzel bir şey yapmak istiyorum. Onun için biraz çalışmak lazım. Burası da aynı spor gibi. Büyük bir şeyler yaparsın, çok çalışırsın güzel olur.
OBJEKTİF SÖYLEMEK GEREKİRSE TÜRKİYE’DE ATLETİZM NEREDE? DAHA GİDECEĞİ NE KADAR YOL VAR?
- Şu anda bizde o kadar yetenekli çocuklar var ki... 10-13 yaştakileri alsak, 12-14 sene sonra onların içinden kesin olimpiyat şampiyonları çıkar.
Nerede bağlantı kopuyor? 12 yaşındaki bir çocuğu alıyorsun, hazırlama döneminde sıkıntı oluyor herhalde... - Bu yatırımla, sponsorla alakalı bir şey. Mesela benim bir çocuğum oluyor, onu atletizme veriyorum. Nasıl destekliyorlar, nasıl bir geleceği var, nasıl bir antrenörlük sistemi var onlara bakıyorum. Tabii futbola baksam daha cazip. Bir sürü kulüp var, antrenörler var, okullar var, her yerde saha var bir sürü şey... Bunları görünce, futbola mı vereyim çocuğumu, atletizme mi? Atletizm için örneğin İstanbul’da birçok saha var. Ama diğer illerde var mı? Var da, çok az. Ama futbol okulu deseniz her ilçede 10-15 tane var. Biz ne kadar çok okullar yaparsak, ne kadar çok saha olursa, o kadar çok derece çıkar. Altyapı çok önemli. Eskiden herkes futbola yönelirdi, şimdi çeşitlendi.
ATLETİZM YAPMAK İSTEYEN GENÇLERE MESAJIN NEDİR?
- Atletizm ana spor olduğu için herkesin bunu denemesi ve yapması gerekiyor. Norveç gibi bir ülkeyi söyleyeyim, onlarda çocuklukta atletizm zorunlu. Ondan sonra da başka spora geçebilirsin. Çünkü atletizm bütün sporlarda var. Bununla başlıyor yeteneklerine göre çıkıyor. Temel eğitim gibi bunu kullanmamız gerekiyor. Ondan sonra da sen direkt yetenekli çocuğu görürsün.