Galatasaray’ın hocası, Amrabat kenarda otururken, kariyeri boyunca sadece sağ bek oynayan Sabri’ye Gaziantep’te sol kanatta görev verdi. Beşiktaş’ın teknik patronu ise Trabzon’da stoper özelliği hiç olmayan Necip’i savunmanın ortasında görevlendirdi, büyük umutlarla alınan Pedro Franco’yu düşünmedi
Süper Lig’de 2013-2014 sezonunun ikinci yarısı sürprizlerle başladı. Zirve takipçileri Galatasaray, Kasımpaşa ve Beşiktaş haftayı 2’şer puan kayıpla kapatırken, Sivas-spor evinde Kayserispor’u farklı yenerek potaya girmeyi başardı.
Haftaya damgasını vuran gelişme, lider Fenerbahçe’nin, Torku Konyaspor’u zor da olsa yenerek takipçileriyle puan farkını biraz daha açmasıydı. Ancak Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini ve Beşiktaş’ın hocası Slaven Bilic’in tercihleri de dikkat çekiciydi...
Mancini tıpkı sarı-kırmızılı yönetim gibi geldiği günden bu yana, “Yabancı oyuncu serbest olmalı” diyor. Bilic de konu ne zaman açılsa sınırlamadan yana olmadığını ifade ediyor. Tablo böyle ama iki teknik adamın söylemleri ile icraatları birbirine uymuyor...
Ziraat Türkiye Kupası’ndaki Tokat, Antalya ve Elazığ maçlarında 90’ar dakika oynattığı Riera’yı İstanbul’da bırakan Mancini, Gaziantep’te Amrabat’ı yedek soyundururken, Sabri’ye orta sahanın solunda görev verdi! Kariyeri boyunca sağ bek oynayan sıfır sol ayaklı Sabri, karşısında Serdar Özbayraktar değil de Messi varmış gibi solda görevlendirildi. Gaziantep’te kaptanlığı da elinden alınan Sabri maç boyunca doğal olarak hiçbir etkinlik gösteremedi. 7 kez top kaybetti, sadece 2 orta yaptı, 2’si de isabetsizdi.
Evet, Malaga’ya kiralanan Amrabat tıpkı Riera gibi gözden çıkarılmış olabilir fakat kadrodaysa oynamalıdır. Amrabat ile Sabri’yi sol kanat terazisine koyduğunuzda hangisi ağır basmaktadır? Melo’nun stoperde oynatılarak orta sahadaki düzenin alt üst edilmesi, sistemin sürekli değişmesi de Mancini’nin hanesine eksi olarak yazılmış, 2 puanlık kayıpta başrolü oynamıştır.
Yanal zor virajda
Slaven Bilic’in, Trabzon deplasmanında Pedro Franco’yu yedek soyundurup, Necip Uysal’a stoperde görev vermesine ne demeli peki! Büyük umutlarla alınan Franco, Toraman kadro dışı, Sivok sakatken dahi yedek kalıyor ve Necip savunmanın ortasında oynuyorsa, “yabancı serbest olsun” söylemleriniz biraz komik olmuyor mu? Bilic hatasını ancak 62. dakikada anladı ve Necip ile Franco’yu değiştirdi. Beşiktaş da ancak son yarım saatte oyuna ortak olabildi.
Torku Konya’yı iki stoperinin attığı gollerle yenen Fenerbahçe zirvede biraz daha rahatladı. Sarı-lacivertli takımın mücadelesi iyi, kazanma isteği de yüksekti ancak futbolu gelecek haftalar için alarm verdi.
Açık söyleyelim, Cristian-Meireles ikilisi böyle oynamaya devam edecekse 10 puanlık farka rağmen Fenerbahçe’nin her maçı korku filmi gibi geçer. Mehmet Topal’ın sırtındaki yük her geçen hafta artar ve kaçınılmaz olarak sakatlıklar başlar. Ersun Yanal orta sahadaki bu sıkıntıya çözüm bulmak zorunda. Adeta unutulan Holmen ve Salih’in takımın içine girmesi, Mehmet Topuz’un daha fazla şans bulması gerekiyor sanırım. Ayrıca transfer devam ettiğine göre Veysel Sarı’nın hem maliyeti hem de kalitesiyle Fenerbahçe için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum.
