11.12.2022 - 17:40 | Son Güncellenme:
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Antalya kampında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Buruk, takımının ligdeki performansı, oyuncular ve kamptaki son durum gibi birçok konu hakkında bilgiler verdi. Buruk, genç oyuncularından memnun olduğunu belirterek, "Sakatlıklar, milli takım serüveni ve hastalıklar oldu. Bu süreçte birçok genç oyuncuyu kampa getirdik. Hepsinden çok memnunuz. Sakatlıklar olmasa da oynatacaktık ama akademide bulunan oyuncularımız ne kadar çok süre alırsa bizim için o kadar sevindirici olur. Geleceğimiz sağlam, genç oyunculardan bir tane ilk 11 çıkabilir" ifadelerini kullandı.
"Geçen sezondan çok az oyuncu var"
Takımının ligdeki durumu hakkında açıklamalarda bulunan Buruk, fikstür zor olduğunu ifade ederek, "Yeni bir takımız ve geç oluştuk. Yönetimin gelişi, benim başlamam ayrıca oyuncuların gelişi geç oldu. Transferin son günü 5 transfer yaptık ama kafamızda hep kazanmak vardı. En üstte olabilmek önemliydi. Fikstür olarak da bizim için zordu. 8 deplasman, 5 iç saha maçı oynadık. İkinci yarı bizim için avantaj olacak. Puan olarak daha yükseğini alabilirdik ama araya başa baş girmemiz bizim için önemliydi. İlk 11'i, giren ve çıkanları, rotasyonları oturttuk. Geçen seneden elimizde bir kadro yok. Fenerbahçe'nin bir kadrosu vardı ve üzerine koydu. Trabzonspor bir değişime girdi. Biz yeni bir kadro oluşturduk. İlk 11'e baktığımızda geçen sezondan çok az oyuncu var. Bazı maçlarda bölüm bölüm iyi oynadık ama Başakşehir maçında skordan bağımsız olarak daha uzun süre iyi performans gösterdik. Skorun yanında oyunun hiçbir dakikasında önde baskıdan, pozisyona girmekten vazgeçmedik. Maçın sonuna kadar dinamizmimiz, hırsımız ve isteğimiz vardı. Alanyaspor maçında da 10 kişi kalana kadar iyiydik. Beşiktaş maçında 2-1'den sonra oyunu domine ettik. Kontrol ettiğimiz oyunu devam ettirmemiz gerekiyor. Şimdi ara oldu, oyuncular milli takımlara gitti, sakatlıklar oldu ama bıraktığımız yerdeki performansı en kısa zamanda yakalamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"Icardi konusunda her şey benim kontrolümde"
Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin sürekli gündeme geldiğini söyleyen Okan Buruk, "Her şey benim kontrolümde gelişiyor. Kontrolümün dışında olan bir şey yok. Sonuçta elimizde robotlar yok. Hepsinden aynı şeyi bekleyemeyiz. Önemli olan oyuncuları aramızda ve canlı tutmak. Bazısının özel hayatıyla ilgili, bazısının psikolojik problemi oluyor. Hepsini kabul edip, onlara doğru bir şekilde yaklaşarak, onları takımın içinde tutmamız gerekiyor. İsim olarak en yüksek kariyere sahip oyuncular bizde. Hepsi iyi karakterler ve şanslı olduğum nokta bu. Icardi’de çok çalışkan bir oyuncu. Sakatlanmadan önce 5 gün çok iyi çalıştı. Bir topuk pası verirken arka adalede sorun oluştu. Karakter olarak arkadaşlarıyla iyi. Bazen dışarıdan oyuncular yanlış değerlendirilebiliyor. Takımı sahiplendi, seyirci ile çok yakın. Icardi buraya çok çabuk alıştı ama sakatlık yaşadı. Neden burada tedavi olmadığı konuşuluyor. Dünyada bu var, bazı oyuncular sakatlandığında istediği yerde tedavi olmayı kontratlarına yazıyor. Her şey bizim kontrolümüzde. Bizim için önemli olan oyuncunun iyi dönmesi" dedi.
