Basketbol liginde bu sene tam tabiri ile kazan kaynıyor. Yılların Efes Pilsen’i 5 .lik basamağında, büyük yatırımlar yapıp lige büyük umutlar ile giren Telekom 10 .sırada. Sadece bu 2 örnek bile dünya şampiyonasında yaşanılan 2.likten sonra işlerin hiçte eskisi gibi olmadığını gösteriyor. Fenerbahçe hepinizin tahmin ettiği gibi Karşıyaka yenilgisine rağmen birinciliğini koruyor. Bu sene zarfında takıma katılan Lavrinoviç , Thomas, gibi deneyimli oyuncuların yanı sıra özellikle arka alanda bir çok yetkin kısa oyuncunun yer alması Coach Spahija’nın elini güçlendiriyor.
Fenerbahçe tipik bir fastbreak takımı. Özellikle Kinsey, Ukiç ve Ömer gibi hızlı ve çabuk pas dağıtabilen oyuncularının olması ligimizin bir çok takımına ters gelebiliyor. Üstelik bu pasları zamanında skora dönüştürebilen oldukça iyi dış atıcılara sahipler.
Fenerbahçe ligin liderliği için en kuvvetli aday olarak gözüküyor. Efes Pilsen ise geçmiş yıllara oranla kadrosunu büyük ölçüde değiştirdi. Perasoviç; Dudley, Cenk, Ender gibi oyuncuları çoğu maçta ya hiç kullanmıyor ya da çok az süreler ile kullanıyor. Böyle olunca da Efes Pilsen rotasyonu sıkışıyor. Bu da Efes Pilsen in özellikle zorlu maçlarında skorun aleyhlerine dönmesine neden oluyor. Coach Perasoviç’e acilen bu ligin analitiği anlatılmalı. Telekom ise Faruk Akagün'e sabretmeliydi. Aslında deneyimli oach’un istifasından sonra alınan galibiyetler de şaşırtıcı. Bu esnada takımın kimyası ile de oynanmadığına göre insanın aklına tipik coach-oyuncu ilişkileri geliyor.
Bu sene ligin eskilerinden Karşıyaka’nın ise geçmiş yıllarda genç oyunculara verdiği şansların semeresini aldığını görüyoruz. Genç Furkan çember altında 2 kişilik oynuyor. Geçen senenin istikrarlı kısalarından Holston, Ncaa'lerin flaş ismi Osiris Eldridge ile çok iyi uyum sağlamış. Andre Smith’in de sakatlıktan sonra tekrar aralarına dönmeleri ile Karşıyaka ligin set hücumundan çok hızlı hücumlara prim veren 2 .takımı olmaya aday. Bu senenin beklenmedik sonuçlar ile karşılaşan takımı ise Beşiktaş. Belli ki uyum sorunu yaşıyorlar. Chatman geçen seneden bildiğimiz gibi.
Potayı gördüğünde topu çemberden geçirmesi an meselesi. Oldukça skorer ve gayretli. Arka alanda Liklolitov ise A.J ogulvy birbirlerini iyi tamamlıyorlar. Cevher içerden dışarıdan oynayabilen çok yönlü bir oyuncu. Üstelik bir dünya starı olan Iverson da takıma monte edildi. Peki öyleyse bu başarısız sonuçlar neden? Çünkü bu takım paslaşmayı gerçekten bilmiyor. Zaman zaman Haluk Yıldırım'ıin saha içindeki tecrübesini arıyorlar. Çoğu zaman topu karşı sahaya geçirdikleri anda bile top kayıpları yapabiliyorlar. İyi niyetli ancak deneyimsizler. Belki de takim idmanlarında yardımlaşmaya ve paslaşmaya daha çok eğilmeliler.
Bu senenin flaş takımı ise Olin Edirne. Litvanyalılar çok formda, Smardjiski ise belki de gözü kapalı ligin ilk 5 takımında rahatlikla forma giyebilir. Türk oyuncular da yabancılar ile birbirlerine iyi ısınmış. Böyle giderlerse ligin en korkulan takımlarından biri olmaya devam ederler. Ayrica 5.sırada bulunan Antalya Büyükşehir de gerçekten sürpriz sonuçlar alıyor. Muratcan Güler’in önderliginde Polat’ın skora katkısı ve yabancı oyuncularının iyi çıkması ile ligin bir çok takımı ile başa baş oynuyorlar. Bence bu gidişle Avrupa kupalarında seneye onları görebiliriz.
Bu dünya şampiyonası bizlere birçok şey öğretti. Çalişırsan ve ''doğru zamanda doğru yerde iyi niyetli oyuncuları kadronda toplarsan ''maçın son saniyesine kadar kazanma şansın mutlaka vardır. Ligimizdeki takımlar da sanırım bu dersi iyi almışlar.