Galatasaray'ın 3 Haziran'da Bursa'da 3-2 kazandığı Ziraat Türkiye Kupası finalinin devamı gibi başladı Osmanlı Stadı'ndaki TFF Süper Kupa kapışması... Sahadaki oyuncuların 13-14'ü daha topa ayağını değmeden Bursaspor çok net bir fırsat kaçırırken, Muslera ne kadar değerli bir kaleci olduğunu bir kez daha ispatladı. Önce Bakambu'ya ardından inanılmaz biçimde Ozan'a gol şansı tanımadı.
Melo'yu Ankara'ya götürmeyen Hamza Hamzaoğlu, Semih ve Hamit'in yokluğunda Hakan Balta ve Bilal'e forma verdi. Ertuğrul Sağlam ise kadro dışı bıraktığı Volkan Şen'in yerine joker adam Ozan'ı sağ kanatta görevlendirdi. Sakat olan yeni transfer Necid'in yerine de Bakambu'ya en uçta şans tanıdı.
Bursaspor 15. dakikaya kadar oyuna hükmeden taraftı fakat Bakambu, Fernandao gibi ön alanda topu saklayamadığı ve takımına duran top şansları kazandıramadığı için Galatasaray oyunu dengeledi. 20. dakika dolarken Sneijder'in şutunu müthiş çıkaran Mert hemen ardından Yasin'in vuruşunda çaresiz kalınca Galatasaray beklenmedik şekilde öne geçmeyi de başardı. Bu pozisyonda geri koşmakta geciken Josue ve hamlesiz kalan savunmanın ortak hatası ağır bir fatura olarak tabelaya yansıdı...
Hamit-Melo'nun yokluğunda, tartışılan transfer Bilal'in sergileyeceği performans, Galatasaraylılar adına maçın en çok merak edilen konularından biriydi. Selçuk'la uyum sağlayan Bilal özellikle defansif anlamda takımına katkı yaptı, Bursaspor'un en etkili ve yetenekli ismi Josue'yi de ilk yarıda presle sürekli geriye doğru itti. Josue'nin kanatlara ve Bakambu'ya yaptığı servislerin yanı sıra Emre Taşdemir'in bindirmeleri de kesilince oyunun hakimiyeti önemli ölçüde Galatasaray'a geçti...
Ertuğrul Sağlam devrede oyuncu değiştirmedi. Oyuncuların yerlerinde de bir değişiklik yapmadı ama Josue'nin kıpırdanarak Bilal'in markajından kurtulması Bursaspor'u yeniden hareketlendirdi. Bakambu ve Josue'nin gole yaklaştıkları pozisyonların ardından Hamza Hamzaoğlu da sahanın en etkisiz ve isteksiz ismi Burak'ı kenara alarak, Podolski'yi merkeze monte etti.
Emre Çolak hamlesinin amacı, Selçuk ve Bilal'in üstündeki yükü azaltmaktı ama Hamzaoğlu bu düşüncesinde başarılı olamadı. İlk hamlesini Ozan İpek'le yapan Ertuğrul Sağlam ise Podolski'nin boşalttığı kanadı kullanmak için yeni transfer Advincula'yı da sahaya sürdü ve Ozan Tufan'ı gerçek yeri orta alana çekti...
Bursaspor topa daha fazla sahip olmayı sürdürdü fakat son 15'te birkaç kez Bakambu'nun kendi yarı alanının ortalarından Ozan İpek'e uzun toplar attığına şahit olduk. Bu görüntü yedek kulübesinde bir forveti daha olmayan Sağlam'ın çaresizliğini adeta gözler önüne seriyordu. Necid sahada olsa Bursaspor çok daha fazla pozisyon üretebilir, golü de bulabilirdi...
Melo'suz, Hamit'siz, Semih'siz kazanarak Süper Kupa'yı da müzesine taşıyan Galatasaray'ı ve Hamza Hoca'yı tebrik etmeliyiz, fakat genel görüntünün iyi olmadığını da belirtmeliyiz. Oynanan futbol, defansta yapılan hatalar gelecek için kötü sinyaller veriyor. Burak ve Sneijder'in oyundan çıkarken sergiledikleri tavırlar ile Emre Çolak'ın kırmızısı da disiplin sorunlarını gözler önüne seriyor. Özetle Hamzaoğlu'nu yine zor ve sancılı bir sezon bekliyor...