İrfan Can merkeze, Mert Hakan tribüne

Fenerbahçe Yönetimi, Vitor Pereira ile yolları ayırdıktan tam 23 gün sonra İsmail Kartal'ı göreve getirdi. Oysa Joachim Löw veya onun çapındaki bir teknik direktörün böyle bir takıma sezon ortasında gelmeyi kabul etmeyeceği çok netti ama tam 23 gün kaybedildi. Löw ile daha önce temas kurulsa çok farklı bir yol haritası çizilir, Pereira sonrası İsmail Kartal hemen işbaşı yapabilirdi.

Son 23 günde çok şey buharlaştı... Şaka gibi ama 1 saat 9 kişi oynayan Karagümrük'ü yenemedi Fenerbahçe! Bu maçtaki oyun ve takımın ruh hali, dibin dibiydi bence. Son 25-30 yılda daha kötü, daha kimliksiz ve daha boş vermiş bir Fenerbahçe izlediğimi hatırlamıyorum.

İkinci olarak tribünlerin sabrı taştı... Başkan Ali Koç ve yönetimi her maçta haklı olarak istifaya çağrıldı.

Obradovic, "En son umutlar ölür" demişti ama Başkan Koç yönetimindeki 3.5 yılda bırakın kupaları, şampiyonlukları falan geleceğe dair elde umut bile kalmadı...

Fenerbahçe taraftarı yıllardır tükenmişlik sendromu yaşıyor. Ne bugünden, ne de yarından umutlular. Her sezon başı yeni transferlerle geleceğe ümitle bakıp, sonra kafa üstü yere çakılıyorlar. Her sene aynı hikaye, aynı senaryo, aynı sahne...

Fenerbahçe, Adana Demir yenilgisiyle yüzde 1 falan olan şampiyonluk umudunu da tamamen tüketti. Bu saatten sonra hedefler, lig ikinciliği ve Ziraat Türkiye Kupası olabilir sadece.

Peki ateşten gömlek giyen İsmail Kartal, Fenerbahçe'yi bu hedeflere taşıyabilir mi?

Bana göre hiç kolay değil ama yanlışlarda ısrar etmezse yine de şansı olduğunu düşünüyorum. Bu çerçevede İsmail hocaya bazı tavsiyelerde bulunmak isterim...

1- İsmail Kartal her şeyden önce en kısa sürede ideal 11'ini belirlemeli ve mutlaka ısrar etmeli. Phillip Cocu, Ersun Yanal, Erol Bulut ve Vitor Pereira'nın en büyük hatası kadroyü sürekli değiştirip, kendi ayaklarına ateş etmeleriydi.

2- İsmail hocanın genelde kullandığı oyun formatı 4-2-3-1. Bu dizilişi değiştirmemesini öneriyorum. Altay dönene kadar Berke mecburen devam edecek zaten. Savunma hattı da Osayi-Kim-Attila-Novak dörtlüsünden oluşmalı ve mecburiyet dışında hiç değişmemeli.

3- Savunmanın önünde görev yapacak ikili mutlaka çift yönlü orta sahalar olmalı. Fenerbahçe bu anlamda çok iyi iki merkez orta sahaya sahip. Bu oyuncular İrfan Can Kahveci ve Miguel Crespo... İrfan Can'ın sağ kanatta başarılı olma şansı sıfır. Asla oranın oyuncusu değil ve hiçbir zaman orada düzenli oynamadı. Gençlerbirliği'nde merkezde parladı, Başakşehir'de yine merkezde kendini kanıtladı. Crespo da yetenekleri ve enerjisiyle ideal bir 8 numara. İrfan Can'la iyi bir ikili olacaklarına inanıyorum... Sosa, Gustavo ve Zajc orta alandaki alternatif isimlerdir.

