Göçek’in penaltı ve kart hataları!

A.GÜCÜ-BUCA (Cüneyt ÇAKIR)
Deneyimi ile gollü geçen karşılaşmayı rahat yönetti. Faul ve kart uygulamalarında standardı sağlayamadı. Erkan’ın ceza alanı içinde arkadan U.Uçar’ın topuğuna basması nedeniyle verdiği penaltıda haklıydı. Ancak sarı kartı bulunan E.Taşkıran’a 2.sarıdan kırmızı kartını çıkarmalıydı.

BEŞİKTAŞ-G.BİRLİĞİ (İlker MERAL)
İki takımın ligdeki konumları gereği kolay maçta bilhassa 12. kuraldaki yorum hataları nedeniyle maçın gidişatını etkiledi. Topa ve rakibe yapılan müdahaleleri tespit edemedi. Ceza alanında Nihat’a, yandan koşarak gelen Aykut’un yaptığı şiddetli şarja penaltı vermeliydi. M.Kalkan’a, ceza alanı içinde Hilbert’in dikkatsiz müdahalesi penaltıydı. Ancak aldatmadan sarı kartını çıkarması ilginçti. Simao ceza alanına girip rakibinin temasını hissettiği anda kendini yere bıraktı. Aldatmadan göstermesi gereken sarı kartını atladı.

K.KARABÜK-İ.B.BELEDİYE (Hüseyin SABANCI)
Genç ve deneyimsizliği nedeniyle faul ve kartlarında tutarlı kararlar veremedi. M.Kuş’a, B.Kocabey’i arkadan çelme takarak düşürmesi nedeniyle bariz gol şansını engellemeden çıkardığı kırmızı kart doğruydu. Deumi’ye - İ.Akın’a, Emenike’ye Ekrem’e yaptıkları faullerden sonra sarı kartını unuttu.

SİVAS-KASIMPAŞA (Özgür YANKAYA)
İkili mücadelelere ve avantajlara dikkat ederek oyuna tempo kazandırdı. Maçın skorunu etkilemedi.

F.BAHÇE-GAZİANTEP (Hüseyin GÖÇEK)
Kariyerinin belki de en başarısız yönetimini sergiledi. En büyük şansı Fenerbahçe’nin kazanmasıydı. Maçın başında E.Güngör’ün yandan kontrolsüz Alex’in önündeki topa temas edemeyerek Alex’in ayağına temasını, topun yönünün taç çizgisine doğru yönelmesi nedeniyle süzemedi. Penaltıydı. Ivan’ın ceza alanında Niang’ı arkadan iteklemesi de penaltıydı. İnanmamış olabilir. Ama aldatmadan sarı kart hiç olmazdı. Temas vardı. Gaziantepspor ceza alanına atılan her duran top öncesi E.Güngör’ün, topa hiç bakmadan sadece Lugano’nun topa hareketlenmesini engellemekte önleyici olamadı. E.Güngör’e sarı kartını geç kullandı. Aynı hareketlerini devamında ise sadece uyardı. Alex’in serbest vuruşu esnasında tutması penaltıydı. Maçı kontrolüne almak için kartlarını aşırı kullandı ancak başarılı olamadı. Lugano önce Olcan’a eliyle vurdu. Ardından Wagner’in bileğine bilerek, görerek kasıtlı olarak bastı. Sadece sarı kart çok hafif kaldı. Net kırmızıydı. Murat’ın iki kartında da haklıydı. Sarı kartlı E.Belözoğlu’na da kartlık faullerinde duyarsız kaldı. Semih’in kale alanı içinde kaleciye faul yaparak attığı golün iptalinde haklıydı.

KAYSERİ-KONYA (Süleyman ABAY)
Düdükten sonra topa vuran oyunculara sarı kartını çıkarırken benzer hareketleri farklı uyguladı. Konyaspor’un 1 ve 3. golü yardımcı hakeminin kritik pozisyonları doğru yorumlaması sayesinde oldu. A.Bilgin’e ceza alanı içinde yapılan şiddetli şarjı ceza alanı dışına taşıdı. Penaltıydı.

MANİSA-G.SARAY (Barış ŞİMŞEK)
Maçı akışına bırakarak heyecanlı ve gollü olmasına katkı sağladı. Kalabane’nin, Stancu’yu düşürmesinde bariz gol şansı yoktu. Sarı kart yeterliydi. Makukula’nın itirazına duyarsız kalmamalıydı. Faullerde tutarlıydı ancak kartlarında yorum hataları yaptı.

Fırat AydınusTrabzonspor-Bursaspor maçında iki takım için de objektif kararlar verdi.

TRABZON-BURSA (Fırat AYDINUS)
Kritik karşılaşmayı üst düzey motivasyonu, faullerdeki tutarlı kararları, oyuncularla kurduğu iyi iletişim ve yardımcı hakemleriyle uyumu ile başarılı yönetti. Tansiyonun yükselmesine izin vermedi. Oynayanlara ve seyredenlere güven verdi.

ANTALYA-ESKİŞEHİR (Deniz ÇOBAN)
Maçın başında Necati’nin topsuz olarak Veysel’e tekme atmaya teşebbüsü sarı değil kırmızı olmalıydı. Ceza alanı içinde Veysel’in, Necati’yi arkadan formasından çekerek düşürmesine verdiği penaltı ve sarı kart uygulaması doğruydu. A.Turan’ın, Alper’i ceza alanında iteklemesi penaltıydı.

6222 sayılı kanunu TFF nasıl uygulatacak?
Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi için çıkarılan 6222 sayılı kanun, 14 Nisan 2011 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Şimdi en önemli konu bu yasadaki ağır yaptırımlar nasıl uygulanacak? Daha ilk haftada Fenerbahçe-Gaziantepspor maçı esnası ve sonrasında yaşanan olaylar, söylemler, yazılı ve görsel medyada yapılan yorumlar hakkında kim, ne, nasıl yapacak?
Futbol Federasyonu, futbolun patronu ve yasanın çıkması için çok uğraştı. Ancak yasa çıktıktan sonra futbol kamuoyunu aydınlatamadılar. Belki daha yeni denebilir. Ama hazırlıklı olmalı ve yürürlüğe girdiği tarihte hangi açıklamaların suç olacağını, söylemlere, yazılanlara, stadyumda sahaya atılan maddelere, hakaret edici tezahüratlara karşı kimlerin sorumlu olacağını net bir şekilde ortaya koymalıydılar.
Hafta sonu oynanan maçlarda yaşanan, yasanın yasakladığı hareketleri yapanları tespit ederek gerekli mercilere yönlendirmek TFF sorumluluğundadır.
Eğer ilk haftadan kanunda yasaklananlara önlem alınamaz ise devamında uygulatmak daha zor olur.