Osman Şenher

Osman Şenher

osenher@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu kadar karışık ve bölünmüş ortamda kim başkan seçilirse seçilsin ne yapabilir? Daha kongre olmamış, gelecek başkana ömür biçiliyor! Kimisi 6 ay, kimisi 8 ay sonra bir daha seçim olur diyor.
Eşref Hamamcıoğlu’na da, Metin Öztürk’e de teşekkür etmek gerekir. Böyle bir ortamda kendilerini feda edercesine başkan adayı oldular. Artık öyle bir noktaya geldik ki, Galatasaray’ın menfaati için camiadan hiç kimse bundan sonra taşın altına elini sokmaz. Hani o divan heyetindeki atıp tutanlar? Burak Elmas’ın istifa etmesini isteyenler? Hadi çıkın ortaya, yardımcı olun Hamamcıoğlu’na, Öztürk’e! Ama çıkmazsınız, bunu gayet iyi biliyorum. Sizin vazifeniz başkanları yıpratmak, itibarsızlaştırmak. Seçilecek başkan hangi teknik direktörü getirirse getirsin camianın ve taraftarın yarısı tarafından kabul görmeyecek. Şimdiden bunu görüyorum. 
Nuri Şahin’in ismi geçiyor, genç hoca linç ediliyor. Okan Buruk da aynı şekilde linç ediliyor. Daha ortada transfer falan yok. Ben bunların bilinçli olarak yapıldığını düşünüyorum. Ama hiç kimse farkında değil, kısa zamanda 500 milyon lira para ödenecek. 
Bu rakamı telaffuz ederken bile strese giriyorum. Yeni teknik direktör gelecek. En az altı futbolcu transfer edilecek. Bunlar olmayan parayla yapılacak. Başkana hakaret edilecek. Hangi futbolcuyu alırsa alsın, hangi teknik adamı getirirse getirsin, linç kampanyası devam edecek. Hele ağustosta sezon açılacak, takım oturuncaya kadar 1-2 maç kötü netice alırsa eyvahlar olsun. 
Bu şartlar altında başarı yakalamak kolay mı? Yeni başkanın bir tek kurtuluşu var; kulaklarını tıkayacak, kim ne eleştiri yaparsa yapsın, hiçbirini duymayacak. Kendi inandığı, bildiği yoldan taviz vermeyecek. Başarılı olur veya olmaz orasını bilemiyorum. Ama böyle yaparsa hiç olmazsa sağlığını kaybetmeyecek. 
Biz bu eleştiriler yüzünden Özhan Canaydın ve Mustafa Cengiz gibi iki tane insanı kaybettik. Bu başkanların duruşu, söylemleri gerçekten çok farklıydı. Dilerim gelecek başkan da bu yolda yürür. Burada Galatasaray’ın menfaati her şeyin üstündedir. 
Bu böyle biline. Yapılacak hamleler genel kurulun, taraftarların hepsini memnun edemez. Böyle bir dünya da yok zaten. 
Herkes birlik olup kulübüne, başkanına sahip çıkmalı. Bilip bilmeden çığırtkanlık yapanlar kesinlikle dışlanmalı. Hayırlısı olsun, başka söyleyecek lafım yok. Gelecek başkan ve yönetimin de Allah yardımcısı olsun.

MHK ne yapmak istiyor?

TFF’de her zaman sıkıntılar olmuştur. Ama ben böylesini ilk defa gördüm. TFF Başkanı Nihat Özdemir’in altı oyuluyor. İş öyle bir noktaya geliyor ki; koca Özdemir istifa ediyor. Bunun da en büyük sebebi MHK Başkanı. Kaç gündür Cüneyt Çakır’la ilgili söylemlerde bulunuyor. Bu olaylar öyle bir noktaya geldi ki Çakır ile fotoğraf çektirenler, Riva’daki büstünün yanında poz verenler şimdi deneyimli hakemi itibarsızlaştırmak için her şeyi yapıyorlar. 
Konu zaten çok büyüdü, herkes rahatsız ve kimsenin elinden bir şey gelmiyor. Çok sevdiğim, inandığım Spor Bakanımız Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun bu yaşananlara soruşturma açması gerektiğine inanıyorum. MHK Başkanı’na soruyorum; şaibeli dediğiniz hakemlerle bu ligin yarısını tamamladınız. UEFA veya FIFA, Süper Lig’i tescil etmezse ne olacak? MHK Başkanı’na ikinci sorum; 13 hakem kötü, onları bir kenara ayırıyorum. Galatasaray’ın oynadığı son üç maçın VAR hakemi Volkan Bayarslan… 
Peki bu etik mi? Doğru bir atama tarzı mı? Her neyse ben bu kargaşanın, kimin başı yanarsa yansın bir an önce bitmesinden yanayım.

Efsaneler böyle miydi?

Can Bartu’nun, Lefter Küçükandonyadis’in, Selim Soydan’ın, Şeref Has’ın ve Ercan Aktuna’nın yeri kalbimin içindedir. Bütün takımların taraftarları bu insanlara hep saygı duymuş, sevgi göstermiştir. Pazar günü oynanan derbide Mert Hakan’ın yaptıklarına bakıyorum da; iyi futbol oynamasına ve takımı da kazanmasına rağmen kontrolsüz ve seviyesiz hareketleriyle olumsuz anlamda maçın adamı oldu. Mert Hakan bundan sonra ne kadar iyi oynarsa oynasın, Fenerbahçe’nin efsanesi olamayacaktır. Bu çocuğun kendisini toparlaması lazım, birileri ona akıl versin. Yaptığının yanlış olduğunu anlatsın.