10. HAFTA
İngiliz futbolunda üzeri hiçbir zaman tam olarak kapanmayan bir konu varsa o da ırkçılık veya ayrımcılık konusudur. Hemen her yılın belli bir döneminde bu konuyla ilgili bir tartışma açılır ve bir dönem sürer. Konu tekrar kapanıncaya kadarki süre içinde ilgili görüşler ortaya atılır. 23 Ekim’de Manchester City’nin Rusya’da CSKA Moskova ile deplasmanda oynadığı Şampiyonlar Ligi maçında Yaya Toure’ye yapılanlar Ada’da ırkçılık tartışmalarının bu yılki zamanının geldiğinin işaretçisiydi. Rus taraftarlar Fildişi Sahilli oyuncuya maymun taklidi yaptılar. UEFA bunun üzerine CSKA Moskova’ya kısmi kapama cezası verdi. CSKA, Toure'nin ırkçı tacize uğradığı iddialarını reddetse de, 27 Kasım'da Bayern Münih’i ağırlayacakları maçta Arena Khimki'nin bir bölümü seyirciye kapalı olacak.
FIFA Asbaşkanı Jeffry Webb geçtiğimiz günlerde BBC’ye yaptığı açıklamada İngiltere’deki siyahi oyuncuların demoralize olduklarını söyledi. FIFA’nın ırkçılık karşıtı biriminin başındaki isim olan Webb, beyaz olmayan birçok oyuncunun ülke futbolunda teknik adam veya idareci olarak çalışmak konusunda bir şanslarının olduğuna inanmadıklarını dile getirdi. İngiltere futbol liglerinde beyaz oyuncular dışındaki futbolcuların yüzde 30’dan fazla bir kesimi temsil etmelerine karşın 92 kulüpte yalnızca toplam 3 siyah teknik adam bulunduğuna dikkat çekildi. Yaya Toure ile de Rusya’da meydana gelen olayın ardından bir araya gelen FIFA Asbaşkanı, ligde 71 farklı milletten futbolcu mücadele ederken, yönetim anlamında temsilin bu tabloyu hiç yansıtmadığını ve konuyla ilgili İngiltere Futbol Federasyonu'nun harekete geçmesi gerektiğini savundu.
Konuya müdahil olan isimler arasında Birmingham Akademisi hocası Michael Johnson da vardı. Johnson teknik ve idari anlamda yeteri kadar siyahi insanın görev alamamasını eğitim ile ilişkilendirdi, “Siyahi oyuncular teknik adam olmak için yeteri kadar eğitimli değiller. Ancak istatistikler alarm veriyor. Liglerde üç siyahi hoca bulunurken, yönetim kademesinde ise hiç bulunmuyor” dedi. Johnson şöyle devam etti: "Bu durumun ülkedeki ırkçılığı gösterdiğini söyleyemem. Ancak bazı insanlar siyahları bir futbolcu olarak düşündüklerinde bu kafalarında bir problem yaratmıyorken, aynı insanların gözünde onları yönetici olarak görmek konusunda bazı sıkıntılar olduğunu söyleyebilirim."
Patlamalar arttı
İngiliz futbolunda son dönemde artan meşale kullanımı ve sahaya yanıcı-patlayıcı madde atılması, bu konuda yeni girişimleri beraberinde getirdi. Wembley ve Villa Park statları başta olmak üzere birçok statta meydana gelen olayların ardından Premier Lig yönetiminden bir açıklama geldi. Yönetimin taraftarlardan sorumlu başkanı Cathy Long, “Taraftarlara bu işlerin bir nebze eğlenceli olduğunu ancak bununla birlikte önemli bir tehlikeyi de içerdiğini söylememiz gerekiyor. İnsanların bu tehditlerin farkında olması gerekir. Ayrıca bundan dolayı ciddi yaptırımlara da hazırlıklı olunması gerekir” dedi.
