12.09.2022 - 08:10 | Son Güncellenme:
Kasımpaşa, Spor Toto Süper Lig'in 6'ncı haftasında Galatasaray'la karşı karşıya geldi. Heyecan dolu müsabaka konun takımın 3-2'lik zaferiyle sona erdi. Sarı-kırmızılıların oyununu ve 90 dakikalık maçı spor yazarları kaleme aldı.
İşte Kasımpaşa - Galatasaray maçının ardından yapılan değerlendirmeler...
KEREM VARSA HER ŞEY TAMAM / ŞANSAL BÜYÜKA
Galatasaray bir başladı, Kasımpaşa’nın sağ savunmasında Hadergjonaj, sol savunmasında Quannes perişan oldu. Özellile Yunus Akgün’ün bindirmeleri, Gomis’in hareketli oyunu, solda ve ön bölgenin her yerinde Kerem’in hızı, Galatasaray adına erken bir golün habercisi gibiydi. Nitekim gol geldi. Ama gol; arayan Galatasaray’dan değil, gol yememek için çırpınan Kasımpaşa’dan geldi.
Galatasaray’da alışkanlık oldu; gol ararken kalesinde golü görüyor. Oliveira’nın bir şutu mutlaka direkten dönüyor. En önemlisi; her maçta savunmasında hiç hesapta olmayan bireysel bir yanlıştan golü yiyor. Bu defa yanlışı Emin Bayram yaptı. Zamanlama hatasından boşa çıkınca Bahoken bu ikramı geri çevirmedi.
'KEREM İYİYSE G.SARAY'DA ÇOK ŞEY DEĞİŞİR'
Kerem’in maçta iki gol atması kendisi ve takım adına en önemli kazanımdı. Bundan sonra muhtemelen üstündeki ağır baskıdan kurtulacaktır. Topla sürekli oynayıp kaybedeceğine, tepki çekeceğine, savunma arkasına deparlarını atıp, eski üretken kimliğine bürünebilir. Kerem varsa, Kerem iyiyse, Galatasaray’da çok şey değişir. Kerem; Kasımpaşa maçında geri dönüşün işaret fişeklerini attı.
Bir başka farklı görüntü Torreira’dan geldi. Sadece top kesmekle kalmadı, kestiği topları, Kasımpaşa savunmasının boşluklarına ve arkasına çok iyi attı.
Şu görüntü ile Sergio Oliviera, Galatasaray’ın saha içindeki futbol aklı olacak gibi duruyor. Biraz daha öne çıkıp oynamaya başladıktan sonra oyuna ve takıma katkısı gözle görülür biçimde arttı. Ancaaakk; Barcelona‘daki Yusuf Demir etkisini, Galatasaraylı Yusuf Demir‘de görürsek, yaşa-başa bakmaz, Yusuf, bu takımın patronu olur.
'AHMET ENGİN'E HAYRET ETTİM'
Kasımpaşa nerede diyorsanız, sahada yok ki, yazıda olsun. Kasımpaşa’da gelenler-gidenler dengesi, gidenler lehine ağır biçimde bozulmuş. Hele Ahmet Engin’e hayret ettim. Bu devirde bir futbolcu bu kadar kendine oynar mı? İlk yarının 1-1 bitmesi, Kasımpaşa’nın marifeti değil, Galatasaray’ın hovardalığıydı.
Galatasaray’da bu kadar transfer bolluğunda, bu kadar futbolcu çokluğunda en büyük eksik; savunma güvenliğinin yetersizliği olarak görünüyor. Kafayı vurduruyorlar, şut atılmasına izin veriyorlar, rakibi arkaya kaçırıyorlar. Görünen o ki, bu sezon Galatasaray’da “yiyenler ile atanlar” yarışacak gibi... Neyse ki, Galatasaray’ın müthiş bir hücum zenginliği var.
