Galatasaray için Mauro Icardi’nin ne denli önemli olduğunu dün gece bir kez daha gördük. Turu getiren gol bir forvet oyuncusu olan Gomis’ten gelmesine rağmen bunu yazıyorum. Arjantinli’nin yokluğunda gol yollarında büyük bir kriz var. Seferovic kariyerine adeta ihanet ediyor. Etkisizliği bir yana vücut dili ile takımı aşağı çekiyor. Dün 11’de başladı ve yine şansını kötü kullandı. Penaltı kaçırabilir ama kuralı bilmeyip topa dokunması ise kafa olarak sahada olmadığının ispatıydı bir anlamda. O direkten dönen topa vurmasa boş durumda takım arkadaşları vardı oysa.
Gomis ise zaten 37 yaşında ve ligin ilk döneminde üzerine düşenin fazlasını yaptı ama o kadar. Bir hamle oyuncusu olabilir ve 15-20 dakika üzerine düşeni yapar. Dün olduğu gibi.. Özetle Icardi olmadığı sürece bu sorun kolay kolay çözülecek gibi görünmüyor. Bir futbolcu bir takımın görüntüsünü bu kadar etkileyebiliyor işte.
Okan Hoca’nın sahaya sürdüğü kadro aslında aklının ligdeki İstanbulspor maçında olduğunu gösteriyordu. Bazı önemli isimlerin kenarda olması bu yüzdendi. O ilk gol erken gelse belki başka bir senaryo karşımıza çıkacaktı ama o da çok gecikti. Bu da Keçiörengücü’nün direncini artırdı. Bu durum Galatasaray’daki problemleri dışarı vurdu. Örneğin kampın yıldızı Barış Alper çok istekli olmasına rağmen sürekli topları ezdi. 11 için net bir mesaj veremedi. Bütün olumlu imajını sildi. Berkan geçen seneden bile kötü durumdaydı. Mata’nın oyun zekasına ve tekniğine laf yok ama fizik olarak hiç iyi durumda değil. Seferovic’in durumunu zaten söyledik. Dubois ise hiç ışık vermedi. Hedeflenen tur geldi belki ama kafalarda bir dizi soru işareti bırakarak. Ligdeki fikstür en azından kaygı verici değil.