25.07.2015 - 12:11 | Son Güncellenme:
İbrahim MAŞE Mersin - DHA
Merkez Akdeniz İlçesi'ndeki liseden çıkarak Çin'in Wuhan kentinde düzenlenen Liselerarası ISF Dünya Şampiyonası'na katılan Sinan Ören 300 metre engelli, Mikdat Sevler 110 metre engelli ve Muhammet Hanifi Tankulu sırıkla yüksek atlamada, 24 ülkeden rakiplerini geride bırakarak dünya şampiyonu oldu. İbrahim Ergin, Mikdat Sevler, Agit Eryılmaz ve Sinan Ören'den oluşan takım ise, 29 ülkenin katıldığı İsveç bayrak yarışında takım olarak 1 dakika 58 saniyelik derecesi ile dünya şampiyonu olmayı başardı. Erkek kategorisinde de topladıkları 740 puan ile takım dünya 3'üncüsü olarak kentin spor tarihinde büyük bir başarıya imza attı. Beden eğitimi öğretmenleri Rabia Kökver, Yusuf Kilisli ve Şansal Öz tarafından yönlendirilen genç sporcular, olimpiyatlarda derece almayı hedefliyor.
'İMKAN VERİLSE OLİMPİYAT DERECELERİ ALABİLİRİZ'
Yoksul bir aileden geldiğini ifade eden 300 metre engelli dünya Şampiyonu Sinan Ören şöyle dedi:
"Babam 8 yıldır cezaevinde. Annem de fırında çalışıyor. Kulübümden belli bir miktarda maaş alıp anneme veriyorum, aileme destek olmaya çalışıyorum. Antrenmana yürüyerek gidip geliyordum. Yağmurlu günlerde ıslanıyordum yürürken. Sporcu gıdaları ile beslenemiyordum. Kötü bir mahallede başladım. Bu noktaya gelmek için büyük bir hırsla, alın terim ile çalıştım. Buralara gelmek benim hayalimdi. Güneykent Mahallesi gibi bir mahalleden çıkıp Çin'e gitmek ve orada dünya şampiyonu olmak inanılmaz. Bu benim için bir mucize. Takımdaki arkadaşlarımın aileleri yoksul. Eğer bize imkan verilirse olimpiyat dereceleri, Avrupa şampiyonlukları alabiliriz."
DÜNYA ŞAMPİYONU
Kötü şartlarda spora başladığını kaydeden İbrahim Ergin ise, takımı ile birlikte dünya şampiyonu olduğu anı asla unutamayacağını kaydederek duygularını şöyle dile getidri:
"Ailem hayvancılık ile uğraşıyor. Ben de boş vakitlerimde babama hayvancılık işinde yardım ediyorum. Kötü imkanlar içinde olduğum için zorlandım ama spora sarıldım. Çin'de ilk defa milli formayı giydim. Şampiyonada 110 metre engel yüksek ve bayrak yarışında birinci adam olarak koştum. İsveç bayrak yarışında takımımla dünya birincisi olduk. Bu benim için çok büyük. Çok kötü durumlardan bu seviyelere geldik."
'İMKANSIZLIKLAR İÇİNDE BÜYÜK BAŞARILAR'
Beden Eğitimi öğretmeni Rabia Kökver ise, takımın yaklaşık 4 yıldır beraber çalıştığını kaydederek şunları söyledi:
"Çocuklar her gün antrenman yapıyor, çok büyük emekleri var. Çocuklarımızın ailevi durumları pek iyi değil. Birinin babası yok, birinin babası cezaevinde, birinin babası hayvancılıkla uğraşıyor, birinin küçük bir marketi var. Çocuklar imkansızlıklar içinde çok büyük başarılar elde ettiler. Çocuklarımız Türkiye Olimpiyat Merkezi Projesi'nden (TOM) yararlanıyor, biraz da olsa şartları iyileştirildi. Başarı kolay gelmiyor. Özveri ile çalıştılar. Bize destek veren herkese teşekkür ederiz."