Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın beğendiğimiz çok özelliği var, eleştirdiğimiz tarafları da... Tam 18 senedir ne yaptıysa kulübünün iyiliği için yaptı...
18 yıl başkanlık yapan birisi o kulübün lideridir. Takım kötü olabilir. Başkan hatalar yapabilir. Ama burada önemli olan Fenerbahçe... Şu anda Yıldırım’ı tehdit eden mi, istifasını isteyen mi ararsınız, herkes eteğindeki taşları dökmeye çalışıyor. Ama şu unutulmamalı. Yapı olarak Aziz Yıldırım kesinlikle tehditlere boyun eğmez ve hesabını sorar.
İkincisi taraftarlar... Kulüp, yalan dolan belgelerle kumpasa getirilirken Aziz Yıldırım kim için hapse girdi? Yıldırım ve taraftarlar bu kadar direnç göstermeseydi bugün hükümeti yıkmaya çalışanlar Fenerbahçe’yi ortada bırakır mıydı?
Evet, kulübe çok büyük yara açtılar. Ve daha hâlâ o yaralar sarılmaya uğraşılıyor. Bugün futboldaki başarısızlığın birinci sebebi budur. Bazı taraftarlar kampanya yapıyorlar, ‘Maçlara gitmeyelim. Takım boş tribünlere oynasın ve Aziz Yıldırım gitmek zorunda kalsın’ diyorlar.
Böyle bir şey olamaz. O büyük taraftara da bunlar hiç yakışmaz. Burada zarar gören Fenerbahçe. Bu yaraları önce iyileştirecek olan da taraftardır. Ali Koç, hepimizin saygı duyduğu, Türkiye’nin en büyük iş adamlarından biri. Fenerbahçe’ye başkan adayı olması da kulübü yüceltir. Ama her şeyin raconu var. Koç’un adaylığını fırsat bilip, Yıldırım’ı tehdit ederek ve maçlara gitmeyerek onu istifaya zorlamak olmayacak bir iş.
Bilen bilir, Başkan bir Allah’tan korkar bir de devletinden çekinir. Bunun haricinde kim olursa olsun göğüs göğüse mücadele eder. Bu şekilde Aziz başkanı gönderecek bir güç yok...
Riekerink’i rahat bırakın
Galatasaray’da her zaman tartışılacak bir şeyler olur. Uzun süre Başkan Dursun Özbek eleştirildi. Sonunda camianın kahramanı oldu, savaşı kazandı.
Şimdi sıra Riekerink’te... Hollandalı hoca eğri bastı, düz bastı, yan baktı diye devamlı eleştiriliyor. Puan cetveline bakın Riekerink’e gelene kadar o kadar çok eleştirilecek hoca var. Son olarak ‘Neden Yasin’i kadro dışı bıraktı’ diye eleştiriliyor. Bir cümle ile fikrimi söyleyeyim; takımı gol attığı zaman o kulübede sevinmeyen hangi futbolcu olursa olsun o formayı giymemeli. Herhalde bu kadarı yeter.
Riekerink doğruları arıyor. Henüz bulamadı. Galatasaray ekstra bir takım değil. Yıllardır kupalar kazansa da futbolcu standardı yok. Adam bunun sıkıntısını yaşıyor. Memleketi Hollanda’ya gitmiyor, gezmeye gitmiyor. Florya’da yatıp kalkıyor. Altyapıya da bakıyor. Daha ne yapacak! Kendisini Galatasaray’a adamış, hatalar da yapsa doğruyu bulmak için uğraşıyor.
Adanaspor maçında, ‘Neden Podolski’yi çıkarmak varken Yasin’i çıkarmış’ deniliyor. Bir sürü hoca ile konuştum. Adeta anket yaptım. Hepsi, ‘Podolski kötü olabilir. Ama uzatmalarda da olsa önüne gelen topa vurur ve golü atar. Riekerink onu oyundan almamakla doğru yapmış’ diyor. Neden saygı duymuyoruz hocaya? Acımasızca eleştirenler ondan daha mı iyi biliyorlar futbolu?
Denizli olmak kolay değil
Her fırsatta söylüyorum, ‘Mustafa Denizli’nin futbol bilgisine hayranım’ diye. Haftada 1-2 gün Akmerkez Tunç Elektronik’in sahibi olan ortak arkadışımız Turan Babataş ile beraber hocayla bir araya gelip, sohbet etmeye çalışıyoruz. İnanın hayatımın en güzel dakikalarını hocanın yanında ve üç yaşındaki torunum Kerem’in yanında geçiriyorum.
İzlanda ikinci liginde bir takımın sağ açığı, Finlandiya’da bir takımın orta sahasındaki futbolcu... Dünya futbolunu bu kadar takip eden bir insan daha görmedim. Turan ile ağzımız açık hocayı dinliyoruz. Bu kadar dolu, bu kadar kültürlü bir insanla beraber olduğum için o kadar keyif alıyorum anlatamam.
Yola çıkıyoruz, 100 metre yürüyoruz. Herkes önümüzü kesiyor. Bunun içinde Trabzonlu, Beşiktaşlı, Galatasaraylı, Fenerbahçeli de var, İran’dan gelen de...
Özellikle bir kişinin tesirinde çok kaldım. Hactan yeni gelmiş bir dede, taksiyle geçiyordu, durdurdu ve hoca ile fotoğraf çektirdi. Hiç kimseyi kırmamaya çalışıyor. Hep söylüyorum futbolumuzda insan kalitesi yükselmeli. Faal futbolcular, antrenörler Denizli’ye danışıyorlar. Ben de böyle dolu bir insanın Türk futboluna daha çok katkı yapması gerektiğini düşünüyorum...