Geçen yıl tüm sezon boyunca toplam 199 yanıcı madde kullanıldığı tespit edilen İngiltere futbol sahalarında bu sezon henüz daha sezonun yarısı geçilmemişken, 131 yanıcı madde kullanıldığı tespit edildi. Yine geçtiğimiz sezon konuyla ilgili 70 gözaltı yapıldığı, bu sezon konuyla ilgili gözaltıların ise 44 olduğu belirtildi. Geçen sezonlarla oransal bir karşılaştırma yapıldığında yabancı madde kullanımında yüzde yüzün üzerinde artışlar gerçekleştiği ifade edildi. 20 Ekim’de oynanan Aston Villa-Tottenham karşılaşmasında bir sis bombasının yardımcı hakemin başına isabet etmesi üzerine bu konudaki tartışmalar yeniden alevlenmişti. Patlayıcı madde olaylarına 2013-2014 sezonu içinde üç ve üzerinde maçta karışan takımların listesinde Everton, United ve Wigan başı çekiyor.
Mesut'tan Ancelotti'ye
Haftanın maçı lider Arsenal'in sahasında Liverpool'u ağırladığı karşılaşmaydı. Emirates Stadı’ndaki mücadeleye Londra temsilcisi lider olarak çıktı. Son iki haftada önce Norwich City ardından Crystal Palace’ı devirmiş, üst üste iki galibiyet almışlardı. Liverpool da oldukça formdaydı. Son dört maçlarından 3 galibiyet, 1 beraberlik almışlardı. Zorlu mücadeleyi kazanan ev sahibi ekip oldu. Cazorla ilk yarıda, Ramsey ikinci yarıda olmak üzere iki gol bulan Arsenal sahadan 2-0 galip ayrıldı.
Sezona Mesut Özil transferiyle giren, Ramsey, Giroud, Cazorla başta olmak üzere birçok oyuncusundan üst düzey verim alan Londra ekibi iyi gidişatını bu karşılaşmada da sürdürdü. Arsenal böylece üst üste üçüncü galibiyetini aldı. Geride kalan 10. haftayı 8 galibiyet, 1 beraberlik, 1 mağlubiyet ile geçtiler. Zirve yolundaki önemli rakiplerinden birini deviren ekibi sevindiren bir başka gelişme de diğer takipçileri Chelsea ve Tottenham'dan gelen haberler oldu. Deplasmanda Newcastle United'ın karşısına çıkan Chelsea 2-0 yenilirken, Tottenham ise Everton ile 0-0 berabere kaldı. Arsenal böylece bu üç takımla arasındaki puan farkını 5'e çıkardı.
Bu maçta, önceki haftalara göre çok etkili bir futbol sergileyemeyen Mesut Özil yine de takımının galibiyetinde pay sahibi oldu.
Karşılaşmanın ardından Real Madrid'den ayrılışı ile ilgili konuşan oyuncu Carlo Ancelotti'yi suçlayan açıklamalar yaptı. Mesut, "Teknik adamın oyuncusuna verdiği güveni hissetmek benim için çok önemli. Geçen sezon sonu kalmak istiyordum ama bu güven ortamı yoktu" diyerek İtalyan hocanın ayrılmasındaki en önemli faktör olduğunu dile getirdi. Ancelotti daha önce yaptığı açıklamada "Di Maria belki Mesut'un kalitesinde değil ama onu karakterinden dolayı tuttum. Gareth Bale'ın gelmesiyle Mesut yerine onu takımda tutmayı seçtim" demişti.
Drogba'ya övgü
Chelsea'nin kiralık olarak Everton'da forma giyen oyuncusu Romelu Lukaku, Galatasaraylı Didier Drogba ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bu hafta Tottenham ile 0-0 berabere kalan mavi beyazlılarda geçen maçlardaki etkinliğinden uzak görünen Belçikalı genç golcü, 'Yeni Drogba' olarak lanse edilmesiyle ilgili olarak "Küçükken onun maçlarını ve videolarını izlerdim. Eskiden olduğu gibi hala iyi oynuyor. Bazı oyuncular yaşı ilerlese de formundan birşey kaybetmiyor. Onu takip ediyorum. Kendisiyle çalışma fırsatı bulduğum dönemde bana yardımları dokunmuştu" dedi.
