Gaziantepspor maçının Beşiktaş için ne kadar önemli olduğunu hiç düşündünüz mü?
Eğer yenilseydi, bugün Fenerbahçe'nin avantajı konuşulacak, Beşiktaş'taki moral çöküntüsü başka yerlere çekilecek, belki de Ersan Gülüm'ün ardından mersiyeler düzülecekti. Hele hele Fikret Orman'ın Şenol Güneş'e haber bile vermeden Ersan'ı sattığı dilden dile dolaşacaktı.
Kazandı ne oldu?
Fenerbahçe, iki maçlık fazlalığa rağmen Beşiktaş ile arayı açmasının mümkün olmadığını gördü. Bırakın ikisini, Kartal Mersin'i yenerse bir maç eksiğiyle de olsa bir puan fazlasıyla liderliği alacak, Fenerbahçe karşısına rahat çıkacak. Çünkü bilecek ki, Kadıköy olmazsa Trabzonspor; bunlardan biri bile kazanılsa yine lider benim... Diğer sonuçlar zaten tamamen avanta...
* * *
İşte böyle bir maçın galibi oldu Beşiktaş... Daha 14. saniyede Larsson becerikli olsa ya da Tolga bu kadar becerikli olmasa maç farklı olabilirdi. Tolga sadece burada mı damgasını vurdu? İkinci yarıda öyle toplar çıkardı ki, yedek kulübesindeki yeni kaleci Boyko bile kıskandı! Bu maçı izledikten sonra zaten umudu da kalmamıştır...
Beşiktaş'ta Rhodolfo'nun sakatlığı belki ilk lig maçında oynama fırsatı bulan Alexis'e yaradı ama gelecek adına işin endişe verici boyutunu da gözler önüne serdi. Çünkü bu takımdan sadece Ersan değil, Pedro Franco ve Milosevic gibi iki stoper daha gitti. İki tane geldi ama bu takımın Mersin İdman Yurdu ve Trabzonspor ile oynayacağı iki maç var. Marcelo ve Alexis, erteleme sırasında tescilli olmadığı için bu karşılaşmalarda görev yapamayacak. Böyle olunca iş emanetçilere kalacak!
* * *
Tosiç, Gaziantepspor karşısında 18 kişilik kadroda yoktu. Belli ki hafta içindeki hastalığı, Şenol Güneş'in belirleyiciliğine katkıda bulunmuş. Ama İsmail Köybaşı'nı gördükten sonra, Tosiç'in de işi çok zor... Kendini sol stoper olarak hazırlasa daha iyi olur!
* * *
Gökhan Töre, ilk gole imzasını attı, ikincide asisti yaptı. O ana kadar vasatın üzerine çıkamayan Gökhan, maçın kader adamı oldu. Ama onun da hakkını vermek gerek, Gökhan'dan önce solda yer alan Olcay iki pozisyonu ezdi, Gökhan bölge değiştirir değiştirmez o bölgede rakibini ezdi. Tabii Alperen'in büyük yardımıyla...
Oğuzhan, sadece Gökhan'dan aldığı topu gol yapmadı, elinden gelen her şeyi yaptı. O kadar kaliteli, o kadar şahsiyetli ki, her hocanın Şenol Güneş'i kıskanmasına neden oluyor.
Hele Sosa... Öyle bitirici paslar, öyle ince ortalar yapıyor ki, inanın Beşiktaş orta sahası güzellikte birbiriyle yarışıyor.
* * *
Maçın finalini Mario Gomez ile yapmasak ayıp olurdu. İlk yarıda ile ikinci devrede arasında futbol değil ama mental anlamda farkı vardı. Gole çabuk ulaşma isteği bazen onu agresif yapıyor. Ama ikinci yarıda iki gol, bir direk... Koskoca bir yürek... Bir forvetin nasıl olması gerektiğini cümle aleme gösteriyor.
Aman Çinliler bu maçı izlemesin! Yoksa daha önce ikna edemedikleri golcünün yakasına yapışırlar... Sadece onu değil, Beşiktaş'ı takım halinde transfer ederler maazallah!