Levent Kalkan

Levent Kalkan

leventk@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

SÜPER LİG'DE İLK YARININ PANORAMASI

Sarı-lacivertli takımı ligin en fazla gol (43), şut (273), isabetli şut (127) ve korner (105) atan ekibi haline dönüştüren Ersun Yanal’ın performans kriterleri ve forma adaleti oldu. 6. haftada oturduğu liderlik koltuğundan bir daha inmeyen Fenerbahçe, 41 puanı bileğinin gücüyle cebine koydu

Alex krizi yüzünden taraftarla arası açılan Aykut Kocaman’ın herkesi şoke eden istifası 29 Mayıs tarihinde geldi. Ersun Yanal’ın, Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü olduğu ise 1 ay sonra, 28 Haziran’da açıklandı... “2013-14 sezonunda oynayacağımız futbol, taraftarımıza keyif ve gurur verecek; sarı-lacivert renklere taraftar olmayanların da alkışlayacağı güzellikte olacaktır. Futbol kamuoyunun özellikle bilmesini istiyorum ki, Fenerbahçe için koşullar zor olsa da hep birlikte aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Şampiyonluk yolumuz açık olsun” diyordu Yanal, 1 yıllık sözleşmeye imza atarken... Ersun Yanal camiasına seslenirken önüne iki büyük hedef koymuştu; Rakip taraftarların bile alkışlayacağı güzellikte bir futbol ve şampiyonluk... Bir yıllık sözleşme imzalayan bir teknik adam için fazla iddialı görünen bu hedeflere nasıl ulaşabileceğini iyi biliyordu Yanal ve çok geçmeden kartlarını açtı. Topuk Yaylası kampındaki çok renkli, çok neşeli antrenmanlar sona ermiş, “performans kriterleri” devreye girmişti artık.

Haberin Devamı

Sow üzerinden net mesaj
Ligi Konya’da açan Fenerbahçe ilk yarısını 2-0 önde kapattığı maçı son 15 dakikada yediği 3 golle mağlup bitirince Yanal, Sow’u kulübeye çekti. Eskişehir maçında son 7 dakikada şans verdiği Senegalli yıldızı, Sivas ve Kasımpaşa maçlarının kadrosuna bile almadı. Kocaman-Alex krizine çok benzeyen, performans kökenli bir depremdi bu ama fazla uzun sürmedi. Elazığ maçında 11’de sahaya çıkan Sow üç golle klasını sergilerken, sahanın en çok koşan, en çok isteyen ve en çok alkışlanan oyuncusu oluyordu. Ersun Yanal, Fenerbahçe’nin en büyük ve pahalı yıldızını üst üste 2 maç tribüne gönderirken bütün takıma sert bir mesaj vermişti: İsmi ve şöhreti ne olursa olsun performans kriterlerini yerine getirmeyen bu takımda oynayamaz...
Bu kritik hamle Fenerbahçe’yi, “Ersun Yanal takımı”na dönüştürdü. Sarı-lacivertli takım, Yanal’ın dediği gibi kısa sürede hem kendi taraftarına hem de bütün futbol severlere keyif vermeye başladı.
İstatistikler her şeyi net biçimde gözler önüne seriyor... Fenerbahçe ilk yarı sonunda ligin en fazla gol (43), en fazla şut (273), en fazla isabetli şut (127), en fazla korner (105) atan takımı unvanlarını elinde tutuyor. Topla en fazla oynayan takım da yüzde 57 ile onlar. En fazla maç kazanan (13), Galatasaray’la birlikte en az yenilen (2) ve en uzun süre liderlik koltuğunda oturan (12 hafta) takım da yine Fenerbahçe. Deplasmandan en fazla puanı (18) onlar çıkardı. Trabzonspor’la birlikte iç sahada en fazla puan toplayan (23) ekip de sarı-lacivertliler oldu.

Haberin Devamı

8 puan farkın sırrı
İlk yarının en fazla tartışılan konularından biri Fenerbahçe’nin 4 deplasman maçını son dakika golleriyle kazanmasıydı. Kimileri şans, kimileri tesadüf dedi 4 maçta elde edilen ekstra 8 puan için fakat hiç kimse, “Fenerbahçe kazanmayı hak etmedi” demedi! Çünkü sarı-lacivertli takım bu maçların tamamında rakiplerine istatistiklerde büyük üstünlük sağlamıştı. Ersun Yanal söz konusu 4 maçın hepsinde kazanmak için cesur hamleler yaptı. Deplasmanda 1 puanla yetinmeyip ikinci yarılarda sürekli 4 hücumcuya döndü ve cesaretinin karşılığında 8 puanı hanesine yazdırdı. İlk yarı sonunda Galatasaray’la oluşan 8 puanlık farkı da bu hamleler belirledi büyük ölçüde.

Rakipler geride kaldı
51 puanın 41’ini alan Fenerbahçe bileğinin hakkıyla ligin zirvesine kuruldu. Yanal’ın performans kriterlerini yerine getirenler formayı kaparken, mücadele gücü ve kazanma isteği çok yüksek bir takım ortaya çıktı.
Galatasaray ve Beşiktaş ilk yarıda beklentilerin altında bir grafik çizdi. Son dönemde açılan sarı-kırmızılılar puan farkının 8’e inmesiyle umutlarını yeşertti. Zirvenin 12 puan gerisinde kalan “statsız” Kartal ise şampiyonluk iddiasını bir hayli zora soktu. Kasımpaşa da çok istediği liderlik koltuğunun 10 puan gerisinde kapattı devreyi.
Fenerbahçe, “kış şampiyonu” olmayı başardı ama ikinci yarıda birbirinden zorlu 17 maç ve 51 puan daha var. Mayıs ayının ortalarına geldiğimizde hak edenin şampiyon olduğu, bütün takımların ortaya koydukları performansın karşılığını aldıkları bir lig izlemek dileğiyle...

Haberin Devamı

İLK YARININ TAKIMI
FENERBAHÇE

UEFA’nın şok yaptırımıyla sezona başlayan ve CAS’dan da umduğunu bulamayan Fenerbahçe, Avrupa defterini kapattıktan sonra Süper Lig’e dört elle sarıldı. İlk hafta gelen Torku Konyaspor yenilgisi sarı-lacivertli takım için tam bir dönüm noktası oldu. Bu maçın hemen ardından ayağa kalkmayı başararak 14 karşılaşmada 12 galibiyet, 2 beraberlik aldılar, ligin zirvesine kuruldular. Karabük yenilgisinden sonra Kayserispor’u 5 golle yenip sezonun ilk yarısını takipçilerine ciddi puan farkları atarak kapattılar, haklı alkışları toplamayı başardılar.

İLK YARININ HOCASI

ERSUN?YANAL
(FENERBAHÇE)

Fenerbahçe’nin geleneksel beklentileri ile Ersun Yanal’ın teknik adam karakteri ligin ilk devresinde mükemmele yakın bir uyum gösterdi. Sarı-lacivertli takım, Aykut Kocaman yönetiminde geçen 3 sezonla kıyaslanmayacak ölçüde ofansif bir yapıya büründü. Kocaman’la önceki 3 yılın ilk yarıları sonunda 35 puanı geçemeyen Fenerbahçe, Ersun Yanal idaresinde devreyi 41 puanla kapattı, şampiyonluğun en güçlü adayı olmayı başardı. Futbolun bir savunma sanatı olmadığını gözler önüne sererken, maçların daha fazla mücadele ederek, daha fazla koşarak, daha fazla şut ve gol atılarak kazanılacağını da ispatladı.

İLK YARININ HAKEMİ
CÜNEYT?ÇAKIR

MHK’nın, Süper Lig’in ilk yarısında en fazla görev verdiği hakem olan Cüneyt Çakır toplam 11 karşılaşmada düdük çaldı. 41 kez sarı, 3 kez kırmızı kartını kullanan Çakır, 4 defa da penaltı noktasını gösterdi. Özellikle ilk devrenin ortalarından itibaren zorluk derecesi yüksek maçlarda görevlendirilen deneyimli hakem, genel olarak başarılı performanslar sergiledi. Süper Lig’in yanı sıra 3 kez PTT 1. Lig’de, 4 defa Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde görev yaparken, 2 kez de 2014 Dünya Kupası elemesinde düdük çaldı.

Devrenin enleri

* Drogba ilk yarıda 17 maçta rakip kalelere 66 şut gönderirken, 28 isabet sağladı. Fildişi Sahilli futbolcu, Gaziantepsporlu Cenk Tosun ile birlikte en çok isabet kaydeden oyuncu olmayı başardı.
* Burak Yılmaz ilk yarıda 34 kez ofsaytta kaldı. Çaykur Rizesporlu futbolcular için ise toplam 62 kez ofsayt bayrağı kaldırıldı.
* Bursasporlu Enes Ünal ilk yarıda forma giyen en genç oyuncuydu. 10 Mayıs 1997 doğumlu golcü ilk maçını 2. hafta Galatasaray’a karşı oynadı. Bu maçta bir de gol atan Enes (16 yaş 3 ay 15 gün) ligin en genç golcüsü unvanını aldı.
* Trabzonsporlu Emre Güral ilk yarıda sonradan oyuna girip en çok gol atan oyuncu olmayı başardı. Toplamda 9 kez yedek kulübesinden oyuna dahil olan Emre rakip ağları 4 defa havalandırdı.
* Sivasspor’un Portekizli stoperi Manuel Da Costa ilk yarıda tam 6 gol attı, birçok forveti solladı.

