Malumunuz Fenerbahçe'de gündemin birinci sırasında teknik direktör konusu var. Başkan Ali Koç cumartesi gerçekleşen mali genel kurulda yeni teknik direktörün ismini açıklamadı ama tarifini verdi:
"Türkiye'yi hiç bilmeyen, Türkiye'de hiç çalışmamış bir hocayla yeni sezona başlamamızın çok büyük risk taşıdığına karar verdik. Türkiye'yi iyi bilen yabancı sayısı 3'ü geçmiyor. Türkiye'yi ve ligi bilen, burada yıllarca hocalık yapmış hoca dediğiniz da zaman sayı 4'ü geçmiyor. Camiayı bilen hizmet etmiş o ruhu aşılayacak 2 Türk hoca çıkıyor karşımıza..."
Başkanlık koltuğunda 5 yılı geride bırakan Ali Koç, büyük beklentilerin aksine Süper Lig'de şampiyonluk yüzü göremedi. Koç'un elinde Jorge Jesus imzalı Ziraat Türkiye Kupası var sadece.
Bu kupayı hiç de hafife almamak lazım zira Ali Koç'a ciddi şekilde nefes aldırdı. Tam 9 yıl sonra gelen bir kupa, hiç hafife alınır mı!
Şampiyonluğu Galatasaray'a hediye eden Fenerbahçe kupayı da Başakşehir'e kaptırsaydı muhtemelen Ali Koç istifa ederek kulübü olağanüstü genel kurula götürürdü. Neyse ki finalde işler yolunda gitti, 10 yıllık kupa hasreti bitti ve sezonun sonunda nihayet yüzler güldü...
Kupa finalinden sonra Jesus'la vedalaşan Başkan Koç'un fikirleri değişmezse yeni teknik patron Türk olacak.
Aykut Kocaman'a ihtimal vermiyorum. Geçmişte yaşananlar bu ihtimali tamamen ortadan kaldırıyor.
Yerli hoca olarak geriye İsmail Kartal, Volkan Demirel ve Emre Belözoğlu kalıyor. Belözoğlu, Başakşehir'de devam edecek, o da mümkün görünmüyor.
İsmail Kartal boşta, göreve hazır ve teklif bekliyor.
Deprem felaketi sırasında ortaya koyduğu liderlik ve mücadele ruhuyla herkesin alkışını toplayan Volkan Demirel ise Hatayspor'da yoluna devam etmeyi planlasa da Fenerbahçe'den gelecek olası teklife 'hayır' diyecek durumda değil. Aklı ve vicdanı başka şeyler söylese de kalbine söz dinletemez, Hatay ile helalleşir, koşarak gelir...
Mevcut tablo özetle böyle ve yönetim kurulunun en geç 10 gün içinde yeni teknik direktörü açıklaması bekleniyor.
Şimdi gelin son 10 yılda yapılan teknik direktör seçimlerine ve sonuçlarına bir bakalım...
Fenerbahçe en son 2013-14 sezonunda Ersun Yanal yönetiminde şampiyon olmuştu.
2014-15 sezonuna İsmail Kartal başladı, lig 2. sırada bitirildi.
2015-16'ya Vitor Pereira başladı, sezon yine 2. sırada kapatıldı.
2016-17'ye Dick Advocaat başladı, Hollandalı hoca lig 3. sırada noktaladı.
2017-18'de takımın başında Aykut Kocaman vardı ve lig yine 2. basamakta bitirildi.
Mayıs 2018'de Aziz Yıldırım'ın yerine Ali Koç başkanlık koltuğuna oturdu. Koç'un ilk teknik direktörü olan Phillip Cocu sadece 15 maça çıkabildi. Cocu'nun yardımcısı Erwin Koeman 9 maç görevde kaldı ve kabus gibi geçen sezon Ersun Yanal idaresinde 6. sırada kapatıldı.
2019-20 sezonuna Ersun Yanal başladı fakat sonunu getiremedi. Fenerbahçe, Tahir Karapınar yönetiminde sezonu 7. sırada noktaladı. Sarı-lacivertli takım üst üste ikinci sezon Avrupa dışında kalıyordu.
2020-21 sezonuna Erol Bulut başladı ama o da yarı yolda kaldı. Bulut'un yerine son virajda göreve getirilen Emre Belözoğlu ligi 3. sırada bitirdi. Kadıköy'deki Sivas yenilgisi olmasaydı Belözoğlu belki de şampiyonluğa ulaşacaktı.
2021-22 sezonu öncesinde herkes dünyaca ünlü bir teknik direktör beklerken şapkadan Vitor Pereira çıktı! Başkan Ali Koç'un hiç beklenmedik biçimde görevi teslim ettiği Pereira da ligin sonunu göremedi. Sezonu bitirme görevini İsmail Kartal yerine getirdi ve lig 2. basamakta kapatıldı.
2022-23 sezonunda nihayet dünyaca ünlü bir teknik adam göreve getirildi. Jorge Jesus yönetimindeki Fenerbahçe sezon başında herkesin alkışını toplasa da Dünya Kupası'ndan sonra adeta duvara tosladı, puzzle misali dağıldı. Jesus'un veda hediyesi Türkiye Kupası oldu ve gönüller az da olsa huzur buldu.
Başkan Ali Koç'un 5 yıldaki teknik direktör tercihleri sırasıyla Phillip Cocu, Ersun Yanal, Erol Bulut, Vitor Pereira ve Jorge Jesus oldu. Geçici görev yapanlarla birlikte Koç toplam 9 teknik adamla çalıştı. 5 sezon ve 9 teknik adamın neticesi olarak elde bir adet Ziraat Türkiye Kupası'ndan başka bir şey bulunmuyor. Yerli-yabancı onlarca transfer, harcanan yüz milyon eurolar, yaşanan üzüntüler, acılar, hem sahada hem tribünde kaybedilen büyük takım kimliği, bunların hepsi Ali Koç'un eseri...
Ali Koç'un çabasından, iyi niyetinden, mücadelesinden, kulübe aktardığı inanılmaz kaynaklardan kimsenin şüphesi yok ama 5 yılın bilançosu ağır bir travmaysa eğer şapkayı önünüze koyup düşünmek zorundasınız. Rakiplerin kural dışı yarışma metotları, TFF, hakemler, medya, eski başkanlar vs derken, aynaya bakmayı da, hatalardan ders çıkarmayı da bilmelisiniz.
Başkan Ali Koç belki de görevdeki son yılını yaşıyor. Mayıs 2024'te aday olursa yeniden seçilmek için öncesinde şampiyonluğa ulaşmak zorunda. Şampiyonluk gelmezse çok büyük ihtimalle aday olmaz, olsa da zaten kazanamaz...
Koç'un 5 yıldaki tercihlerine bakan hiç kimse son sezonda Luciano Spalletti, Antonio Conte, Julian Nagelsmann, Joachim Löw falan beklemiyor. Hal böyleyken Başkan Koç mali kongrede tarifini yaptığı gibi fazla vakit kaybetmeden İsmail Kartal veya Volkan Demirel'i göreve getirmelidir.
Phillip Cocu ve Vitor Pereira gibi ikinci sınıf hocalar çalışabiliyorsa Fenerbahçe'de, İsmail Kartal veya Volkan Demirel de çok rahatlıkla görev yapabilir.
Siz yeter ki bir kez olsun doğru ve kaliteli kadroyu oluşturun, 500 bin euro etmeyecek adamlara 5-6 milyon eurolar saçmayın ve gerisini Kartal veya Demirel'e bırakın...