04.11.2024 - 07:02 | Son Güncellenme:
Süper Lig'in 11'inci haftasında Fenerbahçe, Trabzonspor'u 90+12'nci dakikada bulduğu golle deplasmanda 3-2'lik skorla geçti. Fenerbahçe'nin Trabzonspor'u mağlup ettiği karşılaşmanın ardından Nihat Kahveci ve diğer spor yazarları değerlendirmelerde bulundu.
KAHVECİ: AMRABAT NE ARA CEZA SAHASINA GİRDİN?
Jose Mourinho'nun açıklamalarına dikkat çeken Nihat Kahveci çarpıcı ifadeler kullandı. Kontraspor'da yorumlarda bulunan eski futbolcunun, Fenerbahçe'nin yıldızına dair sözleri ön plana çıktı.
Karşılaşmanın çok keyif verdiğini belirten Nihat Kahveci, "102'nci dakikada maç 2-2. Ne oluyor tabela, 1 puan alıyorsun. Galatasaray'la fark 7-8, çok fark etmez gibi bir ortam varken Amrabat, sen o dakikada ceza sahasına ne ara girdin? Tadic senin sol ayağın mı iyi, sağ ayağın mı iyi? O pası nasıl verdin. Kostic, nasıl bindirdin, ne güzel çıkardın? Üstüne Amrabat'ın golüyle 3-2 kazandın. Çok keyifli bir maç oldu; izlerken yoruldum, yazarken yoruldum, pozisyonlara bakarken yoruldum... Bazı pozisyonlar sana göre, bana göreli, çok zor" ifadeleri kullandı.
Dusan Tadic'in performansına parantez açan Nihat Kahveci, "En çok kilit pası veren adam Tadic, Süper Lig'de. 'Bu oyuncu olmasa Fenerbahçe, 99 puan alamazdı' denilmiyor mesela. Ben burayı anlamıyorum, bence haksızlık ediliyor biraz Tadic'e. Jose Mourinho bugün neden tuttu oyunda bu kadar? Az koşsun ama bu aklını kullansın diye. Belli başlı maçlarda yorgundu. Ama bir yaşı var, 3 günde bir peş peşe Mourinho oynatıyor. Kötü de olsa 'al at' diyor. Böyle bir oyuncuyu ben çok eleştiremem" şeklinde konuştu.
Mourinho'nun maç sonu açıklamalarına değinen Nihat Kahveci, "Hakem hatası vardır, yoktur boşver. Yendin mi yendin, 3 tane gol attın. 7 tane pozisyona girdin. Sen bunu yap, elin daha güçlü olsun. Bu kadar konuşurken Galatasaray'ı içeride yen, Beşiktaş'ı yen, Trabzonspor'u içeride de yen. Benim anlatmak istediğim şey bu. Sen buraları konuşurken Galatasaray geliyor, iç sahada 3 tane gol atıyor sana. O zaman havada kalıyor biraz. Mourinho da 'bana yarısını anlattılar' diyor. Mourinho, tam sahaya konsantre olmuşsun; Manchester, Bodrum, Trabzon. Yine Mourinho sahanın dışına çıktı, bakalım bundan sonra ne olacak" açıklamasını yaptı.
Hakemlerle ilgili eleştirilere dikkat çeken Nihat Kahveci, "Futbol oynandı, 5 tane gol atıldı, biri kazandı. Geçen sene neler oldu, bu sene de neler oldu, seneye de neler olacak? Düşman olduk, bu ne düşmanlık? Bugün 5 gol, 20 tane pozisyon. 'Şerefsiz' dediğin hakem, şu an Fenerbahçe tarafından en çok eleştirilen hakem. Bu dönemi izleyen bir nesil nasıl hakem olur? Hakem, hakimdir. Bu hale geldik biz ya, herkes düşmanlaştı" yorumunda bulundu.
