Tarihin yirmi ikinci Kış olimpiyatları 7 Şubat’taki açılış töreniyle başlayacak. Rusya’nın Sochi kentinin ev sahipliği yapacağı oyunlar, belki de aylar öncesinden en çok konuşulan kış oyunları oldu. Ülkenin güneyinde Karadeniz’e kıyısı olan bu dört yüz bin nüfuslu kentin oyunlara ev sahipliği yapma hakkı kazandığı 2007 Temmuz’unda IOC tarafından açıklanmış, Sochi sakinleri meydanlara kurulan dev ekranlarda kararı pek de sakin olmayan bir şekilde karşılamıştı.
Rusya’da yürürlüğe konan anti-gay yasası ile uzun zaman önce başlayan tartışmalar her geçen gün daha da büyüdü. Oyunlar çerçevesinde kente gelecek sporcu ve seyircilerin özgürlüklerini kısıtlayıcı uygulamalar tepki çekti.
Sadece gay yasası da değil. Olimpiyatlar başka bir çok açıdan da tartışmalı bir hal aldı. Oyunların merkez üssü olarak belirlenen bölgede gerçekleştirilen kamulaştırma, buradan gitmek zorunda kalan bölge halkı, stat ve diğer tesislerin inşaatlarında faaliyet yürüten işçilerin çalışma koşulları ve buradaki uygulamalara tepki gösterenlerin maruz kaldığı polis şiddeti başta olmak üzere daha pek çok konu beraberinde gerginlik yarattı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ortodoks Kilisesi’nin de desteğini arkasına alarak ‘Anti-gay yasası’ olarak adlandırılan bir yasayı meclisten geçirdi. Başlangıçta ülkenin iç meselesi gibi görülen bu tasarruf, Sochi’deki kış oyunlarının hemen öncesine gelince bir anda uluslararası bir mesele haline dönüştü.
Yasa eşcinsel faaliyetlerin teşhir edilmesini, dışa vurumunu yasaklıyordu. Buna göre kamuya açık alanlarda el ele tutuşan ya da öpüşen eşcinseller cezalandırılacaktı. En çok merak edilen, yazın düzenlenecek dev organizasyonda, dışardan geleceklere de yasanın aynen uygulanıp uygulanmayacağıydı. Öyle ya Rusya topraklarına ayak basan herkes ülkenin kurallarına uymalıydı, bunun istisnası olmazdı. Ancak sonrasında bir çok ülkede başlayan sivil toplum hareketleri, Rus yetkilileri bu konuda daha ılımlı açıklamalar yapmaya zorladı. Sonuçta toprak Rus’tu ama düzenleyecekleri organizasyon çok ulusluydu.
Bir ara bu konudaki tartışmalar o kadar alevlendi ki her kafadan bir ses çıktı. Ağustos ayında Moskova’da gerçekleştirilen Dünya Atletizm Şampiyonası’nda, sırıkla atlamanın kadınlardaki bir numarası Yelena Isinbayeva ülkesinin koyduğu yasaya arka çıkan açıklamalar yaptı. Ama sonra uluslararası kamuoyu baskısı gelince sözlerinin yanlış anlaşıldığını falan söyledi. Ayrıca konuyla ilgili protestolar da ülkeyi karıştırdı, sert müdahalelere sahne oldu. Daha sonra Sochi’deki oyunlarda kitle gösterileri ve protestoların yasaklandığı belirtildi.
Tesisler, işçiler ve zaman
Alp kayağı, snowboard ve biathlon gibi yarışmaların yapılacağı Dağ bölgesine yaklaşık bir saatlik uzaklıkta, Karadeniz kıyısında, sahil bölgesi olarak adlandırılan genel spor tesislerinin inşaat alanı bulunuyor. Bu alan önceleri çiftlikler ve küçük evlerden oluşuyormuş. Bölge, oyunların alınmasının ardından bir tür kamulaştırmaya tabi tutuldu. Sahiplere belli bir finansal ödeme ya da yakınlarda başka konutlar teklif edildi.