'RASHICA BAYAĞI ETKİLİ İŞLER YAPTI'
Icardi geldi, Seferovic bekliyor, Gomis çok iyi oynuyor. Yunus Akgün öyle... Bu maçla birlikte Kerem ortaya çıktı. Kısa süre oyunda kalan Rashica bayağı etkili işler yaptı. Galatasaray kazandı, daha da farklı kazanırdı. Sadece maçı kazanmadı, belki de maçtan daha önemlisi Kerem Aktürkoğlu‘nu kazandı. Galatasaraylı şunu unutmasın; Kerem varsa her şey tamam...
YENİ G.SARAY KEYİF VERİYOR / OSMAN ŞENHER
Her geçen hafta Okan Buruk’un talebeleri üstüne koyarak geliyor. Her şeyden önce futbolcuların arasındaki bağ mükemmel. Bu da zaten sahaya yansıyor. Gomis, Mertens harika abilik yapıyorlar. Bu da Galatasaray’ı başarıya götürecek en büyük etken.
Kasımpaşa sarı-kırmızılılara ters gelen bir takım. Buna ve ilk golü yemesine rağmen, hiç panik yapmadan 4 dakika sonra Yunus’un muhteşem pası, Gomis’in sol ayakla harika vuruşu beraberliği getirdi. O ana kadar Kerem ile, Gomis ile, Yunus ile konuk ekibin kaçırdığı bir çok gol pozisyonu var. Sahadaki futbolculara bakıyorsunuz tüm futbolcular gayretli, kazanmayı istiyorlar. Bilhassa Okan hocanın futbol felsefesi, ofansif oyundan yana ve öğrencilerini bu sistemde oynatmak istiyor. Kısmen de olsa şu ana kadar başarılı. Galatasaray’ın yediği ilk gole bakıyorsun Emin’in orada bir anlık dalgınlığı lacivert-beyazlılara gol imkanı tanıdı. Emin’in golde hatası var ama dün gece çok başarılı bir maç çıkardı. Hamleleri, ikili mücadeleleriyle hep ayakta kaldı. Yenen ikinci goldeyse yine defansif hata. Her neyse bunlar zamanla aşılacak.
'ERTUĞRUL EN AZ ALTI TANE YÜZDE YÜZLÜK KURTARIŞ YAPTI'
Galatasaray’ın Kerem ile bulduğu iki gol de muhteşemdi. Oliveira’nın santimle verdiği pasa Kerem’in vuruşu, üçüncü goldeyse yine Kerem’in ceza sahası dışından harika gol vuruşu kendisi adına da hem moral oldu, hem de takımının üçüncü golünü attı. Kasımpaşa kalecisi Ertuğrul dün gece kalesinde devleşti. Evet ufak tefek hatalar yaptı ama en az altı yüzde yüzlük kurtarış yaptı.
'GOMIS YAŞI KAÇ OLURSA OLSUN BÜYÜK GOLCÜ'
Sacha Boey, sağ çizgide hayatının futbolunu oynuyor. Bitmez tükenmez enerjisi, temposu, takımına çok büyük katkı veriyor. Yunus ilk golün pasını verdi, iyi günündeydi. Oliveira, gol şansını kıramıyor. Geçen hafta olduğu gibi yine mükemmel vuruşu direkten döndü. Torreira sahada basmadık yer bırakmıyor. Sadece rakip ataklarda değil, ayağındaki topu mükemmel kullanıyor. Forvetteki arkadaşlarına iki gol pası verdi. Gomis yaşı kaç olursa olsun büyük golcü.
Cim Bom’un tek sıkıntısı sol tarafta. Okan hoca Kerem’i merkeze alıyor, o da golleri buluyor. Ama o sol koridorda Van Aanholt, Sacha Boey gibi çıkıp etkili olamıyor. Sonuçta her iki takımı da kutlarız. Kasımpaşa da Galatasaray da çok iyi oynadılar. Maçta heyecan vardı, goller vardı.
