KARABÜK-KAYSERİ (Hüseyin GÖÇEK)
Deneyimi ile maçı akışına bırakarak öne çıkmadan iyi bir yönetim sergiledi.
BUCA-K.PAŞA (Kuddusi MÜFTÜOĞLU)
Farklı skorda topu oyunda tutan yönetim tarzının etkisi vardı. Tecrübesi ve oyuncular tarafından saygı gören kararları ile başarılıydı.
SİVAS-ANTALYA (Yunus YILDIRIM)
Karlı zeminde, oynayanlar, seyredenler ve yönetenler için zor şartlardaki karşılaşma iptal edilmeliydi. Oyuncu sağlığı açısından normal koşullar yoktu. Görüş açısının zorluğundan dolayı neticeyi etkiyen kararlar verdi. Ceza alanı içinde Tita’yı rakibinin dizini kullanarak düşürmesi penaltıydı. Tita’nın kaleye vurduğu top yakın mesafeden M.Sözgelmez’in kolundan döndü. Devam kararı kanımca doğruydu. U.İnceman’ı ceza alanı dışında düşüren Kaan’a bariz gol şansını engellediğinden kırmızı kart çıkarmalıydı. Kale alanı önünde topa yükselen M.Yılmaz’ı rakibi arkadan itekleyerek dengesini bozdu. Penaltıydı.
İ.B.BELEDİYE-BEŞİKTAŞ (Fırat AYDINUS)
Yerinde ve zamanında verdiği kararlarla kural dışı davranışlara izin vermeyen yönetim tarzı sayesinde otoritesini kurdu. Aurelio’nun, Holmen’e yaptığı rakibinin güvenliğini ve sağlığını tehlikeye düşüren müdahalesi nedeniyle çıkardığı kırmızı kart doğruydu. Pozisyonun çok yakınında olması sayesinde tespit etti. Cenk’in topu elinden kaçırdığı pozisyonda Vinisius’un herhangi bir müdahalesi söz konusu değildi. Avantajlara dikkat ederek oyunun temposunu düşürmedi. İki takım için de verdiği güvenilir kararları ile oyunu kontrolünde tuttu. Derhal tedaviye ihtiyaç duyulacak durumdaki Guti-Mahmut arasındaki kafa çarpışmasında oyunu hemen durdurmalıydı. Özgüveni ve motivasyonu sayesinde dik durarak iyi yönetim sergiledi.
GAZİANTEP-G.BİRLİĞİ (Süleyman ABAY)
Deneyimi ve oyuncularla kurduğu doğru iletişim sayesinde başarılıydı.
BURSA-G.SARAY (Bülent YILDIRIM)
Otoritesi ve konsantrasyonu ile maçı kontrolünde tutmasına rağmen faul ve kart uygulamalarında standardı sağlayamadı. Hatalı verdiği faul kararından sonra sözle aşırı itirazda bulunan Ayhan’a sarı kartını zamanında gösteremedi. Devre arası kendisine dokunması ve taciz edici davranışları bile sarı değil kırmızı kartı gerektiriyordu. Aynı oyuncuya Turgay’a yaptığı normal bir faulde 2. sarıdan kırmızı kartını kolay çıkardı. İlk gol ofsayt değil, elle oynamadan iptal edilmeliydi. Ufuk’tan seken top yakın mesafe de olsa Miller’in açık eline çarparak önünde kaldı. Kendisine haksız avantaj sağladı. Yardımcı hakem ve kendisi açısından şanssız bir pozisyondu.
A.GÜCÜ-MANİSA (Abdullah YILMAZ)
Ü.Karan’ı sahaya giren seyirciye yönelik yaptığı davranışı nedeni ile saha dışına göndermesi doğruydu. Skoru etkileyecek kararlardan uzak durarak başarılıydı.
Dördüncü hakemler cesur olmalı
Teknik alanda bulunanların hakem kararlarına yönelik olarak yaptıkları davranışlar hakemlerin otoritesini sarsmakta ve oyunda disiplinin sağlanmasına engel olmaktadır. Bu hafta oynanan karşılaşmalarda sorumluluk bilincinde olan dördüncü hakemler olduğu gibi yaşananları görmezden gelenler de oldu. İ.B.Belediyespor-Beşiktaş maçında Schuster’in yardımcı hakeme yönelik, küçük gören, alaycı ve aşağılayan davranışları nedeniyle Fırat Aydınus’u uyararak saha dışına gönderilmesini sağlayan Koray Gençerler görev sorumluluğu gereği doğruyu yaptı. Ancak aynı duyarlılığı Bursaspor-Galatasaray maçında Ertuğrul Sağlam ile Hagi’nin benzer hareketlerinde Mürvet Sezer gösteremedi. MHK’nin bu görevleri doğru yapanları maç vererek ödüllendirmesi önümüzdeki haftalarda oynanacak maçlarda görev yapacak dördüncü hakemlerin yol haritasını belirleyecektir.
İlk yarıda aynı duyarlılığı gösteren Suat Aslanboğa’ya, MHK görev vererek sahip çıkmamıştı. Umarım aynı durum Koray Gençerler’de yaşanmaz.