"Dembele bütün kulüpler için iyi bir opsiyon ama devre arası almak zor"
Okan Buruk, Olimpik Lyon'da forma giyen Dembele’nin bütün kulüpler için iyi bir opsiyon olduğunu dile getirerek, "Takımında uzun süreler almadı. Sezon sonunda da sözleşmesi bitiyor. Bütün kulüpler için iyi bir opsiyon ama devre arası almak zor. Bizim için kadro mühendisliği de önemli. Takım içinde değişik tipte oyunculara ihtiyaç var. Transferin başlamasına daha yaklaşık 1 ay var. Bu sürede ne olacağını bilmiyoruz. Bütün mevkilerle ilgili her şey olabilir. Bir liste yapıyoruz ama şu anda aksiyon aldığımız bir şey yok. Her bölgeye hazırlık yapıyoruz. İkinci yarı çok daha yoğun ve çekişmeli geçecek. Rakiplerimizin kadrosunda zenginliğin olduğunu görüyoruz. Bizim de ilk 11'den bir oyuncu olmadığında yedek kulübesinden hiç soru işareti olmadan, düşünmeden bir oyuncu seçmemiz gerekiyor. Elimizde de geniş bir kadro var. Kullanamadığım birçok oyuncu var. Bu dönem ve hazırlık maçları bizim için ölçü olacak. Sol bekte Türk oyuncularla devam etmeyi düşünüyoruz. Çok geniş bir kadromuz var. Kalecilerle 33 kişilik bir kadromuz vardı. Hiç oyuncu almasak da şampiyonluğa yetecek kadromuz var. Ancak imkân olursa kadroyu güçlendirme adına düşünebiliriz. Her şey önümüzdeki ay belli olacak" açıklamasında bulundu.
"Fenerbahçe’yi ezberliyoruz"
Fenerbahçe derbisine hazırlandıklarını belirten sarı-kırmızılıların teknik direktörü, "Fenerbahçeli futbolcular ve ekip bizi ezberliyor, biz de onları ezberliyoruz. Rakiplerinizin de puan kaybetmesini bekliyorsunuz. Rakibimizin ne oynadığını görebiliyoruz. Fenerbahçe'de çok değişiklik göstermiyor. Bir tane oyunu var ve onu oynuyor. Bizim de oynadığımız bir futbol var. İki takım da birbirini tanıyacak. Benim tavrım kadro istikrarından yana. İyi olan 11'in devam etmesini istiyorum. Her maç önemli ama rakibinizle oynadığınızda daha da önemli oluyor. Fenerbahçe - Galatasaray derbisini herkes bekliyor. Umarım güzel ve kaliteli maç olur. Her maçı kazanmak istiyoruz. Yaklaşık 1 ay kaldı" diyerek sözlerini tamamladı.
"Mata ve Mertens, yaş ve karakter olarak çok iyi futbolcular"
Okan Buruk, "Oyuncularla ilgili bilgileri almıştık. Çalıştığımız Avrupalı bir şirket var. Karakter analiziyle ilgili raporlar aldık. Hem ben hem ekibimdekiler hem de kulübümüz çok çabuk birilerine ulaşabiliyoruz. Geçen seneki PSG ekibine ulaşıp, Icardi'nin artı ve eksisini sorabiliyoruz. Mata ve Mertens, yaş ve karakter olarak hem çok iyi futbolcular hem de ağabeyler. Stadımızdan, seyircimizden, dışarıdaki coşkudan, futbol sevgisinden çok etkileniyorlar. Bu sahiplenmede etkili oluyor" açıklamasında bulundu.
"Portekizli futbolcu Cristiano Ronaldo gibi bir ağabey ister misiniz?" sorusuna da yanıt veren Buruk, "Ne kadar iyi oyuncu olursa hocalar ister. Hocaların istemesi bitmez" ifadelerini kullandı.
"Memnun kalmadığım maç Kayserispor"
Spor Toto Süper Lig'de memnun kalmadığı maçın Kayserispor mücadelesi olduğunu aktaran Okan Buruk, "Galibiyeti de mağlubiyeti de kendime yazmıyorum. Bu bir ekip işi. Oynattığımız futbolcular da çok iyi. Daha iyisini yapmamız lazım. 'Bütün sorumluluğu ben aldım. Oyuncunun sorumluluğu yok.' diyemezsiniz. Oyuncunun da sorumluluğu var. Oyuncularla ortak bir performans sergiliyoruz. Ben onları seçiyorum, çalıştırıyorum ve hazırlıyorum. Oyuncu da en iyi performansını vermek zorunda. Onu hazırlayan, sahaya koyan, sahada değişiklikleri yapan kişi ben ve ekibim. Kayserispor maçında istediğimiz oyun ortaya çıkmadı. Şanssız da bir maçtı. Maçın başında penaltı pozisyonu da vardı. Memnun kalmadığım, oyun olarak en kötü olduğumu karşılaşma Kayserispor maçıydı. Oyuncular kondisyonunu son haftalara doğru bulduğu için daha baskılı ve dominant oyun iyi bir şekilde ortaya çıktı. Son haftalarda önde baskımızı net bir şekilde yaptık" şeklinde konuştu.
"Şu anda net görüştüğümüz kimse yok"
Tüm maçları takip ettirdiklerini belirten Okan Buruk, "Şu anda net görüştüğümüz kimse yok. Onur ile ilgili haber çıkıyor ama bizim şu anda iki iyi sağ bekimiz var. Uğur ile de bir girişimimiz olmadı. Kerem'e, Yunus'a ve elimizdeki Türk oyunculara çok güveniyoruz. Kerem ve Yunus geçen sezon iyi işler oynadı. İyi oyunlarıyla Galatasaray formasını hak ettiler. Her oyuncudan beklentimiz var. Çünkü kaliteleri çok yüksek. Zaman zaman bu performansı sergilediler, zaman zaman olmadı. Maçların iki oyuncu üzerinden değerlendirilmesine katılmıyorum. Bu bir takım oyunu. Takım iyi oldukça oyuncuların performansı da artar. Son maçta Kerem'in performansının artma nedeni yanındaki oyuncuların da iyi oynaması. Türk oyuncularıma çok güveniyorum. Bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Milli takımda da bazı mevkilerde oyuncu bulamıyorsunuz. Mesela sol bekte son olarak Ferdi geldi. O da 10 numaradan sol beke evrildi. Genel olarak ülke futbolunda bazı sıkıntılar var. Sol bek sıkıntılardan biri ama Kazımcan genç bir oyuncu. İleride daha iyi şeyler yapacak. Tüm oyuncuları seyrediyoruz. Belki ocak ayında bir tasarrufumuz olur. Rıdvan, Halil ve Deniz iyi oyuncu. Hepsini değerlendiriyoruz. Ocak ayında daha net bir şekilde ortaya çıkabilir ama şu anda bir görüşmemiz olmadı" dedi.
"Burada kalıp savaştım"
Takımla yolları ayrılan Emre Kılınç ve Emre Akbaba hakkında da konuşan Buruk, "Sezon başında Emre Kılınç 3 kez gitmek istediğini söyledi. Son geldiğinde izin verdik. Emre Akbaba da aynı şekilde gitmek istedi. Oynamak istememeyi anlıyorum, saygı gösteriyorum. Ben de oynamıyordum ama Galatasaray'da kaldım. 1996'da ayağım kırıldıktan sonra oynamadığım çok zaman oldu. Orada hiç gitmeyi, başka bir yerde oynamayı düşünmedim. Burada kalıp savaştım. Galatasaray'da oynamak çok önemli ve değerli. Gidip başka takımda ilk 11 oynayacağı zaman daha fazla mutlu olacağını düşünene de bir şey diyemiyorsun" ifadelerini kullandı.
"Bir arkadaşım, 'Tam hoca kovduracak fikstür' dedi"
İmzayı attığı ilk günden itibaren 'Şampiyon olacağız. Hedefimiz şampiyonluk' dediğini hatırlatan Buruk, "Çünkü Galatasaray'ın başka hedefi olamaz. İlk başladığımızda az sayıda futbolcuyla antrenmanlara başladık. Kampa az oyuncuyla gittik. Takımı oluşturmak uzun bir süre aldık. Zor bir fikstür çektik. Açıklanan fikstür 14. haftaya kadar zordu. Bir arkadaşım, 'Tam hoca kovduracak fikstür.' dedi. Hocaların hep korkular var. Bazen şampiyon oluyorsunuz ama ertesi sezon bırakıyorsunuz. Son senelerde bende ve Sergen hocada oldu. Son üç şampiyonun iki hocası bir sonraki sezon ayrıldı. Futbolda hiç dün yok. Her zaman bugün ve yarın var" dedi.
"Ali Yiğit'in sağlık durumu iyi"
Oğlu Ali Yiğit Buruk ile ilgili olarak da konuşan Buruk, "İki mağlubiyetimiz var. O da onun olmadığı maçlarda. Okulu devam ettiği için burada yok. Sağlığı iyi. Her şey yolunda. Kontrollerimiz devam ediyor. O da burada olmayı çok istiyordu. Burası ona da moral oluyor. Futbolu ve oyuncuları çok iyi biliyor. Bazen bize bir şeyler söylüyor. Mertens'i ilk o bana önermişti" ifadelerine yer verdi.
"Asıl sorun yüksek para alıp takıma katkı sağlamayan oyuncuda"
Buruk, takımlardaki gelir dengesizliğine ilişkin, "Yurt dışından gelen oyuncuya eski takımında kazandığını vermek zorundasınız. Elindeki Türk oyuncunun da yaptığı sözleşmedeki ücret zaman içinde değer kaybediyor. Bunda iyileştirmeler oluyor. Mutsuzluklar zaman zaman olabiliyor ama kulüpler de bütçelerini böyle dengeleyebiliyor. Herkes takımdaki tüm oyuncuların aynı parayı kazanmasını ister ama bu tür farklılıklar oluyor. Bence ana sorun yüksek para alıp takıma katkı sağlamayan oyuncuda. Yüksek para alıp katkı sağlayan oyuncuda hiçbir problem yok. O zaman diğer oyuncular da onu kabul ediyor. İyi maaş alıp takıma katkı vermeyen oyuncu olursa takımın dengesi gidiyor" şeklinde konuştu.