Sonra burdaki çoğu insan farklı bölgelere nakledildi. Yakınlarda hayatını sürdürmeye devam edenleri ise azap dolu günler bekliyordu. İnşaatları zamanında yetiştirmek için vızır vızır vardiyalar halinde çalışılıyordu. 24 saat çalışan kepçeler ile dozerler bölgede yaşamı oldukça zorlaştırdı. Neden hala orada insanların bulunduğu sorusuna bölge sakinleri, ancak kendilerine hak ettikleri bedel verildiği takdirde ayrılacaklarını söyleyerek cevap verdiler.
Bir başka fırtına koparan konu tesislerdeki çalışma koşullarıyla ilgili ortaya çıktı. İnşaatlarda, göçmen işçilerin de aralarında bulunduğu bir çok işçinin kötü koşullarda boğaz tokluğuna çalıştırıldığı ortaya çıktı. Paralarını eksik alanların yanında hiç alamayanlar da vardı. Hatta bu konuda işçilerin gösterdiği tepkilerin ardından oldukça sert hadiseler de yaşandı. Örneğin şantiyeleri basan polisler bazı işçileri darp etti, karakola götürdüklerine kötü muamelede bulundu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü bu olayların ayyuka çıkmasının ardından harekete geçti. Konuyla ilgili yüzlerce sayfalık bir rapor hazırladılar. Raporun başlığı ‘Sochi Kış oyunları öncesinde göçmen işçilerin sömürülmesi’ adını taşıyordu. Çalışmada ödenmeyen maaşlardan, aşırı çalışma sürelerine, sağlıksız barınma koşullarından, iççilere uygulanan kötü muamelelere kadar pek çok konu detaylarıyla masaya yatırıldı. Ukrayna’dan gelen bir işçinin şu sözleri de raporda yer aldı: “İnsanlar çalışıyor ancak paralarını alamıyor sonra da çekip gidiyorlar. Ardından bir otobüs geliyor ve yeni bir grup işçi getiriyor. Çark bu şekilde dönmeye devam ediyor.”
*****
Oyunlarla ilgili daha tartışmalı birçok konu var. Örneğin basın ile ilişkiler de bunlardan bir tanesi. Norveç’te oyunların yayınlayıcı kanalı olan TV2’nin iki görevlisi önceki haftalarda Rusya’da gözaltına alındı. İkili polis tarafından uyuşturucu kullanmakla suçlandı. Ülkeye son dönemde giriş çıkış yapan birçok gazeteci de Sochi bölgesinde son dönemde pek çok kez gözaltına alınıp sorgulandı. Bunların bazılarında Rusya, gazetecilerin ülkelerinden özür dilemek zorunda kaldı. Basın özgürlüğü endeksinde 179 ülke içerisinde 148. olan Rusya’daki bu mevcut uygulamalar da oyunlar öncesinde endişeye neden oldu.
Sovyetler’in düşmesinden sonra 20 yılı aşkın bir süre geçti. Kış Olimpiyatları için ülkenin 50 milyar doların üzerinde bir harcama yaptığı belirtiliyor. Rusya oyunlara, ülkenin yeni ve modern yüzünü dünyaya göstermek için bir fırsat olarak bakıyor. Ancak eskinin uygulamaları ile nasıl bir yeninin sunumunu yapacakları tam net değil.
Şimdiden pek çok sivil toplum kuruluşu Sochi’deki Kış olimpiyatlarını boykot etme kararı aldı. Boykota bu örgütlerin yanı sıra politikacıların da katılabileceği ifade ediliyor. Örneğin Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck oyunları boykot için Sochi’ye gitmeyecek. Gauck kararın gerekçesini insan hakları ihlallerini protesto etmek olarak açıkladı.
Mevcut isimlere yenilerinin de eklenebileceği belirtiliyor. Bu adımlar karşısında Rusya her geçen gün sert uygulamalarında bir nebze yumuşayarak uzlaşmacı bir tutuma girse de; oyunların başlayacağı güne kadar bölgedeki durumunun nasıl bir seviyeye ulaşacağı merakla bekleniyor.