HAYIRLI MÜNAKAŞALAR TÜRKİYE! - CEM DİZDAR
Ev sahibi Trabzon’un ligdeki hal ve gidişatından öte, maçın algısı hafta içi ‘genç hakem’e odaklayan anlatıya kurulmuştu. Buna karşın samimi bir mücadele içinde geçti ilk devre. Hakem nasılsa konuşulacak! Şimdilik öyle ya da böyle övülecek ve sonra nasılsa yerden yere vurulacak... Olan ona olacak ama sonra herkes ‘futbol konuşuyor’ kabul edilecek! “Adalet!” denecek. Ve adalet dağıttığı düşünülenin yüzüne dahi bakılmayacak.
Trabzon beklentinin üzerinde Fenerbahçe ise kendi normallerinde geçirdi ilk yarıyı. Dolayısıyla maç her istatistikte eşit ilerledi. Her açıdan kafa kafaya bir ilk yarı izledik hepimiz. Farkı yaratacak olan ‘bireysel beceri’ ya da ‘yapamamak’ olacaktı. Edin Visca hücuma giderken ‘yapamadı’, Youssef En-Nesyri ‘yaptı’... Eren Elmalı yetişemedi, ‘yapamadı’, Fred daha hızlıydı, ‘yaptı’. Ve bir kaç pozisyonda doğrudan üzerine gelen toplarda Dominik Livakoviç farkı yaratan kabul edildi!
İkinci devresi iki takımın da pek bir şey yapamadığı bir başlangıç oldu. Çünkü hakemin süzemediği, VAR’ın süzdürmek için hayli zaman kaybettiği bir maça döndü karşılaşma. İki penaltı için 10 dakikadan fazla zaman geçti ve bitimde Simon Banza golleriyle Trabzon öndeydi. İkinci santrforunu da sahaya gönderen Fenerbahçe beraberliği bulduysa da devamında bizi “O el pozisyonu penaltı değil miydi?” tartışmalarına iten bir ‘görüntümüz’ daha vardı! Ve nihayet bir son an golü Fenerbahçeliler’i sevindirip, kaybeden Trabzonluları da sanırım o kadar üzmedi. Yine de tartışıp dursunlar günlerce “Yapı var mı yok mu?” diye... İnşaatı kimlerin yükselttiğine bakmaksızın!.. Hayırlı münakaşalar Türkiye!...
OLAĞANÜSTÜ BİR MÜCADELE - HALİL ÖZER
Öyle bir maç oldu ki tansiyon hapı olmadan izlemek mümkün değil.Bana göre sadece bu sezonun değil son iki üç sezonun en güzel maçı oldu desek yalan olmaz. Korkunç bir mücadele vardı. Ama takım olarak daha kaliteli ve üstün olan Fenerbahçe hak edilen bir galibiyet aldı. Ancak Trabzonspor’un direnişini de unutmamak lazım. İlk 17 dakika oyun üstünlüğü tamamen Trabzonspor elindeydi. Kanat atakları ile erken bir gol bulmaya çalışan Trabzonspor’un tek dezavantajı kanatlarda oynayan Nwakaeme ile Visca’nın ileri yaş problemiydi.
Çünkü o tempoyu kaldıramadılar. 17. dakikadan sonra düşüş başladı ve Fenerbahçe daha kontrollü oynamaya başladı. Rakibe göre daha organize oldular. Ve tabii ki Maximin’in kanadı çok problem yaratmaya başladı.
Orta alanda Fred’in etkinliği, Szymanski’nin enerjisi ve Amrabat’ın hem savunmaya hem de hücuma katkısı fazlaca gözükmeye başladı. Tadiç dönerek oynadı. Her yerde pas bağlantısının baş aktörüydü.Tabii maç teke tek hale dönünce Fenerbahçe’nin kalitesi daha fazla gözükmeye başladı. Trabzonspor’un yediği gol ise tamamen savunma hatası. Visca’nın kaybettiği topla hücuma kalkan Mert ve Nesyri çok rahat bir atak geliştirirken Fred en rahat gollerinden birini attı. Oysa Eren daha öndeyken rakibini takip edemedi. Bu tip maçlarda bu hatalar skoru net bir şekilde etkileyebiliyor. Ve tabii burada kaliteli ayaklar öne çıkıyor.
