Maçı kurtaran ve bozan yardımcı hakemler!
SİVAS-BUCA (Barış ŞİMŞEK)
Otoritesini oyunculara kabul ettiremedi. Ceyhun’un elle kolla ve sözel olarak biraz da aşırıya kaçan itirazı ile Erman’ın vücuduna temas ederek yaptığı itirazlarda sarı kartını kullanamadı. Ediz’in-Erman’a, Koray’ın-İ.Şahin’e ceza alanı içindeki müdahaleleri penaltıyı gerektiriyordu.
K.KARABÜK-ESKİŞEHİR (Özgür YANKAYA)
Faul ve kart yorumlarında yine standardı yoktu. Eskişehirspor’lu oyuncuların toplu itirazlarında duyarsızdı. Benzer pozisyonlarda farklı kararlar verdi.
M.P.ANTALYA-KONYA (Tolga ÖZKALFA)
Konyaspor’un attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptali doğru. E.Toraman’a gösterdiği 2. sarı kartta yorum hatası yaptı. Oyuncunun vakit geçirme niyeti yok. Takımı zaten mağlup. Uzatma dakikaları oynanıyor. Deneyimi ile oyuncuyu uyararak gereken mesafeye çekebilirdi.
ANKARAGÜCÜ-BURSA (Hüseyin GÖÇEK)
İkili mücadelelere, avantaja ve oyunun çabuk başlamasına izin veren yönetim tarzı maçın tempolu, pozisyonlu ve gollü geçmesini sağladı. Tutarlı faul ve kart uygulamaları ile başarılıydı.
MANİSA-KASIMPAŞA (Kuddusi MÜFTÜOĞLU)
Şüpheli pozisyonları devam ettirerek oyunun tempolu geçmesini sağladı. Makukula’nın attığı gol öncesi M. Erdoğan’ın rakibini kolu ile iteklemesini tespit edemedi. Yardımcı hakeminin önü açıktı. Kendisini uyarabilirdi.
F.BAHÇE-G.SARAY (Bülent YILDIRIM)
Disiplin anlayışı ile önleyici davranarak maçın olaysız tamamlanmasını sağladı. Yerinde ve zamanında verdiği doğru kararlarla, kural dışı davranışlara izin vermedi. Oyuncuların itirazlarında paniğe kapılmadı. Yardımcı hakemleri ofsaytlarda hatalı bayraklar kaldırdı. Başlangıçtan itibaren maçın gidişatına uygun yönetim tarzı ile oyunun kontrolünü elinde tuttu. Çok koşarak pozisyonları yakından izleyerek faullerde standart kararlar verdi. Oyuncularla sınırlı ve uygun iletişim kurarak otoritesini gösterdi.
İ.B.BELEDİYE-G.ANTEP (İlker MERAL)
İvan’ın-Mahmut’a, Jorginho’nun-Holmen’e yaptıkları faul sonrası sarı kartını da kullanmalıydı. Ceza alanı içinde Emre’nin-İ.Akın’a, El Yasa’nın-Tevfik’e yaptıkları müdahalelere penaltı vermeliydi.
KAYSERİ-BEŞİKTAŞ (M.Kamil ABİTOĞLU)
Faul ve kartlarında tutarlıydı. Maçın skorunu belirleyen golde yardımcı hakemi Baki Tuncay Akın’ın katkısı vardı. Furkan topa hareketlendiği anda Hilbert ofsaytı bozan oyuncuydu. Top ortalandığı anda oyun alanı dışından saha içine atılan 2. topun oyuna bir etkisi yoktu. Futbolcuların dikkatini dağıtmıyordu. Pozisyonu devam ettirmekte haklıydı. İtiraz eden Guti’ye sarı kartını doğru çıkardı.
TRABZON-G.BİRLİĞİ (Cüneyt ÇAKIR)
Alışılmış başarılı yönetiminden uzaktı. Faul ve kartlarında maç süresince standardı sağlayamadı. S.Çalık topu kaleye gönderdiği anda Jedinak, kaleci Onur’un görüş çizgisini kapatıyordu. Topun Jedinak’ın sırtından kaleye girmesine rağmen net ofsaytı yardımcı hakemi ile birlikte atladı. Bulunduğu yerden kendisi de tespit edebilirdi. Harbuzi-Colman arasındaki temaslı tartışmada sarı kartını kullanmalıydı. 2. devre başında Burak, Selçuk ve Alanzinho için çaldığı faul düdükleri oyun genelindeki yönetim tarzı ile çelişti. Cale-Oktay arasındaki ikili mücadelede verdiği faul doğruydu. Topa temas eden Oktay’dı. Cale kayarak kontrolsüz müdahalesi ile Oktay’ın dengesini bozdu. Faul ve kırmızı olması gerekirken yardımcı hakemine uyması deneyimine yakışmadı.
Derbi maçların hakemleri!
Ligimizde oynanan derbi maçları; öncesi, sonrası, olayları ve hakem kararları ile gündemi meşgul eder. Bu tür maçları yönetmek her hakemin hayalidir. Derbi Fenerbahçe ile Galatasaray arasında ise daha farklı bir heyecan yaşanır. Kim ne derse desin? Diğer maçlardan farklıdır. Özel bir hazırlık gerektirir. Sorumluluğu daha fazladır. Öyle derbi maçlar vardır ki, federasyonu sarsmıştır. MHK’yi istifa ettirmiştir. Hakemlerin kariyerlerini sonlandırmıştır. Artçısı bile görev yapanları tedirgin eder.
Bülent Yıldırım’ı bu maça atamak doğru bir tercihti. UEFA kategorisinde 2. sırada bulunan ve sezon başından beri Avrupa’da yönettiği maçlarda başarılı bir performans sergileyen Yıldırım, karşılaşmaya baştan sona hakimdi. Maç planını doğru yapmıştı. Maç sonrası açıklanan istatistiklerde sahadaki en çok koşan kişiydi. Oyuncularla kurduğu olumlu iletişim sayesinde otoritesini kabul ettirdi.
Son yılların en temiz derbisindeki neticeye tesir etmeyen kabul edilebilir hataları ile kariyerindeki ilk Fenerbahçe-Galatasaray maçından yüzünün akıyla çıkarak, hem federasyonu, hem de MHK’yi rahatlattı.