4- Mert Hakan Yandaş geride kalan 1.5 yılda hayal kırıklığından başka bir şey vermedi ve hep tartışıldı. Yetenekli olduğunu kesinlikle düşünmüyorum, Fenerbahçe seviyesinde olduğuna da inanmıyorum. Mert Hakan bu haliyle bırakın 11'de olmayı, kadroda yer almayı bile hak etmiyor. Uzun süre kadro yüzü görmemeli ve kafasını iyice toplamalı. Hangi kulüpte olduğunu, sahada neler yaptığını ve neleri yapamadığını iyice kavramalı. Belki o zaman beyaz bir sayfa açabilir... İsmail Kartal, kredisini tüketen Mert Hakan'ı bu aşamada defterden silmeli.

5- Enner Valencia yetenekleri son derece sınırlı bir hücum oyuncusu. Benim gözümde tipik bir B sınıfı forvet. Asla merkez santrfor değil. Verimli olabileceği tek pozisyon üçlünün solu. İsmail Kartal hoca, Valencia'yı ya Moussa Sow gibi sol forvette kullanmalı ya da kulübeye çekmeli. Santrforda Mergim Berisha düzenli oynamalı. Yedeği de Serdar Dursun olmalı.

6- İsmail hoca sağ kanatta mutlaka Ferdi'yi tercih etmeli. Rossi tıpkı Mert Hakan gibi bu haliyle Fenerbahçe'de oynayacak seviyede değil. Premier Lig'de bu kadar çok ve basit top kaybeden hücum oyuncularını 4-5 maçtan sonra rezerv takıma gönderiyorlar. Sonra da oynayabileceği bir kulübe. Rossi kaliteli fakat fizik güç seviyesi tam bir felaket... Ya Avrupa'da oynadığının farkına varır ya da MLS'e geri döner.

7- İsmail hoca, Mesut Özil'i merkeze alarak oyunu onun etrafına kurmalı. Mesut fizik olarak yeterli değil ama yetenekleri de tartışılmaz. Saha içi liderliğini alırsa farklı bir boyuta geçebilir. Daha önemlisi Mesut'un etrafındaki herkesin fiziksel açıdan üst seviyede olması şart. Mesut tıpkı Alex gibi çok koşmak zorunda kalmazsa yeteneklerini daha verimli biçimde sergileyebilir. Mesut başarılı olamazsa, 10 numara pozisyonunda alternatif olarak Pelkas'a görev verilmeli.

İsmail Kartal hocadan tecrübeyle sabit olan bu tavsiyelerimi dikkate almasını rica ediyor, kendisine gönülden başarılar diliyorum...

*****

Çirkinlikte kimse sizin elinize su dökemez

Ekranların "en sevimsiz ve en lüzumsuz ikilisi" geçtiğimiz günlerde Beşiktaş Teknik Sorumlusu Önder Karaveli için ahlak dışı yorumlarda bulunmuştu. Ancak bu tipler, Beşiktaş'tan hak ettikleri sertlikte bir yanıt almalarına rağmen hız kesmediler ve bu kez de genç yetenek Emirhan İlkhan'a "çirkin" göndermesi yaptılar.

Dünyadaki tek "spor programı" olarak kalsa bile, bir dakika dahi izlemeyeceğim bir absürtlük abidesinden bahsediyorum. Gerçekten merak ediyorum, bu programın memlekete ne faydası var? Bugüne kadar binlerce saat yayın yaptılar, peki hangi işe yaradılar? Futbolda, sporda yeni bir fikri, farklı bir düşünceyi gündeme getirdiklerine hiç şahit oldunuz mu? Onlarca rezillikten başka aklınızda kalan bir icraatları var mı?

Hakikaten, ona buna sataşmaktan, saçma sapan ithamlarda bulunmaktan başka ne işe yarıyorsunuz siz kardeşim!

Önce herkesin takdir ettiği, pırıl pırıl bir hocayı dilinize doladınız...

Hemen ardından henüz 17 yaşında olan saf yetenek bir yıldız adayına abuk sabuk göndermelerde bulundunuz...

Çirkin arıyorsanız eğer her fırsatta aynaya veya birbirinize bakabilirsiniz.

Zira siz, çirkinlikte eline su dökülmeyecek tiplersiniz...