Aslında bu maçın sadece 2. yarısını yazsak herhalde olurdu.Nefes kesen bir maç. Aksiyon filmini aratmayacak bir 45 dakika. Ve olağanüstü bir mücadele. Ancak şu var. Bu 45 dakikanın 40 dakikası yaşanmayabilirdi. Çünkü ilk 5 dakika da Fenerbahçe öyle iki net pozisyon yakaladı ki maç orada bitecekti. Rakibi de maça ortak etmeyecekti. Göztepe ve Samsun’da yapılan aynı hatalar yapıldı ve net goller kaçınca rakibin direnci arttı.
Nitekim 2 penaltı bir anda maçı Trabzon lehine çevirdi. Ama Fenerbahçe’nin belki oyun olarak çok üstün bir durumu yok. Ancak mücadeleleri, hırsları ve azimleri kötü olsalar bu açıklarını kapatıyor. Tabii bir de Trabzonspor’un panik yapması Fenerbahçe’nin de işini kolaylaştırdı.
Fenerbahçe bu maçın kaybedilmesi halinde yerin dibine geçecek moral ve motivasyonun farkına vardı. Ve 2-1’den sonra gerçekten çok iyi oynadılar. Tüm ağırlıklarını koydular. Tabii bir de Dzeko ve İrfan Can’ın oyuna dahil olması ve Tadiç’in sorumluluk alması Fenerbahçe’nin hücum gücünü daha da artırdı.
Ve sonuçta kendisi açısından ligin en zor deplasmanını galibiyetle hak ederek kazandılar.
FENERBAHÇE İNANILMAZI BAŞARDI - FAİK ÇETİNER
Mourinho’nun sahaya sürdüğü 11’lerde hep sürpriz isimler bekleyeceksin. Trabzonspor karşısında herkes solbekte Kostic’i beklerken o Mert Müldür’ü, stoperde de Becao beklenirken Çağlar’ı sahaya sürmüştü. Maça ev sahibi çok hızlı ve baskılı başladı. İlk 15 dakika Uğurcan’a neredeyse top gelmedi. Sol kanat savunucusu Mert Müldür’ün hataları pahalıya patlamadan Fenerbahçe oyuna ortak olmaya başladı. Ev sahibinin oyuna topla çıkarken yaptığı pas hatalarını lehine pozisyonlara çevirdi. Geriden uzun toplarla ani ataklar kovalayıp gol kovaladı. Düşünün ilk 15 dakika korner atmayan Fenerbahçe, devrenin bitimine kadar 8 korner kullandı. Devre biterken , rakibin çıkış hatasını da 3 pasla Fred ile gole çevirdi. İlk yarının Sarı-Lacivertli takım adına en başarılı oyuncusu ise rakip defansın dengesini bozan, golün asistini yapan En Nesyri idi. Mourinho devre arası hamle yapmadı. Fenerbahçe ikinci golü düşünmediğinden stoperlerinin (Djiku ve Çağlar) sebebiyet verdiği 2 penaltıyla yenik duruma düştü. Moralman çöken Fenerbahçe’de Mourinho’nun riskli hamleleri geldi. Osayi, Szymanski, Maximin’i dışarı çıkartıp İrfan Can, Dzeko ve Kostiç’i oyuna aldı. Kostiç sola, Mert Müldür sağa geçti.
BÜYÜK TAKIMLAR BAŞARIR
İrfan Can girer girmez Fenerbahçe’nin ofansif futbolu sahaya yansımaya başladı. Asist yaptı, adam eksiltti, rakip defansın dengesini bozdu. Sonra goller geldi. Önce Dzeko ve 2 puan gitti derken gelen Amrabat golüyle Fenerbahçe inanılmazı başardı. Trabzonspor galibiyeti ile Fenerbahçe şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olduğunun göstergesidir. 2-1 geriden gelip son 15 dakikada maç çevirmeyi ancak büyük takımlar başarır. Hem de rakibiniz Trabzonspor ise. Şimdi bizleri daha zevkli, daha heyecanlı bir zirve yarışı bekliyor.