KEREM'İN PATLAMASI - ERMAN ÖZGÜR (FANATİK)
Galatasaray'ın hücum iştahına zaman zaman da olsa Kasımpaşa da ayak uydurunca orta sahaların kaybolduğu bol pozisyonlu bir ilk yarı izledik. Özellikle Yunus'un kabına sığmadığı Galatasaray'da Gomis, Oliviera, Kerem biraz dikkatli olsa 4-5 gollü bir devre oynaması normal kabul edilebilirdi. Kasımpaşa'nın çok güzel kanat organizasyonunda Ben Ouanes'in ortasında Bahoken ile buldukları gole, Gomis'le karşılık verdiler. Oyun ve pozisyon sayısı konusunda net şekilde üstün olan Galatasaray, iştahlı performansına rağmen bunu tabelaya yansıtamadı.
KALİTE VE OYUN İŞTAHI
Yine de ikinci yarıya golle başlayan Galatasaray oldu. Maçın en iyilerinden Oliveira'nın nefis pasını gol yapan Kerem maçın ilk yarısındaki ölü toprağını da üzerinden attı. Bu etkiyle de sezonun en güzel gollerinden birini nefis bir içüst vuruşla Kasımpaşa ağlarına bırakarak beklenen patlamayı yaptı ve maçı kopardı. Aslında maçın oyun olarak genel görüntüsü ilk yarı ile aynıydı ancak tek fark bu kez devrede Kerem vardı. Son bölümlerde Sadık'ın golüne rağmen Galatasaray oyun kalitesi ve Kerem'in dönüşüyle kazanmayı bildi. Boey, Oliveira ve Torreira günün diğer öne çıkan isimleriydi.
KEREM O EŞİĞİ GEÇTİ - MEHMET DEMİRKOL (FANATİK)
Kerem’in 2. golü sadece çok iyi bir vuruş değil. Anı okuma konusunda yapabileceklerinin de güzel bir örneği. Gomis savunmayı sola çekerken en uygun zamanda kaleci Ertuğrul’u tek ayak üzerinde yakalayabileceğini gördü. Anında verdiği kararı uyguladı. Öyle gerilmeden, ayağının içiyle. Anında. Kimse için yapabilecek bir şey yoktu. Hızlı, basit, etkili. Ve tabii ki becerili.
Geçen hafta onunla ilgili ’10 kişi oynayan arkadaşları o oyundan çıkınca daha iyi oynadılar. Bunun üzerine düşünmeli’ demiştim. Eğer bu goldeki sadeliğe bir geçiş yapabildiyse, yani artık o eşik geçildiyse Kerem artık o beklenen oyuncu olma yoluna girmiş demektir. Sahip olduğu özellikleri daha basit ve etkili şekilde kullanırsa tutulması zor. Ama kendi kafası karışıkken öyle sıkı bir markaja bile gerek olmuyor.
REKOR KIRDILAR
Kasımpaşa 2 hafta üst üste kazandıktan sonra dün yine dağınıktı. Galatasaray orta sahasını uzun toplarla by-pass etmek istediler. Çıkarken hep bir eksik pas yaptılar. Topu çok istemediler. Ama Aanholt’un geride Boey’nin önde olduğu asimetrik oyunda istedikleri açıkları bulduklarını söylemek zor. Bunu, öne geçip Galatasaray’ın savunmasını biraz daha öne çıkardığında dahi yapamadılar. Galatasaray dolayısıyla topu aldı, ceza sahası içine yerleşti.
Bu anlamda rekor da kırdılar. Ancak bir şey eksik kaldı. Bunu kopuk kopuk yaptılar. Akın sürekliliği sağlanamayınca rakip savunma bu oyunun karşılığı kadar açık vermedi. İkinci yarıdaki fark buydu. Bir de ilk yarıda takımı driplingle ileri taşıyan Celina’nın oyundan çıkması.