Süper Lig'de bu sezon 21 takım mücadele ediyor. Her hafta 10 maç oynanıyor ve neredeyse her maçtan sonra yalnızca hakemler konuşuluyor. Haksızlığa uğrayanlar isyan ediyor, haksız puanları ceplerine indirenler kendi canları yanana kadar kulaklarının üstüne yatıyor. Ligimizdeki bu vahim tablo maalesef hiç değişmiyor.
Bir anket şirketi, her takımdan 100'er kişi olmak üzere toplam 2 bin 100 taraftara, "Süper Lig'de maçların adil yönetildiğine inanıyor musunuz" diye sorsa, eminim ki, 'hayır' cevabı verenler yüzde 95'ten aşağı çıkmaz... Soru bana sorulsa benim de cevabım 'hayır' olur...
Uzun yıllardır hakemlerin yetersiz oldukları net bir gerçek ama zaten biz de onlardan her hafta Şampiyonlar Ligi veya Premier Lig ayarında müsabaka yönetmelerini beklemiyoruz. Kabul edilebilir insani hataların, yorum yanlışlarının, her zaman başımızın üstünde yeri var... Derdimiz bunlar değil.
Yapabileceklerine inanıyoruz ve onlardan herkes için adalet istiyoruz...
A takımı lehine verdiğiniz penaltıyı, B takımı lehine de çalmanızı bekliyoruz.
C takımına gösterdiğiniz kırmızı kartı, D takımına da çıkarmanızı istiyoruz.
Bazı büyükleri memnun etmek için sinekten yağ çıkartırken, Anadolu kulüplerinin hakları söz konusu olunca üç maymunu oynamanızı izlemekten yorulduk artık.
Ligin marka değeri sahtekar futbolcular ve berbat hakemler yüzünden yerlerde sürüyor.
Değerini bilmediğimiz ligimiz, maalesef ligden çok 'sirk'e benziyor...
Türkiye'de kollanmaya alışmış bazı büyüklerin son yıllardaki Avrupa kupaları karnesi felaket durumda.
Bir dakika... Adil yönetilen maçları kazanamıyor musunuz yoksa!..
Süper Lig'de 81 hafta sonra lider olan Beşiktaş'ı tebrik ederiz, ancak siyah-beyazlılar lehine ısrarla yapılan bariz hakem hatalarını görmezden gelecek de değiliz...
Sergen Yalçın hocanın, Alanyaspor'a yenildikleri maçtan sonra, "Futbolun ruhuna aykırı, kaldırılsın" dediği VAR, Beşiktaş'ı yeniden var etti resmen...
Antalyaspor maçında Boyd'a çıkmayan kırmızıyı, Denizlispor deplasmanında çalınmayan penaltıyı, Malatyaspor maçında Ghezzal'a gösterilmeyen kırmızıyı, Gaziantep'te verilmeyen penaltıyı, Fenerbahçe derbisinde Josef'e çıkmayan kırmızıyı ve ikinci golden önceki faulü, Kasımpaşa maçında Hadergjonaj'a gösterilen ucuz kırmızıyı daha önce yazmıştık...
Gelin şimdi de Alanyaspor maçından sonra olan bitene bakalım...
13. hafta / Erzurumspor (4-0): Hakem Halil Umut Meler'in maç golsüz devam ederken, Ömer ile Necip arasındaki mücadele için verdiği penaltı yüzde 100 yanlıştı. Ceza sahalarını değiştirin, aynı penaltının Erzurum lehine çalınma şansı sıfırdı.
14. hafta / Ankaragücü (D/0-1): Hakem Halis Özkahya golden önce avantaj kuralını hatalı uyguladı. Beşiktaş lehine verdiği serbest vuruş, skoru belirleyen golle sonuçlandı.
15. hafta / Sivasspor (3-0): İlk golden önce top bariz şekilde taç çizgisinden dışarı çıkmıştı ancak hakem Arda Kardeşler ve VAR hakemi Koray Gençerler iptal kararı veremedi. Hatta pozisyon için Sergen Yalçın bile maçtan sonra "Ben de çıktı gördüm" dedi.
16. hafta Kayserispor (D/0-2): Lopes-N'Koudou pozisyonunda penaltıyı Fırat Aydınus verdi, VAR hakemi Cüneyt Çakır izleme tavsiyesinde bulunmadı. Oysa 10 hakemden beşinin penaltı, beşinin devam kararı vereceği türden bir pozisyondu. Aydınus'un ekran başına çağrılması ve pozisyonu izledikten sonra kesin bir kanaate varması daha doğru olurdu.
Lopes-N'Sakala pozisyonunda ise Fırat Aydınus çok iyi bir yerdeydi ve oyunu devam ettirdi. VAR protokolü açısından skandal bir hata söz konusu olmadığına göre Cüneyt Çakır'ın pozisyona hiç karışmaması gerekiyordu. Ancak Çakır olmayan penaltıyı üstelik hiç görevi değilken resmen uydurdu, Aydınus'u da tuzağa düşürdü. Adalet bir kez daha yerle bir oldu...
Aynı Aydınus ve Çakır maç golsüz devam ederken, Welinton'un Henrique'ye yaptığı penaltıyı ise görmezden geldi. Welinton top için hiçbir mücadeleye girmeden, üstelik kollarını da açarak topla oynamak isteyen rakibinin yolunu kesti. Tüm vücudunu orantısız şekilde kullanarak yaptığı engelleme açık bir faüldü ve penaltıyı gerektiriyordu ama sahada veya VAR'da o penaltıyı verecek adil hakemler yoktu.
Lafı hiç dolandırmadan net olarak ifade etmek lazım... Beşiktaş lehine verilen penaltıların, Kayserispor lehine çalınması asla mümkün değildi. Ancak Welinton-Henrique pozisyonu, Kayserispor ceza alanında yaşansa hiç şüphe yok ki Beşiktaş'a bir penaltı daha verilirdi.
Hakemler; Erzurum, Ankaragücü, Sivas ve Kayseri maçlarında Beşiktaş lehine bariz hatalar yapmaya devam etmişlerdir. Sergen Yalçın'ın beğenmediği VAR, lig sonuncusu Kayserispor'a karşı tek gollük pozisyon üretemeyen Beşiktaş'ı lider yapmıştır.
Hakemler ve VAR hakemleri, gerektiğinde haksız biçimde devreye girerek, gerektiğinde ise aleyhe pozisyonları görmezden gelerek defterini dürmüştür rakiplerin.
Beşiktaş nereye kadar el üstünde tutulacak bilmiyorum ama Süper Lig'de 2020-2021 sezonuna bir türlü isim bulamayan TFF'ye çok geç olmadan bir öneride bulunmak isterim...
Sezonun ismi; Sergen Yalçın sezonu olsun bence...
Kendisi ne de olsa işine gelmeyince VAR'a karşı çıkan, işine gelince gıkı çıkmayan bir efsane!...