Dany Nounkeu, Albert Riera ve Nordin Amrabat... Riera 2 yılda 2 şampiyonluk yaşadı. Dany ve Amrabat da ilk yıllarında şampiyonluk kupasını kaldırdı...
Riera ile Dany, Fatih Terim döneminin bankolarıydı. Amrabat da Terim’in önemli hücum kozları arasında yer alıyordu.
Terim gitti, Mancini geldi ve Galatasaray’da taşlar yerinden oynadı. Manchester City’yi çalıştırdığı 3 sezonda Arap sermayesinin önüne koyduğu devasa bütçelerle Edin Dzeko, Kun Agüero, David Silva, Yaya Toure, Samir Nasri ve Mario Balotelli gibi dünya çapında yıldızları transfer eden İtalyan teknik adam, sarı-kırmızılı takımı kafasındaki kalıba sokmak için transferi yine en etkili yol olarak görüyor.
Mancini’nin A2’den, İbrahim Coşkun ve Emre Can Coşkun gibi genç yeteneklere profesyonel sözleşme imzalatarak kadroya dahil etmesini takdir ediyoruz ancak transfer şımarıklığını ve elindeki önemli oyuncuları değersizleştirme gayretini anlamakta zorluk çekiyoruz.
Galatasaray geçen sezon Süper Lig’de şampiyon olup, Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final oynarken Dany tamamı ilk 11’de olmak üzere 34 maçta forma giymişti. Kamerunlu stoper ligde 24, Avrupa arenasında ise 9 maçta görev yapmıştı. Riera 35 maçta 11’de sahaya çıktı. Amrabat ise 17’si 11’de olmak üzere toplam 43 maçta sarı-kırmızılı formayı terletti.
Mayıs 2013’te şampiyonluk kupasıyla poz veren, Türk Telekom Arena’daki görkemli törende isimleri coşkuyla anons edilen Dany, Riera ve Amrabat 8 ayda futbolu mu unuttu? Elbette hayır. Özgüvenleri ellerinden alınarak, değersizleştirildikleri için bir çırpıda kapının önüne koyuldular, hepsi bu...
Transferde her zaman daha iyisi vardır. Ronaldo’yu alsanız, “Acaba Messi’yi mi alsaydık” diye düşünebilirsiniz! Ancak önemli olan milyon euroları etrafa savurmak değil, eldeki oyuncuların değerlerini yükseltmektir. Alex Ferguson, Arsene Wenger, Pep Guardiola ve Jürgen Klopp’un vitrine çıkardığı yıldızlar bugün Avrupa’yı sallıyor. Mancini ise geçmişte yaptığı gibi sadece transfer diyor...
Temposu, kazanma isteği ve kalitesi sürekli yükselen Timsah, kupada mağlup ettiği Eskişehirspor’a ligde de şans tanımadı. Yeni transfer Fernandao’nun katkısıyla hücum etkinliği biraz daha artan yeşil-beyazlılar iyi futbolunun karşılığını 3 puanla aldı.
HAFTANIN PORTRESİ - MEDUNJANIN / Gaziantepspor
G.Antep’in, G.Saray karşısındaki en başarılı ismiydi. Orta sahada yüzde 90 pas isabetiyle oynadı, 11 kez top çaldı, yaptığı 2 ortada da isabet sağladı. Soğukkanlılığı, temiz futbolu ve liderlik özellikleriyle haklı alkışları toplamayı başardı.
HAFTANIN HOCASI - OKAN BURUK / S.B.ELAZIĞSPOR
Kupadaki Galatasaray galibiyetinin ardından ligde Akhisar’ı da mağlup eden Elazığspor çıtayı biraz daha yükseltti. Bordo-beyazlı takım ilk dakikadan son düdüğe kadar kazanma isteğiyle mücadele ederken, Okan Buruk’ın hücum karakterli futbol anlayışı kendini biraz daha gösterdi.
HAFTANIN?HAKEMİ - İLKER?MERAL / GAZİANTEP-GALATASARAY
Haftanın ilk 11'i: