52 bin taraftar Galatasaray NEF Stadı’nı gerçekten maça çok iyi hazırlanmış. Tribünler bayram yeri gibiydi. Müthiş tezahürat, baskı, her şey vardı.
Sarı-kırmızılı futbolcular karşılaşmaya da iyi başladı. Kerem ile golü buldu, Feghouli’nin gollük şutunu Berke çıkardı. 20. dakikadan sonra Fenerbahçe orta sahada dengeyi sağladı. Hatta oyunun kontrolünü de eline geçirdi.
Galatasaray ikinci bölgede top tutamadı, final paslarının hiçbiri yerini bulmadı. Daha sonra sahneye Mesut çıktı. Santradan aldığı topu götürdü ve beraberlik golünü attı. Burada Galatasaray’ın stoperlerine, “Siz ne iş yaparsınız?” diye sormak lazım.
Skora denge geldikten sonra derbinin 60. dakikasına kadar oyun ortada geçti. Daha sonra Cicaldau’nun müthiş iki şutundan birine Berke yine geçit vermedi. Aanholt’un gollük pasında Kim Min Jae son anda dokundu ve golü önledi. Son 30 dakikada galibiyeti daha çok isteyen Galatasaray’dı. Fenerbahçe’nin kalesine daha çok gitti. Yerini bulmayan paslar, gereksiz top kayıpları bir türlü golü bulamadı.
Fatih Terim’in Diagne ve Taylan’ı oyuna alması üstünlüğü yine sarı-kırmızılılara geçiren etkendi. Diagne gol yollarında etkili bir santrfor... Golünü de attı, fakat rakibe faul yaptığı gerekçesiyle geçersiz sayıldı.
Evet, herkes Galatasaray’dan daha baskılı, gol yollarında daha etkili bir futbol bekliyordu. Benim anlayamadığım, neden sarı-kırmızılılar çift santrfor ile oynayıp bu fırsatı kullanmıyor. Kendi kendime düşünüyorum, Feghouli ve Morutan’dan birinin yerine Mustafa Muhammed ya da Diagne oynasaydı acaba Galatasaray daha mı rahat skor bulurdu? Tabii Fatih Terim bunların hesabını bizden daha iyi yapıyordur.
Ama ne oldu o muhteşem taraftara... Kafası önünde stattan ayrılmak zorunda kaldılar. Halbuki herkes maçı Galatasaray’ın bu kadroyla rahat kazanabileceğini düşünüyordu. Maalesef bir türlü olmuyor. Futbolcular, o coşkulu, baskıyı, rakibe presi sahaya koyamıyorlar. Hele bazı maçlarda resmen yürüyerek oynuyorlar.
Bundan sonra ne olacak? Zirve mücadelesinden daha çok uzaklaşacaklar. Sonuçta gerçekten Galatasaray adına üzüntülü bir gece oldu.
Maçın hakemi Halil Umut Meler, iyi başladı ama daha sonra kontrolü kaçırdı. Kötü kararlar verdi.