İLK YARININ PANORAMASI

CANER ERKİN (FENERBAHÇE)

İlk hafta Konya’da 90 dakika yedek beklemişti, kalan 16 maçta bir daha kulübeye uğramadı. Eskişehir maçıyla savunmanın sol kanadına yerleşti, haftalar ilerledikçe fazla yabancısı olmadığı bölgesini daha çok sevdi. Toplam 15 lig maçında ilk 11’de sahaya çıkarken tam 7 asist yaptı, birbirinden güzel 2 de gol attı. Tıpkı Abdullah Ercan gibi sol kanadı boydan boya çok iyi kullandı, modern bir savunmacının nasıl olması gerektiğini herkese yeniden hatırlattı. Hücuma verdiği müthiş destekle Ersun Yanal’ın sisteminin başarılı bir şekilde uygulanmasında başrolü oynadı.

ONUR TRABZON

CICINHO SİVAS

DIEGO ESKİŞEHİR

SCARIONE KASIMPAŞA

M.TOPAL F.BAHÇE

SELÇUK G.SARAY

AATIF SİVAS

SOW F.BAHÇE

ALMEIDA BEŞİKTAŞ

BURAK G.SARAY

DEVRENIN RAKAMLARI

412 Süper Lig’in ilk yarısında 412 gol (1 gol hükmen) atıldı. Maç başına gol ortalaması 2,69 oldu. Haftalık gol ortalaması ise 24,26 olarak gerçekleşti.
34 En fazla gol 9. haftada kaydedildi. Filelerin 34 kez havalandığı haftada maç başına gol ortalaması 3,78 oldu. En az gol (16) ise 7. haftada atıldı.
19İlk yarıda en fazla görülen skor 2-1’di. 19 maç 2-1, 18 maç 2-0, 16 maç 0-0, 14 maç 1-0 ve 12 maç 1-1 bitti.
7 En fazla gol Fenerbahçe-Sivasspor (5-2) ve Gaziantepspor-Ç.Rizespor (2-5) maçlarında atıldı. Bu maçlarda fileler 7’şer kez havalandı.
55 153 maçta 55 kırmızı kart çıktı. Elazığspor ve Kayserispor’dan 6’şar oyuncu ihraç edildi. Kırmızı kart görmeyen tek takım Çaykur Rize oldu.
47 İlk yarıda 47 kez penaltı düdüğü çalındı. Bunlardan 31’i golle sonuçlandı, 16’sı kaçtı. En çok penaltı kullanan takım Sanica Boru Elazığspor (5), aleyhine en çok penaltı verilen takım Gaziantepspor (6) oldu.
358Kasımpaşa ilk yarının en fazla faul yapan (358) takımı olurken, Eskişehirspor 218 kezle en az faul yapan takımdı. İlk yarının en çok faul yapan isminin Kasımpaşa’nın golcü oyuncusu Malki (52) olması dikkat çekti.
11 Trabzonspor’un ilk yarıda tam 11 topu direkten döndü. Bu alanda ilk sırada yer alan Karadeniz ekibini, direkten dönen 9 şutuyla Erciyesspor takip etti.
7İlk yarıda 7 futbolcu kendi kalesine gol attı. Binya, Stankevicius (Gaziantep), Civelli (Bursa), Oboabona (Ç.Rize), Henrique (Trabzon), Uğur (Karabük), Gökhan (Kayseri) kendi ağlarını havalandırdı.
55 Devrenin en hırçın takımı Gençlerbirliği oldu. Kırmızı-siyahlı futbolcular 17 maçta 55 kez sarı, 4 kez kırmızı kart gördü.
30Akhisar Belediyespor ilk yarının en az kart gören takımıydı. İlk devrede başarıyı yakalayan Ege ekibinin oyuncularına 30 sarı, 1 kırmızı kart çıktı.
26Beşiktaş ve Elazığ 26 kişiyle ilk yarıda en fazla oyuncu kullanan takımlar oldu. Galatasaray ve Trabzon’da 25’er, Fenerbahçe’de 23 oyuncu şans buldu. Bursa 20 kişiyle en az oyuncu kullanan takımdı.

USTANIN HİKAYESİ