14.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek istifasının sözkonusu olmadığını belirterek, birbirinden çarpıcı ifadeler kullandı. Telegol’e konuşan Özbek’in gündem belirleyecek açıklamalarından satır başları şöyle:
- Herkes kaçarken ben aslanlar gibi aday oldum. Şimdi eleştiri var diye gidecek, istifa edecek, arkamdam kaçtı dedirtecek değilim. Duygun başkandan devam etmesini çok istedim kabul etmedi. Ali Dürüst’e ‘sen aday ol’ dedim ‘hayır’ dedi. Abdurrahim Albayrak’a da yönetime girmesi için çok dil döktüm, ‘sağlık sorunlarım var, beni affet’ dedi.
- Birileri babasını, ailesini, ağabeyini, iş durumunu mazeret gösterip görev almadı. Bir Alllah’ın kulu cesaret edip girmedi yönetime. Kısacası kaçan çok oldu. Bu camiada son 15 senede kim taş üstüne taş koydu ki? Sadece Adnan Polat’ı unutmayalım. Mecidiyeköy’den Seyrantepe’ye gelmek de, şirket birleşmesi de yüzde yüz doğru karardı. Kendisine teşekkür ediyorum.
- Kulübe 100 kişi imza verip, ‘son 10 yıldaki harcamalar araştırılsın ve bu borcu oluşturanlar kamuoyuna açıklansın, gerekirse de cezalandırılsın’ demiş. Ben de 10 yıl değil, 15 yıl geriye gidelim ve yapılan tüm harcamalar araştırılsın diyorum. Ben kimseye hırsız, sahtekar demiyorum. 3-4 bağımsız firma araştırsın ve gerçekleri herkes bilsin. Bu 1 milyar liranın üzerindeki borç nasıl oluştu, tüm Galatasaraylıların bunu bilmesinden yanayım.
‘Organize mi ettiler?’
- Geçenlerde Divan Başkanı İrfan Aktar aradı. Duygun Yarsuvat, Faruk Süren, Alp Yalman, Refik Arkan, Ali Dürüst, Abdurrahim Albayrak gibi isimlerin benimle buluşup bazı tavsiyelerde bulunmak istediklerini söyledi. Davet beni rahatsız etmedi ama UEFA toplantısından geç döndüğüm ve isimlere karşı yapacağım sunum için yeterli hazırlanma zamanım olmadığından İrfan Aktar’dan toplantının 2 gün sonra yapılmasını istedim. Olumsuz cevap verdi.
- Ben kaçmıyorum. Madem görüşmek istiyorlar ben hazırım. Ben yanlış bir şey yapmadım ki? Ama bakıyorum gazetelerde ‘restleşme’ başlıkları var. Bu haberi yaptıran, bu toplantıyı haber veren ben değilim. Şimdi düşünüyorum bu restleşme haberini yaptırmak için mi bu toplantıyı organize ettiler diye. Yine de ben bu görüşmeyi yapmak arzusundayım.
‘Kardeşimi kullanıyorlar’
- Bana vurmak için kardeşim Mehmet Özbek’i kullanıyorlar. Mehmet Özbek benim kardeşim ve ortağım. Florya’da altyapı inşaat işi olduğu için kardeşimden yardım istedim. Kendisi çok iyi pazarlıkçıdır. Podolski transferini 6 milyon eurodan 2,5 milyon euroya indirten kişidir.
- Astana’yı son maçta yenemediğimiz için ‘rezil takım’ suçlamalarına maruz kalıyoruz. Fenerbahçe de Celtic’i yenemedi ve UEFA’da devam ediyor. Fakat onlar harika oynadı! İşte bu zıt eleştiriler bizi üzüyor. İnanın mesaimizin büyük bölümünü bize yönelik şiddetli eleştiriler ve camia içindeki bazı kirli oyunlara cevap vermeye harcıyoruz.
- Herkesten 6 ay sabır rica ediyorum. Bize 6 ay sabır gösterirlerse inanın karşımızda kimse duramaz. Çok yol alırız çok. Fenerbahçe ile de UEFA Avrupa Ligi’nde çeyrek final veya finalde karşılaşmayı çok isterim. Bu kupadaki ilk hedefimiz finale kalmak.
‘Hamza için 26 madde sayarım’
“Herkes bizi, ‘Hamza hocaya çok ayıp ettiler’ diye eleştiriyor. Yarsuvat döneminde ben de 2. başkandım, Prandelli’yi idmana çıkarken gönderdik. Asıl ayıp buydu. Adama, ‘çıkma, kovuldun’ dediler. Prandelli kibar bir insandı. Gönderilmesi de hataydı. 11 milyon euro tazminatı vardı bizden 3 milyon euro aldı. Hamza hocanın gönderilmesi doğruydu, yanlıştı artık bunu konuşmayalım. Astana deplasmanı sonrası taraftar ‘Hamza gitsin mi kalsın mı’ diye anket yaptı. Uzak ara gönderilsin çıktı. Şimdi aynı grup Hamza kalmalıydı diyor. Hamza hocanın ayrılış nedenlerini anlatmaya kalkarsam size 26 madde sıralamak zorunda kalırım, ağzınız açık kalır.”
Alex pişmanlığı
“Fenerbahçe Başkanı bizi sahtekarlıkla suçluyor ama herkes bizim resmi sitemizden Alex’le ilgili açıklamamıza eleştiri getiriyor. El insaf! Aziz Bey’in sahtekâr demesi daha büyük suç değil mi? Basketboldaki haklılığımız anlaşılacak. Bizim suçumuz yok. Bize 2 lisans veren Basketbol Federasyonu. Biz kimseye rüşvet vermedik, sözler vermedik. Evet Alex’le ilgili yaptığımız açıklamada haddimizi aşmış olabiliriz. Belki acele ettik. Ama o yazıya onayı ben verdim. Bize sahtekar demek, sahtekârlıkla suçlamak çok çirkin ve ayıp. Türkiye gerçekleri yakında görecek.”