İnanın çok üzüldüm. Biz futbolu takım ayırmadan hep bir aile olarak düşündük. Bütün dünya koronavirüsüyle uğraşırken, devlet büyüklerimiz Türkiye’nin en az zararla bu salgından kurtulması için savaş verirken, Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in açıklamaları neden öteki kulüpler tarafından destek görmedi?
Bırakın destek görmeyi, Başkan Mustafa Cengiz olsun, Terim olsun, Muslera olsun acımasızca eleştirildi. Böyle mi olmalıydı? Fatih Terim o açıklamaları sadece Galatasaray için yapmadı bütün kulüpler adına gerçekleştirdi.
Halbuki beklerdim ki geçen hafta Kulüpler Birliği acil bir toplantı yapsın, maçların ertelenmesi adına federasyona görüş bildirsin. Maalesef hayal kırıklığına uğradım.
Şu yaşadığımız ortamda şampiyonluğa oynayan takımların kazanıp ya da kaybetmesi çok mu önemli?
Çok değil 15 gün sonra başımıza neler geleceğini kim bilebilir. Televizyon başında maç seyredenler geçen hafta zevk aldı mı, heyecan duydu mu?
Doğrusu yapıldı
İnanın çok yazık oldu. Keşke bunları yaşamasaydık. Sosyal medyada herkes birbirini linç ediyor. Tam bir bölünmüşlük yaşıyoruz.
Bu şartlar altında zaten hiç kimsenin futbolu düşünecek ortamı yokken maçlar oynanabilir mi?
Pazar akşamı yapılan derbiyi keşke seyretme imkanı olanlar yerinde izleseydi. Maça gelmeden oradaki stresi, huzursuzluğu, paniği yaşamadan televizyonlarda yorum yapmak çok kolay bir iş. Tabii ki futbolu yönetenlerin aldığı karara itiraz etme yetkisi yok. Ama bu ortamda stattaki basın mensubu arkadaşlarımız, güvenlikçiler ve aklınıza kim gelirse çok büyük stres yaşadı.
Sonuçta çok güvendiğimiz Gençlik ve Spor Bakanımız Mehmet Muharrem Kasapoğlu, futbol, basketbol ve voleybol federasyonu başkanlarını topladı ve görüşlerini alarak maçları erteledi. Doğrusu da buydu. Sporcuları ve spor camiasını stresten kurtardı.
Muslera adam gibi adamdır
Tabii ki herkesin birbirini eleştirme hakkı var. Ama hakaret etme, kin kusma hakkı yoktur. Muslera bir açıklama yaptıysa bunu futbolcular adına yaptı, tribünlere oynamadı. Delikanlıca konuştu. Ben isterdim ki bütün takımlardaki oyuncular bu konu hakkında görüş bildirsin.
Bu hakaret edilen, linç edilen Muslera geçen ayki kulüpten aldığı maaşı 300 bin euroyu Mehmetçik Vakfı’na bağışladı. Ben merak ediyorum, Uruguaylı oyuncuyu hainlikle suçlayan, yerden yere vuran, her türlü hakareti eden acımasız insanlar, onun yaptığının çeyreğini yapabildiler mi?
Bakın herkes tribünlere oynuyor, birilerine şirin görünmeye uğraşıyor. Bu çok yanlış bir davranış. Yaşadığımız kötü günlerde herkesin birbirine ihtiyacı var. Türkiye’de herkes bir bütün olduğu zaman ülkemize huzur gelir. Koronavirüsü dahil, hiçbir şey bize zarar veremez. Ama maalesef bunun bilincinde olmayan o kadar çok kişi varki hem kendilerini rezil ediyorlar hem de canım Türkiyeme zarar veriyorlar. Ne söyleyeyim başka, yazıklar olsun...
UEFA yetkililerini alkışlıyorum
Futbol bütün dünyanın takip ettiği vazgeçilmez bir unsur. Milyar dolarlar dönüyor. Bu branştan milyonlarca kişi ekmek yiyor. UEFA, hepsini bir kenara koydu ve önce haziranda başlayacak Avrupa Şampiyonası’nı bir sene erteledi. UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi’ni de geçici bir süre öteledi. Buna da yapılan toplatıda hiç kimse itiraz etmedi.
Fakat ülkelerin UEFA’dan istedikleri tek bir şey vardı. Maçlar ne zaman istenirse oynansın ama bu karşılaşmalar seyircisiz yapılmasın. UEFA bunu da kabul etti. Hepsini bu karardan dolayı alkışlıyorum. Her zaman söylediğim gibi yine söylüyorum. Seyircisiz maç oynamak, seyretmek herkes için ızdırap. Taraftarsız müsabakaların ne heyecanı ne de maddi olarak bir getirisi var. Bütün dünyada seyircisiz maç oynanmamalı.