Premier Lig'in son şampiyonu Manchester United yavaş yavaş lige ısınıyor gibi... Alex Ferguson'un ardından takımın başına geçen David Moyes yönetiminde lige istediği gibi başlayamayan Kırmızı Şeytanlar deplasmanda Fulham'ı 3-1 yendi. United böylece bu sezon ilk kez üst üste iki maçtan galibiyetle ayrılma başarısı gösterdi. Valencia, Rooney ve Van Persie'nin golleriyle sonuca giden kırmızı beyazlılar puanını 17'ye çıkardı. Lider Arsenal ile aralarında sekiz puanlık fark bulunuyor.
Newcastle United haftanın flaş ekiplerinden bir tanesiydi. Mourinho'nun Chelsea'sini Gouffran ve Remy'nin golleriyle 2-0 mağlup ettiler. Chelsea ile Newcastle United arasındaki mücadelenin öncesinde Chelsea Teknik Direktörü Jose Mourinho ilginç açıklamalarda bulundu. Basın toplantısı düzenleyen Portekizli teknik adam, kadro seçimi yapmanın zorluğuna dikkati çekti, "Oyuncuları kadroya almamak veya hangisini yedek kulübesinde tutacağıma karar vermek benim için kolay değil" diyen Mourinho, her oyuncusunun oynamayı hak ettiğini vurguladı.
Bu durumun kendisini çok zorladığını ifade eden Chelsea teknik direktörü, "Forma vermediğim oyunculara adaletsiz davranıyorum. Çünkü oynamak için her şeylerini veriyorlar" değerlendirmesinde bulundu. Chelsea'nin kadrosunda önceki dönemlerde daha çok forma şansı bulan Juan Mata'nın yanı sıra Kevin De Bruyne, Cesar Azpilicueta gibi daha çok forma şansı bekleyen genç yetenekler bulunuyor. Premier Lig'de Cardiff City, Swansea'yi 1-0, West Bromwich Crystal Palace'ı 2-0, Manchester City Norwich City'yi 7-0, Hull City Sunderland'i 1-0 mağlup ettiler.
HAFTANIN KARMASI (4-2-3-1)
Asmir Begovic (Stoke City)
Mathieu Debuchy (Newcastle United)
Per Mertesacker (Arsenal)
Steven Caulker (Cardiff City)
Jan Vertonghen (Tottenham)
Yaya Toure (Manchester City)
Aaaron Ramsey (Arsenal)
Wayne Rooney (Manchester United)
Saido Berahino (West Brom)
Yoan Gouffran (Newcastle United)
Robin Van Persie (Manchester United)
HAFTANIN TAKIMI
Newcastle United
St James Park'ta güçlü Chelsea'yi 2-0 mağlup etmeyi başardılar. Geçtiğimiz hafta Sunderland karşısında sürpriz olarak nitelendirilen mağlubiyetlerini telafi ettiler.
HAFTANIN YILDIZLARI
Wayne Rooney - Asmir Begovic
Manchester United'ın Fulham'ı 3-1 yendiği maçta 1 gol attı, 1 gol de attırdı. Rakibin attığı tek golde ise top, uzattığı ayağına çarpıp girdi. Ama biz bunu zafiyet yerine milli futbolcunun savunmada da gayretli olduğunun kanıtı olarak ele alalım. Haftanın bir diğer öne çıkan ismi Stoke kalecisiydi. Ancak onu gündeme taşıyan yaptığı kurtarışlar değildi.
HAFTANIN GOLÜ
Asmir Begovic (Stoke City)
Stoke City ile Southampton'ın 1-1 berabere kaldığı karşılaşmada futbolseverler ilginç bir gole tanıklık ettiler. Stoke kalecisi Begovic'in kaleden kaleye giden topu rakip file bekçisi Boruc'un önde yakalanması nedeniyle Southampton filelerine gitti.
HAFTANIN KURTARIŞI
Jussi Jaaskelainen (West Ham)
West Ham kalecisi Jaaskelainen'in Aston Villalı Weimann ile karşı karşıya pozisyondaki başarısı haftanın kurtarışı olmaya layık. İlk yarıdaki bu kurtarışıyla 0-0 biten maçta takımının aldığı bir puanda pay sahibi.